Son yıllarda market raflarında "glutensiz" etiketli ürünlerin sayısı gözle görülür şekilde arttı. Ekmeklerden makarnalara, kek karışımlarından atıştırmalıklara kadar birçok ürün glutensiz alternatifleriyle dikkat çekiyor. Peki bu artış, söylenildiği gibi bir ihtiyaçtan mı kaynaklanıyor, yoksa sandığımızın aksine aslında bir beslenme trendi mi?

Gün içerisinde kendinizi halsiz, enerjisiz ve bitkin hissettiğiniz oldu mu? Belki de bu durum vücudunuz tarafından doğru besinleri almadığınıza dair bir uyarıdır. Modern yaşam temposunda sıkça karşılaştığımız bu tükenmişlik hissine karşı doğanın sunduğu bazı besinler adeta ilaç gibi geliyor. İşte hem enerjinizi yükseltecek hem de bedeninizi destekleyecek 8 besin!

Son yıllarda sağlıklı yaşam trendlerinden biri olan detoks, kimi zaman mucizevi etkiler vadeden diyetlerde, kimi zaman da kısa sürede bedeni arındırma vaadiyle karşımıza çıkıyor. Sosyal medyanın da etkisiyle son yıllarda çok popüler olan detoks, vücudu toksinlerden arındırmak isteyenlerin ya da zayıflamak isteyenlerin diyetisyene gitmeden önce ilk tercihi oluyor. Peki ama detoks herkes için uygun mu? Sorunun cevabı yazımızda.

Günümüzde büyük şehirlerde kimimiz okula, kimimiz işe yetişeceğim derken kahvaltı kültürünü neredeyse yok ettik. Ancak yok olmaya yüz tutan tek kültür maalesef kahvaltı kültürümüz değil, aynı zamanda akşam yemeği kültürümüzde maalesef hayatın koşuşturmasından çok büyük değişikliklere maruz kaldı. Birçok kişi koşturmadan uzun saatler yemek hazırlayamadığı için dışarıdan yemek sipariş vermeye ya da paketli gıdaları sıkça tüketmeye alıştı. Ancak bir an …

Bir ay boyunca oruç tutarak bedenimizi ve ruhumuzu arındırdık. Ancak, bir aydır uzun süre açlık çektiğimiz için bedenimizin tüm sistemi değişti. Bu eski beslenme düzenine aniden dönmek, sindirim sistemini zorlayabilir ve vücutta bazı dengesizliklere yol açar Peki, Ramazan sonrası beslenme nasıl olmalı? İşte vücudunuzu yormadan sağlıklı bir geçiş süreci için dikkat etmeniz gereken noktalar.

Günümüzde doğal tedavi yöntemlerine olan ilgi giderek artıyor. Modern tıbbın yanı sıra, bitkisel çözümler de birçok sağlık sorununun hafifletilmesine yardımcı oluyor. Fitoterapi, yani bitkilerle tedavi, özellikle sindirim problemlerinden alerjiye kadar birçok alanda etkili sonuçlar sunuyor. İşte fitoterapinin altın değerinde olan bitkisel çözümleri:

11 ay beklediğimiz ramazan geldi. Manevi açıdan olduğu kadar beslenme düzeni açısından da önemli değişiklikler gerektiren Ramazan ayı boyunca iftarda yemekte kendinizi kontrol edemiyorsanız hata yapıyorsunuz. Uzun saatler açan kalan mideye birden yüklenmek birçok sindirim sorununa yol açtığı gibi beklenmedik diğer sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Peki ramazan ayı boyunca beslenmede nelere dikkat etmemiz gerekiyor? İşte sorunun cevabı...

Günden güne değişen beslenme alışkanlıklarımızdan dolayı, vücudumuz her gün ihtiyacı olan besinleri alamıyor. Özellikle büyük şehirlerde yaşamanın koşturmasından dolayı paketli gıdalara olan bağımlılığımız ise her geçen gün artıyor. Ancak canımızın çektiği her şey aslında tam olarak ihtiyacımız değil. İşte canınız ne çekerse aslında hangi gıdaya ihtiyacınız var yazdık.

Günümüzde diyet kültürünün baskı altında sağlıklı beslenmek giderek karmaşık bir hal alıyor. Diyet, yasaklı yiyecekler ve kalori hesaplaması derken yemek yemek bazıları için doğal bir ihtiyaç olmaktan çıkıyor. Oysa yemek yemek yaşamamız için gerekli olan içgüdüsel bir eylem. Tam da bu noktada sezgisel yemek yeme trendi ön plana çıkıyor. Peki nedir bu sezgisel yemek yeme? Hadi gelin açıklayalım.

Sebze ve meyve yediğinizde kendinizi daha mutlu hissettiniz mi? Ya da mutlu olduğunuz için mi sebze ve meyve yediniz? "Sebze ve meyve yemenin mutlulukla ne alakası var Lokmacığım?" diyebilirsiniz ancak yapılan birçok araştırma sebze ve meyve yemenin mutlulukla bağlantılı olduğunu doğruluyor. Peki ama bu nasıl oluyor? Aradığımız mutluluğun anahtarı dolaplarımızda mı duruyormuş? Hadi gelin biraz daha açıklayalım.

Havaların soğuk gitmesi, salgınlar ve düşük bağışıklığımız yüzünden çok çabuk hasta oluyoruz. Hasta olur olmaz da hemen antibiyotik tüketerek bir an önce iyileşmeye bakıyoruz ancak antibiyotik iyileşmemiz için yararlı olsa da aslında uzun vadede vücudumuz için zararlı. Oysa doğada kendiliğinden antiyotiğe sahip gıdalar mevcut. Onları bol bol tüketirsek hastalanma riskimizde azalmış olacaktır. Peki antibiyotik oranı yüksek gıdalar hangisi? İşte cevabı.

Gün içerisinde üzgün, mutlu ve sinirli gibi birçok farklı ruh haline bürünebiliyoruz. Günlük yaşantımızı etkileyen ruh hallerimiz bazen hiç olmaması gereken zamanlarda çok ters bir hale bürünebiliyor. Örneğin çok mutlu olmamız gereken bir günde sinirli olabiliyoruz. İşte tam da bu gibi durumlarda ruh halinize iyi gelecek şeyler mutfağımızda yanı başımızda bulunuyor. Ruh haline göre tüketmen gerekenleri bu yazımızda öğrenerek daha güzel bir gün geçirebilmeniz m…

Ekmek, poğaça, simit, makarna, pirinç derken günlük ne kadar karbonhidrat tükettiğimizin farkında bile olmuyoruz. Üstelik ekmek tüketiminde birinci sırada yer alan bir ülkede yaşayınca bu gıdalar gözümüze karbonhidrat olarak bile görünmüyor. Ancak her şeyde olduğu gibi karbonhidrat tüketiminde de dikkatli olunması gerekiyor. Peki fazla karbonhidrat tükettiğinizi nasıl anlayabilirsiniz? İşte cevabı

Günümüzde büyük şehirlerde yaşam beraberinde koşturma ve bu koşturmada stresi ve endişeyi getiriyor. Gün içerisinde birçok stresli, endişeli an yaşadığımız için çoğu zaman bunu fark edemiyor olsak da bu yaşadıklarımız zamanla anksiyeteye dönüşüyor. Ancak bazı gıdaları hayatımıza dahil ederek anksiyetenin etkilerinden kurtulabilmek mümkün. Peki onlar hangi gıdalar?

Yediğimiz gıdaların sadece bedenimizi değil aynı zamanda ruh sağlığımızı da etkilediği bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçek. Genellikle ruh sağlığımız için fazla işlenmiş gıda ve fast food tarzı beslenilmemesi gerektiği söylense de aslında evde sağlıklı diye yaptığımız bazı yemeklerinde ruh sağlığımıza olumsuz etkisi olabilir. Özellikle de buğdayla yapılan gıdalar. "Nasıl yani buğday ruh sağlığımızı nasıl olumsuz etkileyebilir ki?" Diye merak ettiğinizi biliyorum ancak bazı araş…

Modern yaşamın temposu ve yoğunluğu, birçok insanın dikkatini toplamakta zorlanmasına neden oluyor. Bu durumun ardındaki nedenler genellikle stres, uyku eksikliği, teknolojik cihazların aşırı kullanımı gibi faktörler olarak görülse de nedeni sadece beslenme bile olabilir. Çünkü dikkat dağınıklığını etkileyen bir başka unsur da beslenme alışkanlığı.

Her şeyde olduğu gibi yiyecekler hakkında da birçok farklı söylem var. Bunlardan bazıları doğru bazıları ise tamamen bir efsane. Ancak o efsaneler o kadar fazla yaygınlaşmış ki artık birçoğumuz onları doğru kabul etmişiz. Bu yazımızda doğru olmayan bu yemek efsanelerini sizin için derledik.

Hızla değişen dünyada yemek yeme alışkanlıkları da her geçen gün değişiyor. Üstelik yeme alışkanlıkları değişmekle kalmıyor aynı zamanda trend haline dönüşerek hızla tüm dünyaya yayılıyor. Hatta ve hatta bu yeme alışkanlıklarına göre restoranların menüleri bile değişiklik gösteriyor. İşte trend olan beslenme tipleri.

Hiç düşündünüz mü? Günlük hayatta yemek seçerken sadece tadının güzel olup olmadığına ve canımızın çekip çekmediğine göre mi hareket ediyoruz yoksa bilmediğimiz başka sebepler de var mı? Evet biliyorum birçoğunuz "başka bir sebep yok" diyecektir ancak yapılan araştırmalara göre başka sebepler de olabilir. Araştırmalar henüz bitmemiş olsa da elde edilen bulgular beslenme zekamızın olduğuna işaret ediyor.