Yeşilırmak'ın can verdiği şehir: Amasya
Dünyanın ilk coğrafyacısı Strabon’un doğduğu, Ferhat'ın Şiriniçin dağları deldiği, Osmanlı İmparatorluğu'nun şehzadelerininyetiştiği, milli mücadelede bağımsızlık ateşinin yakıldığı yerAmasya… Yeşilırmak’ın kenarında konumlanmış Yalıboyu evleri,müzeleri, köprüleri, kaya mezarları, anıtları ve daha birçok tarihieserinin yanı sıra doğal güzellikleri ile de ön plana çıkıyor.Kendine has zengin kültürü, gastronomisi ve elması ile meşhurAmasya, seyahat severlere farklı seçenekler sunuyor.
Şehrin Simgesi: Yalıboyu Evleri
Şehrin gezilecek yerler listesindeki ilk durağımız Yalıboyu evleri.Yeşilırmak kenarındaki tarihi evler, Harşena Dağı’nın bitiminde yer alıyor. İki veya üç katlı olan evler, ahşap ve beton malzeme kullanılarak inşa edilmiş ve sokak dokusu olarak bitişik nizamda yapılmış. Yalıboyu evlerinin içerisinde yer alan Hazeranlar Konağı, Hatuniye Cami’nin hemen yanında bulunuyor. Etnografya müzesi olan konağın, alt katında sanat galerisi var. Bu konağı da mutlaka gezmelisiniz.
Görkemiyle gözünüzü alacak olan Harşena Dağı ve Pontus Kral Kaya Mezarları bir sonraki durağımız oluyor. Amasya’nın Pontus Krallığı’nın başkenti olmasıyla birlikte, dağın güney yamacına anıtsal kaya mezarları inşa edilmiş. Anadolu'nun en seçkin örnekleri arasında gösterilen bu bölgeyi görmek için, merdivenleri çıkmak gerekiyor ama buna kesinlikle değecek emin olabilirsiniz.
Şehrin bir diğer simgesi de Bayezid Külliyesi. Yeşilırmak’ın kenarındaki külliye, 1481’de II. Bayezid'in tahta çıkmasıyla yapımına başlamış ve 1486’da tamamlanmış. Geniş ve büyük avlusu, el işlemeli taç kapısı ve mimari işçiliğiyle dikkat çeken yapıyı, geziniz sırasında ziyaret etmelisiniz. Aynı zamanda külliyenin imaret binasında Minyatür Amasya Müzesi de yer alıyor.
Müzeler Şehri Amasya
Amasya olağanüstü doğal konumu ile şaşırtıcı bir güzelliğe sahip ve sarp kayalıkları ikiye bölerek kendine yol açan Yeşilırmak etrafında konumlanmış durumda. Amasya’nın en eski köprülerinden Alçak Köprü’nün ayağında, Yeşilırmak'ın kıyısındaki eski sur duvarları üzerinde kurulu iki katlı ahşap bina Şehzadeler Müzesi olarak hizmet veriyor. Şehzadelikleri Amasya’da geçmiş olan Osmanlı Sultanlarının aslına uygun resimlerinden yola çıkarak yaptırılan heykellerini görebileceğiniz müzeyi mutlaka ziyaret edin, tarihe keyifli bir yolculuk yapın.
700 yılı aşkın tarihi ile Amasya Bimarhanesi yani şifahanesi, 2011’den beri Sabuncuoğlu Tıp ve Cerrahi Tarihi Müzesi olarak ziyaretçilerini bekliyor. Tıp tarihi meraklılarının ve sanatseverlerin görmesi gereken Amasya Bimarhanesi, Anadolu'da müzikle tedavi yapılan ilk hastane olma özelliğini taşıyor. Müzede, Fatih Sultan Mehmet döneminde 14 yıl başhekimlik yapmış Sabuncuoğlu Şerefeddin'in yazmış olduğu ilk Türkçe cerrahi eser Cerrahiyyetü-l Haniyye kitabındaki çizimlerden yola çıkarak yapılan aletler sergileniyor.
Bir sonraki durağımız Amasya Arkeoloji Müzesi. 1925’de kurulan Amasya Müzesi’nde 13 ayrı medeniyetin eserlerini bir arada görmek mümkün. Müzenin en dikkat çekici bölümü ise İlhanlılar Dönemi’ne ait 14’üncü yüzyıldan kalma mumyalar. Saraydüzü Kışla Binası ise Mustafa Kemal Atatürk’ün 1919 yılı Haziran’ında Amasya'ya geldiğinde konakladığı ve Amasya Genelgesi’nin kaleme alındığı yer. Bu bina tarihi aslına uygun bir şekilde Yeşilırmak kıyısında yeniden inşa edilmiş. Cumhuriyet Dönemi’ne ait eserlerin ve belgelerin sergilendiği bir müze olmasının yanı sıra bir kültür merkezi.
Amasya efsanevi âşıklar Ferhat ile Şirin'in yaşadığı yer olarak biliniyor. Şirin’e olan aşkı uğruna dağları delerek, suyu getiren Ferhat’ın izleri hâlâ "Ferhat Su Kanalı" olarak bu Amasya’da yaşıyor. Siz de Ferhat ile Şirin'in masal hâline gelen bu öyküsünü yerinde görmek istiyorsanız, Ferhat Su Kanalı bölgesini ziyaret edebilirsiniz.