Skyalıntı - Ayşe Şasa 📖

Skyalıntı -  Ayşe Şasa 📖

Sizin en sevdiğiniz Ayşe Şasa alıntısı hangisi?

1941 yılında İstanbul'da dünyaya gelen Ayşe Şasa, akla her ne kadar senaryo yazarlığı yönüyle gelse de biz onun öykü yazarlığını da çok seviyoruz. 20'li yaşlarında kendisini Marksist olarak tanımlayan yazar uzun süre Kemal Tahir ile arkadaşlık kurmuş, bu arkadaşlık Şasa'nın üzerinde edebiyata dair derin izler bırakmış. 1973 yılına gelindiğinde psikolojik rahatsızlıkları başlayan yazar, bu süreçte şizofreni günlükleri tutmuş ve bu günlükler daha sonra kaleme alacağı eserlere kaynaklık etmiş. 1981'de ise İbnü'l Arabi'nin “Füsusu'l-Hikem" adlı eseriyle tanışmasıyla beraber Ateist ve Marksist çizgisinden çıkarak İslam'a ve Tasavvufa yaklaşmış. Bu dönemde İsmet Özel, Mustafa Kutlu, Mahmut Erol Kılıç gibi şair ve yazarlarla tanışan Ayşe Şasa'nın edebiyat anlayışı da hayat anlayışı doğrultusunda bir değişim yaşamış. Birçok esere imza atan yazarın bizim için -her ne kadar çok ilgiyle karşılanmamışsa da- en değerli eserlerinden biri “Şebek Romanı". Bu romana bu kadar değer verme sebebimiz ise yazarın hayatından ve yaşadığı dönüşümden derin izler taşıması. Distopik bir kurguya sahip olan bu kitapta yazarın bir de mizah anlayışını da kavrayabilmek eseri bizce en nitelikli kılan yönlerden biri. Kitap, günümüz dünyasına fazlasıyla benzeyen, gelecekte bizi bekleyen bir dünyada hakikatin peşinde ter dökenleri merkezine alıyor. Bu yönüyle de yazarla çok benzeştirdiğimiz “Şebek Romanı"nda senin en sevdiğin alıntı ne oldu?