Revakların genellikle ön yüzü kemerlemeli ve açık, arkası duvarlı, üstü tonoz, kubbe ya da düz tavanla örtülü olur.
Bu birimlere ilk olarak Antik Yunan ve Roma kentlerinde kamu binalarına ya da tapınaklara girişlerde ve çevresinde rastlıyoruz. Sonraki dönemlerde ise Selçuklu ve Osmanlı dönemi eserlerinde görülen revaklar cami girişlerinde de kullanılıyor. Cemaatin içeriye sığmadığı durumlarda namaz kılmak için yağmur, güneş ve kardan korunaklı ekstra bir alan sağlayan bu alana halk arasında 'son cemaat yeri' de deniyor. Yan yana sütunların dizildiği (genellikle kemerlerle birleştiği), üzeri örtülü, yapıların dış cephesinde (balkon gibi), sokaklarda (üzeri kapalı kaldırım) veya avluya bakan kısımda bulunan yarı açık koridora benzeyen bu mekanların Türkiye'den ve dünyadan farklı şehirlere ait örneklerini birlikte inceleyelim.