Karayip asıllı Junior, "Bilal" olma hikayesini anlattı:

Müslüman olduktan sonra Bilal adını alan Karayip asıllı Junior Williams, "Doğuştan Müslüman olan sizler ilk defa Kabe'yi gördüğünüzde ne hissediyorsanız ben de benim mahalledeki camiye girdiğimde aynısını hissettim. Bu açıklayabileceğiniz bir şey değil, ancak hissedebilirsiniz" dedi.

Sonradan Müslüman olanlarla Müslüman doğanlar, Londra'daki Aziziye Camii'nde verilen iftar yemeğinde bir araya geldi.

Davetlilerden biri de 35 yaşındaki Bilal Williams oldu. 2008 yılında Müslüman olan Williams, şehadet getirmesine giden süreci ve sonrasında yaşadığı değişimi anlattı.

• Williams, Hristiyan bir ailede büyüdüğünü, ABD'deki siyahilerin kurduğu İslam Ulusu hareketinden haberdar olduğunu ancak İslam'la ilgili çok bir şey bilmediğini söyledi.

Londra'da büyürken, çeteler ve uyuşturucuyla iç içe bir hayat yaşadığını kaydeden Williams, "Kendi kendini tekrarlıyordu. Çünkü tek yaptığım, nefsimin isteklerini yerine getirmekti. Ruhsal iç huzurum yoktu. Arzularım tatmin ediliyordu ama içsel huzurum tatmin edilemiyordu." dedi.

Hayatı sorguladığı bir döneme girdiğini belirten Williams, o sırada Müslüman bir arkadaşının cami imamının tavsiyesine uyarak İslam'ı gayrimüslim arkadaşlarına anlatmaya başladığını söyledi.

- "O anda göğsümde bir ağırlık hissettim"

Gülerek, "Onun ilk kurbanı bendim." diyen Williams, bu arkadaşının önce Allah'ı anlattığını belirterek şöyle konuştu:

"Hristiyanlıkta 'Hz. İsa'ya inanırsanız kurtulacak ve cennete gideceksiniz' derler. Ama size asla nasıl ve ne yapacağınızı veya orada ne olduğunu söylemezler. (Arkadaşı) Ahireti anlatırken çok detaylı anlatmıştı, cennet, cehennem, kabir hayatı gibi. Bu benim için çok ilginçti. İlk gün benimle konuştu. İkinci gün geri döndüm ve soru sormaya başladım.

Üçüncü gün yeniden soru sormaya başladım. Dördüncü gün, o zaman benim adım Junior'dı, 'Junior, bana çok soru soruyorsun ve gerçekten ilgileniyormuşsun gibi görünüyorsun. Neden İslam'ı kabul etmiyorsun?' dedi. O anda göğsümde bir ağırlık hissettim, çok ağır bir şey gibi."

- "Allah kalbime bir şey koydu"

O zamanlar böyle bir şeyin aklından geçmediği ifade eden Williams, "Ehli dünyaydım, kızlar vardı, arabalarım vardı, cebimde para vardı. Ama (bunlar) bana iç huzuru vermiyordu. Allah kalbime bir şey koydu, bana hidayet verdi. Herkesin farklı bir yolculuğu vardır ama benimki kafada değil, kalpteydi. Ne hissettiğimi ifade edemiyorum." dedi.

Williams, arkadaşının sözleri üzerine şehadet getirip Müslüman olduğunu ancak hayatında bir anda her şeyin değişmediğini söyledi.

Ancak bir kaç ay sonra ilk kez camiye gittiğini anlatan Williams, şöyle konuştu:

"İlk defa camiye gittim. 'Ayakkabılarını çıkar' dediler. Ne güzel. Kilise böyle değil, tahta sıralar var, ayakkabılarla giriyorsun. Bana nasıl abdest alınacağını gösterdiler. Mescide girdiğimde ilk hissettiğim sükunet oldu. Huzur, sakinlik, rahatlama. Doğuştan Müslüman olan sizler ilk defa Kabe'yi gördüğünüzde ne hissediyorsanız ben de benim mahalledeki camiye girdiğimde aynısını hissettim. Bu açıklayabileceğiniz bir şey değil ancak hissedebilirsiniz."

- İlk namaz

• Sonrasında arkadaşıyla ilk namazını kıldığını belirten Williams, "Akşam namazından çıkarken kendimi temiz, saf hissettim, iyi hissettim. Daha yeni duş almış gibi hissettim; fiziksel bir duş değil, ruhsal bir duş. Arkadaşıma saatin kaç olduğunu sorduğumu hatırlıyorum. Namaz saatlerinin günlük değiştiğini bilmeden, hissettiğim o histen dolayı her gün aynı saatte aynı yere gitmeye başladım." diye konuştu.

Sonrasında ismini değiştirerek kendisi gibi siyahi olan İslam'ın ilk müezzini Bilal-i Habeşi'nin adını alan Williams, sonrasında ramazanda oruç tutmaya başladığını, anlattı.

Williams, Müslüman olmasının ardından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti asıllı Türk kız arkadaşının da kendisinden etkilenerek tesettüre girdiğini ve namaza başladığını, şimdi iki çocuklu bir aile olduklarını ifade etti.

- "Dininizden utanmayın, insanlarla paylaşın"

Bilal Williams, Müslümanlara dinlerinden utanmamaları çağrısında bulunarak, "Hak olan sizde. İnsanlarla paylaşın. İnsanlara gösterin. İnsanları davet edin. Namaz kılacaksanız namazınızdan utanmayın. Müslümanların nasıl ibadet yaptığını gösterin. Çünkü bildiğim en güçlü şeylerden biri, gayrimüslimlerin Müslümanların nasıl namaz kıldıkları ve nasıl secdeye gittiklerinin onları nasıl etkilediği. (Nasıl etkili olduğuna) İnanamazsınız. Evet, onları etkiliyor çünkü böyle şeyler görmüyorlar." dedi.

- "İslam hepimiz için bir yaşam biçimi olarak var"

Diğer yandan Aziziye Camii Genel Sekreteri Hakan Camuz da etkinlikte yaptığı konuşmada İslam ümmetinin mevcut sorunlarından birinin dini yanlış anlamaları ve dinin önemli unsurlarına dikkat etmemeleri olduğunu belirterek, "İslam hepimiz için bir yaşam biçimi olarak var. Son zamanlarda İslam'ı kabul edenler olarak sizleri, her birinizi, dinimizi kendi başınıza ve güvendiklerinizin yardımıyla öğrenmeye davet ediyorum çünkü İslam bizim yaşam tarzımızdır." diye konuştu.