Endülüs Haberleri

75 Sonuç bulundu.
Kanallar
Kaynaklar
Yazarlar

Tunus'ta iki Endülüs kasabası

  • Mecra
  • Malumat
  • tunusta-iki-endulus-kasabasi

Süleyman ve Testûr, Osmanlı’nın Endülüs’ün mazlum insanları için gösterdiği gayretin müşahhas bir örneğidir. Tunus’un pek çok noktasında Endülüs menşeli kişiler yaşıyor, lakin Süleyman ve Testûr’un orijinalliğini ise bu yerleşim yerlerinin bizzat Endülüslüler tarafından kurulması oluşturuyor.

Günün sözü İbn-i Hazm'dan

  • Derin Tarih
  • Editörden
  • gunun-sozu-ibn-i-hazmdan
Günün sözü İbn-i Hazm'dan

İbn Hazm 7 Kasım 994/ 29/30 Ramazan 384 yılında Kurtuba'da (Cordoba) doğdu. Asıl adı Ali, künyesi Ebû Muhammed olup, tam adı Ebû Muhammed Alî b. Ahmed b. Saîd b. Hazm el-Endelüsî el-Kurtubî'dir.

Bir etnik kıyım hikâyesi: Moriskolar

  • Mecra
  • Malumat
  • bir-etnik-kiyim-hikyesi-moriskolar

İspanya Krallığı'nın hâkimiyetine giren Endülüs (İber Yarımadası) topraklarında varlık mücadelesi veren Moriskolar yaklaşık 100 yıl boyunca din temelli oluşan kimliklerini kaybetmemek için silahlı mücadele, İslâm dini kurallarını ve geleneklerini gizlilikle sürdürme gibi çeşitli yollara başvurmuşlardır. Dönemin şartlarından dolayı hem İspanya Krallığı hem de Moriskoların ortaya koyduğu mücad…

İslâm'ın Avrupa'daki mührü: Endülüs
  • Mecra
  • Malumat
  • islmin-avrupadaki-muhru-endulus

Hepimizin vardır bir şehir, bir ülke tasavvuru. Hiç gitmemişsinizdir ancak duyunca yüreğinizin çarptığı, hayallerinizde sokaklarında dolaştığınız... Benim de durduk yere aklıma düşen yer hep Endülüs oldu. Endülüs de tıpkı Kudüs gibi kesinlikle gidip görmemiz, biz Müslümanların yalnız bırakmaması gereken bir yer. Zaten bu tür coğrafyaları gezip görmenin bir lüks değil, bir gereklilik olduğunu ancak oralara gidince anlıyorsunuz. İslâm tarihinin medeniyet ve ihtişamını hi…

Emevîler'i neden sevmeliyiz?
  • Mecra
  • Malumat
  • emevleri-neden-sevmeliyiz

Emevîler, İslâm tarihinin en önemli hanedanlıklarından biri olarak hem siyasî hem de kültürel anlamda derin izler bırakmış bir dönem oluşturmuştur. Bu hanedan, İslâm’ın yayılmasında, kültürel birikiminin zenginleşmesinde ve idarî bir düzenin kurulmasında büyük rol oynamıştır. Emevîler döneminde gerçekleşen fetihler, İslâm dünyasının sınırlarını genişletmekle kalmamış, aynı zamanda İslâm’ın evrensel bir din ve medeniyet olarak kökleşmesini sağlamış…

Endülüs’e giden yol
  • Mecra
  • Malumat
  • enduluse-giden-yol

Endülüs, başlı başına Mağribi’dir ve İslâm’ın ufukların ardındaki mekanı ve var oluşudur. Granada ve Kurtuba, İslâm medeniyet ve tasavvurunun ötelerde kendisine hayat bulduğu ve önemli bir ölçüde bunu sürdürdüğü mekanlarıdır. Mağribi havanın sokaklarında dolaştığı, duvarlarında kendisini gösterdiği, kendisine çağırdığı bir ismidir. Endülüs, Medine’de filizlenen hikmetin ve ilmi akımın Şam’dan Kahire’ye oradan Mağrib topraklarına uzandığı ve Tarık bin Ziya…

Endülüs'ün en büyük kale şehri
  • Mecra
  • Malumat
  • endulusun-en-buyuk-kale-sehri

10. yüzyılda Emevî Halifesi III. Abdurrahman, Endülüs’te Müslümanlar tarafından kurulan Meriye (Almeria) şehrine bir kale inşa ettirmişti. Her taraftan yüksek surlarla çevrili el-Kasaba adlı bu kale şehir öylesine korunaklı ve gelişmişti ki "Meriye, Meriye iken, Granada onun çiftlik evi, Malaga kapısı ve Murcia bahçesiydi" denecek kadar nam salmıştı.

İspanya'daki selde ölenlerin sayısı 95'e yükseldi
  • Jurnal.ist
  • Analiz
  • ispanyadaki-selde-olenlerin-sayisi-95e-yukseldi

İspanya'daki selde can kayıplarının artmasıyla birlikte İspanya hükümeti ülke genelinde 3 günlük yas ilan etti.

Endülüs mimarisinin incisi
  • Mecra
  • Malumat
  • endulus-mimarisinin-incisi

Görüntüsüyle büyük bir ihtişamı simgeleyen ve Endülüs mimarisini tüm detaylarıyla görebildiğimiz Kurtuba Camii’nin yapımına 786 yılında I. Abdurrahman döneminde başlandı. Zaman içerisinde çeşitli değişikliklere uğradıktan sonra, o dönemki haline nazaran çok daha büyük olan günümüzdeki haline ulaştı. Kurtuba Camii yaklaşık sekiz asır önce kiliseye çevrilmiş olsa da halk arasında hâlâ Mezquita (Mescid) olarak anılmaktadır. Şehirde camiyi gösteren tabelalar…

Saint Sebastian Minaresi
  • Mecra
  • Malumat
  • saint-sebastian-minaresi

Saint Sebastian Minaresi, İspanya'nın Ronda şehrindeki, aslen bir caminin ve daha sonra kaybolan Aziz Sebastian de Arundo Kilisesi'nin bir parçası olan 7 asırlık bir minaredir.

Bir tarihçinin dünyasına yakından bakmak
  • Mecra
  • Ne Okumalı?
  • bir-tarihcinin-dunyasina-yakindan-bakmak

Sade, anlaşılır bir dile sahip olmakla birlikte, İbn Haldun’u derinlemesine kavrayan, Allen James Fromherz tarafından kaleme alınan “İbn Haldun: Hayatı ve Dönemi” eser, İbn Haldun’un dünyasına girmek, kendisini tanımak isteyen okuyucular için “mukaddime” niteliğinde bir eser olacaktır.

Batı mimarisinin Doğu'daki temeli
  • Mecra
  • Malumat
  • bati-mimarisinin-dogudaki-temeli

İtalyan tüccarların özellikle Abbâsî Mısır’ından ülkelerine taşıdıkları modeller bir hayli fazlaydı. Monte Cassino Manastırı’nın pencerelerinde kullanılan modeller de aynı şekilde İslâm dünyasından buraya taşınmıştı. Etkinin varlığı makul karşılanabilecekken bunun inkâr ediliyor olmasının anlaşılmaz olduğunu vurgulayan Darke, Doğu ve Batı dediğimiz mefhumların günümüze ait olduğunu, bu etkileşimin olduğu dönemde böyle mefhumların bulunmadığını ifade ediyor. Ek olara…

Türkçenin bir Arap tarafından yazılan gramer kitabı
  • Mecra
  • Malumat
  • turkcenin-bir-arap-tarafindan-yazilan-gramer-kitabi

Aslen Berberî olan Ebû Hayyân el-Endelüsî, nisbesinden de anlaşılacağı üzere Endülüslüydü. O dönemde Endülüs topraklarında bulunan büyük âlimlerden aldığı derslerle birikimini arttıran Ebû Hayyân, yirmili yaşlarında birikimine birikim katmak amacıyla

Müslümanların salgın hastalıklarla imtihanı
  • Mecra
  • Malumat
  • muslumanlarin-salgin-hastaliklarla-imtihani

Müslümanlar, tarihleri boyunca salgınlarla sık sık sınandılar. Onlar, her dönemde bunu Allah’tan gelen bir imtihan olarak değerlendirmişlerdi. Kimi zaman tedbirleri yerinde alarak salgınları az bir zayiatla atlatmışlar, kimi zaman tedbirleri terk ederek ağır sonuçlarla yüzleşmişler, kimi zamanda ellerinden gelen her şeyi yapmalarına rağmen yine de büyük yıkımlara uğramışlardı.

İslâm tarihinin ilk kadın denizcisi: Seyyide Hurra
  • Mecra
  • Portreler
  • islm-tarihinin-ilk-kadin-denizcisi-seyyide-hurra

Kaynaklarında ismi Seyyide Hurra yahut Sitt el-Hurra olarak geçen ilk Müslüman kadın denizci Hurra'nın isminin manası Hür Kadın'dır. 15’inci yüzyıl Fas coğrafyasında yaşam süren Seyyide Hurra'nın çok iyi bir eğitim aldığı ve annesinden öğrendiği İspanyolcanın yanında Portekizce de konuşabildiği bilinmektedir. 1510 senesinde Tetvan (Tetouan) hâkimi Muhammed El-Mandari ile evlenen Hurra, 1518'de eşinin ölümüyle tüm otoriteyi eline alarak kısa za…

Endülüs’ten de aynı feryat yükselmişti: Bizi kurtarmaya geleni görmedik
  • Mecra
  • Malumat
  • endulusten-de-ayni-feryat-yukselmisti-bizi-kurtarmaya-geleni-gormedik

Rahmetli Prof. Dr. Azmi Yüksel'in literatüre kazandırdığı eşsiz bir Endülüs şiiri bulunuyor. Osmanlı Padişahı İkinci Bayezid’e hitaben yazılan bu beyitler, bugün yaşadığımız acılara ve o dönemde Müslümanlar ile Yahudilerin yaşadığı birçok acıya dair çok şey anlatmaktadır.

Avrupa'nın Müslümanlara kapanan kapısı
  • Mecra
  • Malumat
  • avrupanin-muslumanlara-kapanan-kapisi

Miladî 710 senesinin Temmuz ayı Müslümanlar için yeni bir tarihin başlangıcıydı. 400-500 kişilik Müslüman keşif birliğinin Endülüs topraklarından olumlu raporlar ve bol ganimetle dönmesi Kuzey Afrika’da umutla karşılanmış, fetih fikrinin fiiliyata geçmesine yol açmıştı. Güzel haberlerin ardından Tarık bin Ziyad komutasında yedi bin kişilik ilk ordu, 711 yılının ilkbaharında İber Yarımadası topraklarına ayak bastı. 4-5 ay gibi kısa bir sürede bugünkü İspanya topraklarını…

Endülüs’ten sürgün edilenlerin Akdeniz’de kurduğu devlet: Girit Emirliği
  • Mecra
  • Malumat
  • endulusten-surgun-edilenlerin-akdenizde-kurdugu-devlet-girit-emirligi

Girit İslâm Emirliği’nin (827-961) hikâyesi, Endülüs Emevî emiri el-Hakem’in kanlı katliamı ve peşi sıra sürgün ettiği Rabatlıların İskenderiye’ye gönderilmesiyle başlamış, Abbâsîler tarafından bir kez daha sürgün edilmeleriyle büyümüş, Girit’i bir Müslüman emirliğine dönüştürmeleriyle gelişmiş ve Bizans’ın kendilerini yok etmeleriyle de son bulmuştu.

Müslümanlar Vatikan'a 846 yılında orduyla girdiler
  • Mecra
  • Malumat
  • muslumanlar-vatikana-846-yilinda-orduyla-girdiler

Yaklaşık 800 yıl boyunca bugünkü İspanya topraklarında siyasî varlıklarını sürdüren Müslümanların tarihi, inşa ettikleri yapılardan yetiştirdikleri ilim ve bilim adamlarına kadar her alanda İspanya ve Avrupa tarihiyle iç içe geçmiştir.