“Özgür Filistin devleti Taliban gibi olur”
1980’lerin sonunda kaleme aldığı “Şeytan Ayetleri” isimli kitapla İslâm dünyasını kızdıran ve günümüzde New York Üniversitesi'nde ders veren romancı Selman Rüşdi, özgür bir Filistin devletinin "Taliban benzeri" bir yapıda ve “İran'ın bağımlı devleti” olacağını söyledi.
2022'de New York'ta bir konferans sırasında uğradığı bıçaklanma olayını konu alan yeni kitabı “Bıçak: Bir Cinayet Girişimi Sonrası Meditasyonlar”ın tanıtımını yapmak üzere Almanya'da olan ve Alman yayın kuruluşu RBB'ye konuşan tartışmalı Hint asıllı İngiliz yazar Selman Rüşdi, "Şu anda herhangi bir insanın, insan ölümünün çokluğu nedeniyle Gazze'de olup bitenlerden dolayı üzüntü duyması gerektiğini" söyledi.
Ancak şöyle devam etti: “Bazı protestocuların Hamas'tan bahsetmesini istiyorum çünkü her şey orada başladı. Hamas bir terör örgütüdür. Genç, ilerici öğrenci siyasetinin faşist, terörist bir grubu desteklemesi çok tuhaf.”
Eylül 1988’de yayımlanan “Şeytan Ayetleri” kitabıyla, Müslümanlar arasında “dine küfreden bir kitap olması” suçlamasıyla öfkeyle karşılanan ve 1989 yılında Ayetullah Humeynî tarafından ölümü yönünde fetva verilen Rüşdi, "Özgür Filistin'den bahsediyorlar. Ben, muhtemelen 1980'lerden bu yana, hayatımın büyük bölümünde Filistin devletini savunan biriyim." dedi.
76 yaşındaki Rüşdi, öğretim üyesi olduğu New York Üniversitesi'nde de "öğrenci ayaklanması" yaşandığını kaydetti. Protestolar hakkında karışık görüşlere sahip olduğunu belirten Rüşdi, öğrencilerin gösteri yapma hakkı olsa da diğer öğrencilerin de kendilerini güvende hissetmelerini sağlamak gerektiğini söyledi. Silahlı polisleri öğrencilerin üzerine salmanın iyi bir fikir olmadığını, binaları işgal edip zarar vermenin de iyi bir fikir olmadığını ekledi.
- “Şu anda bir Filistin devleti olsaydı Hamas tarafından yönetilirdi ve bu da onu, Taliban benzeri bir devlet haline getirirdi. Ve bu devlet, İran'ın bağımlı devleti olurdu.”
Rüşdi, Filistinli grubun İsrail'in güneyine ilk saldırıyı 7 Ekim'de gerçekleştirmesi nedeniyle mitinglerde "Hamas'tan söz edilmemesinin" kendisini "rahatsız ettiğini" söyledi.
Rüşdi, “Batı solunun ilerici hareketlerinin yaratmak istediği şey bu mu? Başka bir Taliban'a sahip olmak mı? Ortadoğu'da İsrail'in hemen yanında Ayetullah benzeri bir devlet daha mı var?"
"Gazze'deki ölüme karşı duygusal bir tepki var ve bu kesinlikle doğru, ancak bu durum antisemitizme ve bazen de Hamas'a gerçek desteğe doğru kaydığında, o zaman bu çok sorunlu oluyor." dedi.
Rüşdi, Filistin yanlısı protestoları ağır bir şekilde bastıran ve aralarında bir dizi yüksek profilli Yahudi entelektüelin de bulunduğu Filistin yanlısı aktivistleri hedef alan Almanya'da Şansölye Olaf Scholz ve Başkan Frank-Walter Steinmeier ile görüştü.
- Rüşdi'nin röportajından bir klip ve özgür Filistin hakkındaki yorumları İsrail'in resmî X hesabında ve İsrailli sağcı diplomat David Saranga tarafından paylaşıldı.
Sağcı Amerikalı yorumcu ve İsrail yanlısı savunucu Richard Hanania ise şunu paylaştı:
“İslâmcılar tarafından dünyanın öbür ucuna kadar kovalanan Selman Rüşdi, durumu net bir şekilde görüyor. Bir Filistin devleti, Filistin kültürünü yansıtacak ve dolayısıyla dünya için bir tehdit olacaktır. İhtiyacınız olan tek şeyin doğru barış anlaşması olduğunu düşünen insanlar delirmiş."
Selman Rüşdi kimdir?
Selman Rüşdi, Hindistan'ın İngiltere'den ayrılarak bağımsızlığını ilan etmesinden iki ay önce Bombay'da doğdu.
14 yaşında iken İngiltere'ye Rugby Okulu'na gönderildi. Ardından Cambridge Kings College'a giderek tarif bölümünden mezun oldu.
İngiliz vatandaşı olan Rüşdi, İslâm inancını terk etti. Kısa bir süre aktör olarak çalıştı. Roman yazarlığının yanı sıra reklam metin yazarlığı yaptı.
Kitaplarının pek çoğu büyük ses getiren Selman Rüşdi, ikinci romanı "Geceyarısı Çocukları" ile 1981 yılında Booker Ödülü'nü kazandı.
Ancak 1988 yılında yayımlanan dördüncü romanı "Şeytan Ayetleri", imza attığı en tartışmalı eseri haline geldi. “Dine küfreden bir kitap olması” suçlamasıyla İslâm dünyasının tepkisini çeken Rüşdi hakkında, o dönemin İran lideri Ayetullah Humeynî tarafından ölüm fetvası verildi.
Kitabın yayımlanmasının ardından saklanmak zorunda kalan Rüşdi, ölüm tehditleri aldı. İngiliz hükümeti ise Rüşdi'yi polis koruması altına aldı.
Bunun ardından Birleşik Krallık ve İran diplomatik ilişkileri kesti.
Kitabı yasaklayan ilk ülke Hindistan oldu. Pakistan da dahil diğer bazı Müslüman ülkeler ve Güney Afrika da kitabı yasakladı.
Ocak 1989'da İngiltere’nin Bradford kentindeki Müslümanlar törenle kitabın bir kopyasını yaktı. Ülkede bazı kitabevleri de kitabı vitrinlerinden çekti. Rüşdi, dine hakaret suçlamalarını reddetti.
Şubat 1989’da, Hint Alt Kıtası’nda Rüşdi karşıtı ayaklanmalarda insanlar öldü. Tahran'daki İngiliz büyükelçiliği taşlandı ve yazarın başına bir ödül kondu.
- Hint asıllı bir ailenin oğlu olan Rüşdi'ye, 2008'de Kraliçe II. Elizabeth tarafından şövalyelik ünvanı verildi.
Uzun süredir New York şehrinde yaşayan tartışmalı yazar son olarak Ağustos 2022'de bir saldırıya daha uğradı. New York'taki Chautauqua Enstitüsü'nde 24 yaşındaki Hadi Matar tarafından sahnede defalarca bıçaklandıktan sonra ölümden kıl payı kurtulan ve ciddi yaralanmalarının yanı sıra sağ gözünü de kaybetti.