Dünyanın ritmi sanat ve görsel duyular tarafından belirlendiğini söyleyen İtalyan asıllı Leonardo di ser Piero da Vinci, Rönesans insanı olarak resim, heykel, bilim, mimari, mühendislik, müzik ve anatomi alanlarındaki çığır açıcı eserler bıraktı. Geniş bir ilgi alanına sahip olan Leonardo da Vinci'nin başlıca ilgi alanı ise resimdi. Hayatı boyunca fırçaya dahi dokunmadığı dönemler oldu ancak resim yapmadığı zamanlarda bile resim hakkında yazılar yazdı veya okumalar yaptı. Yazmaya çizmekten daha çok zaman ayıran Leonardo'nun günümüze 33 defteri ulaştı ve yaklaşık 10 defterinin de kayıp olduğu düşünülüyor. Rönesans döneminin şekillenmesindeki en önemli sanatçı, mucit ve dehalardan biri olan Leonardo, yaşamı boyunca tanıklık ettiği İtalya'nın çalkantılı tarihi onu, şehir devletleri içerisinde sürekli geçiş yapan bir seyyah haline getirdi. Ancak bu durum Leonardo'yu işinden asla alıkoymadı.
Leonardo da Vinci'nin resimlerinde aranması gereken şifreler, uzaylıların izleri, bir takım tarikatlar, veya tanımlanamayan figürler değil. Resimlerinde görmemiz gereken şey; gerçek bir dahinin perspektif, geometri ve yeni teknikler kullanarak nasıl muhteşem eserler yaparak bilim ve sanat tarihine nasıl damga vurduğudur.
