Aksaray'ın Güzelyurt ilçesine sadece 3 kilometre uzaklıkta, gölün yanında yükselen dik kayalar üzerinde dikkat çeken bir yapı bulunuyor: Yüksek Kilise. Bizans döneminden kalma bir şapeli barındıran bu yapı, 19. yüzyılda eklenen kısımlarıyla göz alıcı bir ihtişama sahip. Kızlar Manastırı olarak da bilinen bu tarihi yapı, geçmişte Hristiyanların kutsal hac yolunda önemli bir durak olmuş.
2001 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restorasyon çalışmalarına başlanan Yüksek Kilise, aynı yıl içerisinde ziyarete açılmış. Ziyaretçiler, kilisenin yanı sıra su sarnıcı ve güvercinliği de gezme fırsatı buluyorlar. Yapının kendisi gibi çevresi de büyük bir öneme sahip; obsidyen malzemeler ve çanak çömlek parçaları, burasının neolitik dönemden itibaren önemli bir yerleşim yeri olduğunu gösteriyor.
Yüksek Kilise, doğal kayalara oyularak iki ayrı bölümden oluşmuş durumda. İlk bölüm ibadet alanı olarak kullanılırken, diğer bölüm keşişlerin yaşam alanı olarak hizmet vermiş. Kilisenin orta kısmı, kubbe ile örtülü bir kule şeklinde yükseliyor ve cephesindeki pencereler ile aydınlanıyor. Keşişlerin kısmı ise daha alçakta yer alıp, düz bir dam ile örtülü.
Yüksek Kilise ve çevresi, Güzelyurt ile Hasan Dağı'nın harika manzaralarını sunuyor ve bölgede bulunan tarihi kalıntılar, farklı medeniyetlerin izlerini taşıyor. İlginç bir detay olarak, kilisenin bulunduğu yerde, bugün demir parmaklıklarla kapatılmış uzun bir yeraltı tüneli var. Ayrıca, kilisenin jeolojik önlemler kapsamında iki adet kilise ile bağlantılı olduğu ve bu bölgenin M.Ö. 8000 yıllarına kadar uzanan bir geçmişe sahip olduğu düşünülüyor.