Foster + Partners tarafından Expo 2025 Osaka için tasarlanan pavyon halka açıldı. @fosterandpartnersSuudi Arabistan Krallığı Pavyonu, Yumeshima kıyısında konumlanıyor ve Suudi şehirlerinin mekânsal karakterini yansıtan sokaklar, geçitler ve avlulardan oluşan kurgusuyla ziyaretçilere yerel mimarlık kültürünü deneyimletmeyi amaçlıyor. @expo2025japan Ziyaretçiler, Suudi Arabistan'a özgü bitki örtüsüyle çevrili bir ön avludan geçerek merkeze konumlanan avluya ulaşıyor; bu alan gündüzleri dinlenme alanı olarak, geceleri ise performans ve etkinlik mekânı olarak işlev görüyor. İç mekânda yer alan dijital içerikler, Journey ve Squint/Opera ekipleriyle birlikte geliştirilen alanlarda bütünsel bir deneyim sunuyor.Pavyonun kütlesi, geleneksel Suudi köylerinin organik yerleşim biçimlerinden esinleniyor. Yapının formu ve sokak organizasyonu, batıdan gelen serin rüzgârları yönlendirecek ve kuzeyden gelen sert rüzgârlara karşı koruma sağlayacak şekilde planlanıyor. CASBEE S sertifikasına ulaşmayı hedefleyen pavyon, çevresel sürdürülebilirliği ön planda tutuyor. Mimari kurgunun içine entegre edilen çok duyulu etkileşim alanları, Suudi sanatçılar ve müzisyenlerle ziyaretçiler arasında doğrudan bağ kurulması amaçlanıyor.__The pavilion designed by Foster + Partners for Expo 2025 Osaka has opened to the public. @fosterandpartnersThe Kingdom of Saudi Arabia Pavilion is located on the banks of Yumeshima and aims to provide visitors with an experience of the local architectural culture through a series of streets, alleyways and courtyards that reflect the spatial character of Saudi cities. Visitors pass through a forecourt surrounded by vegetation typical of Saudi Arabia to the central courtyard, which functions as a relaxation area during the day and as a performance and event space at night. The digital content in the interior offers a holis…..devamı

Lizbon'un kalbinde, ELEMENTAL'in tasarladığı EDP Genel Merkezi, sadece bir ofis binası değil, aynı zamanda kamusal bir alan olarak tasarlanıyor. İki uzun cam hacim, monolitik beton levhalar arasında yer alıyor ve bu yapılar, kentin yamaçlarından Tejo Nehri'ne uzanan kamusal alanın sürekliliğini sağlıyor.Yapının ortasında yer alan eğimli meydan hem doğal topoğrafyayı yansıtıyor hem de nehir manzarasını sunuyor. Bu meydan, halka açık bir alan olarak tasarlanıyor ve binanın girişleri bu alanı domine etmeyecek şekilde konumlandırılıyor.Sürdürülebilirlik ve işlevsellik ön planda tutularak, derin güneş kırıcılar ve geri çekilmiş cam cepheler ile enerji verimliliği sağlanıyor. İç mekânda ise kullanıcı dostu merdivenler, asansör kullanımını azaltarak enerji tasarrufuna katkıda bulunuyor.Rooftop'ta yer alan spor salonu ve zemin kattaki kafe, çalışanlara ve ziyaretçilere sosyal alanlar sunuyor. Bu tasarım, işlevselliği estetikle birleştirerek, modern ofis anlayışına yeni bir soluk getiriyor.📸 Francisco Nogueira @francisconogueira---- In the heart of Lisbon, the EDP Headquarters, designed by ELEMENTAL, is not only an office building, but also a public space. Two long glass volumes are set between monolithic concrete slabs, providing a continuity of public space that extends from the city slopes to the Tejo River.The sloping square in the center of the building both reflects the natural topography and offers views of the river. This square is designed as a public space and the entrances of the building are positioned so that they do not dominate this space.Sustainability and functionality are prioritized and energy efficiency is achieved with deep sun shades and retracted glass facades. In the interior, user-friendly stairs contribute to energy savings by reducing the use of elevators.A gym on the rooftop and a café on the ground floor prov…..devamı

Kütahya Yeşil Cami'nin Hârikulâde Merdiveni ✨Kütahya'nın merkez mahallelerinden Ali Paşa'da, Hükümet Caddesi üzerinde konumlanan Yeşil Cami (Hamidiye Camii), 20. yüzyılın başlarında, Sultan II. Abdülhamid'in saltanat yıllarında inşa edilmiştir.Osmanlı döneminin son yapılarından biri olan bu cami, kare planlı ve tek kubbelidir. Minaresi köşk tipi şerefeye sahiptir. İç mekândaki süslemeler oldukça dikkat çekicidir. Mahfil katına çıkan ahşap merdiven, tasarımı, işçiliği ve süslemeleriyle öne çıkar. Dönel formdaki merdivenin korkuluklarında, ön yüzeyleri varaklanmış altı köşeli yıldız motifleri yoğun olarak kullanılmıştır.Günümüzde hem ibadete hem de ziyarete açık olan Yeşil Cami, mimarisi ve bezemeleriyle Kütahya'nın mutlaka görülmesi gereken tarihî yapıları arasında yer almaktadır.Fotoğraflar: Furkan Al @furknal4.görsel: İstanbul Üniversitesi, Sultan II. Abdülhamid Han'ın Yıldız Fotoğraf Koleksiyonu..devamı

Westin Bonaventure Oteli, 19761976'da Los Angeles'ta tamamlanan ve kent dokusu içinde silindirik kütleleriyle dikkat çeken Westin Bonaventure Oteli, mimar John C. Portman Jr. tarafından tasarlanıyor. Brutalist mimarinin kent içindeki örneklerinden biri olan yapı, beş silindirik kuleden oluşuyor. Dış cephede bolca ayna kaplama kullanılması nedeniyle otel, çevresini yansıtarak şehri adeta içine çekiyor.Fredric Jameson gibi eleştirmenler tarafından “geç kapitalizmin simgesi” olarak görülüyor. Labirent gibi iç yapısıyla kullanıcıyı yön kaybına uğratıyor, bu da postmodern toplumun karmaşıklığını yansıttığı düşüncesine kapı aralıyor.Bonaventure Oteli, birçok film ve diziye ev sahipliği yapıyor.📸 1- @phdonohue📸 2- Calvin Olivar🎥 @chrisserafino ---- Westin Bonaventure Hotel, 1976Completed in Los Angeles in 1976, the Westin Bonaventure Hotel, which draws attention with its cylindrical masses in the urban fabric, was designed by architect John C. Portman Jr. One of the examples of Brutalist architecture in the city, the building consists of five cylindrical towers. Due to the abundant use of mirror coating on the exterior, the hotel reflects its surroundings and absorbs the city into itself.It is seen by critics such as Fredric Jameson as a “symbol of late capitalism”. With its labyrinthine interior structure, it disorients the user, which opens the door to the idea that it reflects the complexity of postmodern society.The Bonaventure Hotel is home to many movies and TV series...devamı

Sami Angawi'nin Cidde'deki evi, Al-Makkiyah olarak biliniyor ve geleneksel Hicaz mimarisinin modern tekniklerle harmanlandığı dikkat çekici bir yapı olarak öne çıkıyor. Bu konut, 1997 yılında tamamlanıyor ve yaklaşık 1.625 metrekarelik bir alana inşa ediliyor. Al-Makkiyah'ın dış cephesinde mercan taşları ve "roshan" adı verilen geleneksel ahşap kafesli pencereler kullanılıyor. Bu pencereler, doğal ışık ve hava akışını maksimize ederken mahremiyeti de sağlıyor. İç mekânda ise, Türk mozaikleri ve Fas "zillij" gibi geleneksel el sanatlarıyla süslenmiş merkezi bir avlu bulunuyor. Bu avlunun ortasında, İran halısını andıran mozaik desenli bir havuz yer alıyor. Yapının tasarımında, doğal havalandırma teknikleri sayesinde yaz aylarında bile klima kullanımına ihtiyaç duyulmuyor. Ayrıca, su geri dönüşüm sistemi hem avludaki hem de çatı bahçelerindeki bitkilerin sulanmasında kullanılıyor. İslam mimarisinin "sitr" prensibi, yani mahremiyetin korunması, "rawasheen" çıkıntılı pencereler ve detaylı ahşap işçiliği ile sağlanıyor. Al-Makkiyah, sadece bir konut olmanın ötesinde, kültürel etkinliklere ve önemli kişilerin ziyaretlerine ev sahipliği yapan bir merkez olarak da hizmet veriyor. Dr. Sami Angawi'nin "Al-Mizan" (denge) konsepti doğrultusunda tasarlanan bu yapı, beden, ruh ve maneviyatın ihtiyaçlarını karşılayan bir ev, sığınak ve müze işlevi görüyor. 📸 @sarahforyame..devamı

City Cabin, Olson Kundig mimarlık firması tarafından Seattle, Washington'da tasarlanan bir konut projesi. Bu yapı, doğayla iç içe bir yaşam alanı arzulayan bir doğa koruma gönüllüsü için özel olarak tasarlanıyor. City Cabin, Seattle'ın köklü yerleşim bölgelerinden birinde bulunuyor. Yapının kuzeybatı köşesine yerleştirilmesi, güney ve doğu taraflarında geniş bahçe alanları oluşturulmasına olanak tanıyor. Yapı, net sıfır enerji kullanımını hedefleyen sürdürülebilir özelliklere sahip. Yeşil çatı, fotovoltaik paneller ve hava-su ısı pompası gibi unsurlar enerji verimliliğini artırıyor. Ayrıca, geri dönüştürülmüş malzemelerin kullanımıyla çevresel etki azaltılıyor. İç mekânda sıcak ve davetkâr bir atmosfer oluşturmak amacıyla ahşap ağırlıklı malzemeler tercih ediliyor. Geniş cam yüzeyler, doğal ışığın iç mekâna maksimum düzeyde girmesini sağlarken, bahçe manzaralarını iç mekâna taşıyor. Toplamda 223 metrekarelik bir alana sahip olan City Cabin, iki yatak odası ve çeşitli yaşam alanlarıyla kompakt ve fonksiyonel bir düzen sunuyor. City Cabin, kentsel bir alanda doğayla bütünleşik, sürdürülebilir ve estetik bir yaşam alanı sunarak modern mimaride dikkat çekici bir örnek teşkil ediyor.@olsonkundig📷 @aaronleitz..devamı

İBADETHANE 26Proje: Capilla San BernardoMimar: Nicolás CampodonicoYıl: 2015Konum: ArjantinCapilla San Bernardo, Arjantin'in Córdoba eyaletindeki Pampa ovasında, küçük bir koruluk alanda konumlanıyor. Bu alan, daha önce bir kırsal ev ve avlularına ev sahipliği yapıyor, ancak bu yapılar sökülerek özellikle 100 yıllık tuğlalar gibi malzemeler şapelin inşasında yeniden kullanılıyor. Yapının bulunduğu bölgede elektrik, su gibi altyapı hizmetleri bulunmuyor.Şapel, yerel ve geri dönüştürülmüş malzemelerle inşa ediliyor. Özellikle 100 yıllık tuğlalar, yapının ana malzemesini oluşturuyor. Yapı, gün batımında iç mekâna doğal ışığı yönlendirecek şekilde tasarlanıyor. Dış mekânda ayrı olarak konumlandırılan dikey ve yatay iki ahşap direğin gölgeleri, iç mekânda birleşerek bir haç formunu oluşturuyor. Şapel, ağaçlık alan ile açık arazi arasındaki sınırda yer alıyor ve çevresiyle uyumlu bir ilişki kuruyor. Doğal ışık ve gölge oyunlarıyla mekânda manevi bir atmosfer oluşturuyor. Arjantinli mimar Nicolás Campodonico, yerel malzemeleri ve bağlamsal unsurları ön planda tutan tasarımlarıyla tanınıyor. Capilla San Bernardo, onun doğa, ışık ve mekân arasındaki ilişkiyi vurgulayan önemli çalışmalarından biri oluyor.@nicolas_campodonico..devamı