William Morris, Michelangelo ve Leonardo Da Vinci, sanatın toplumun ihtiyaçlarını karşılaması gerektiğini ve biçim ile işlev arasında hiçbir ayrım olmaması gerektiğini savunuyordu. Bu sanatçılar, ilham verici sanat eserleri üretmenin yanı sıra teknolojik ilerleme yoluyla topluluklarına katkıda bulundular.
Alfred Üniversitesi öğretim üyeleri ve öğrencileri de teknolojik ilerlemenin insan yaşamı üzerindeki etkisini araştırdı ve ProtoHaus isimli mobil ev çalışmasını ortaya koydu.
Tasarımda, sürdürülebilirlik, işlevsellik ve estetik üzerinde duruldu. Yapım aşamasında, öncelikle geri dönüştürülmüş ve geri kazanılmış malzemeler kullanıldı. Evin şebekeden bağımsız olmasına izin veren güneş ve rüzgar sistemi sayesinde doğa ile bütünleşik bir tasarım çizgisi belirlendi.