Berlin'de endüstriyel dokuya yenilikçi yorum: Siemensdam Kampüsü

Berlin'in modernist Siemensdam Kampüsü'nde, van Baal Interior Design ve Tomasz Budnicki iş birliğiyle hayata geçirilen Hans & Werner Kantine, geçmişin endüstriyel dokusunu modern bir yorumla yeniden şekillendiriyor. Eski bir fabrika binasının zemin katında konumlanan bu proje, binanın tarihsel mirasını koruyarak çağdaş bir restoran deneyimi sunuyor. Mekânın tasarımında ham beton, çelik ve alçı gibi endüstriyel malzemeler, ahşap ve kumaşın sıcak dokularıyla dengeleniyor.


Tasarım, mekânın özüne sadık kalırken, dramatik bir yatay bölünme ile dikkat çekiyor. Üst kısım teknik detayları dekoratif bir unsura dönüştürürken, alt kısım insan etkileşimi için aydınlık ve nötr bir alan olarak öne çıkıyor. Sıcak kırmızı bir tavan, tarihi binanın tuğlalarını yansıtarak mekânı binanın geri kalanıyla sembolik bir şekilde bağlıyor. Ortaya çıkan bu sahne benzeri atmosfer, sosyal etkileşim için davetkar bir buluşma noktası oluşturuyor.


Mekân iki odak noktası etrafında şekilleniyor: Hızlı yemekler için tasarlanan yüksek masalar, metal tezgâhın yumuşak hatlarını takip ederek uzun bir ortak masaya dönüşüyor. Kumaş perdeler, metal kaplamalarla uyumlu bir görsel akış sağlarken, klasik kantin alanı, cam küre aydınlatmalarla çevrili özel yapım beyaz ahşap masalarla tanımlanıyor. Açıkta kalan beton ve çelik elemanlar, mekâna endüstriyel bir vurgu katarken, kumaş ve ahşap detaylarla dengeleniyor.


Hans & Werner Kantine, Berlin'in mimari geçmişiyle modern tasarım anlayışı arasında etkileyici bir bağ kurarak, kullanıcılarına hem nostaljik hem de yenilikçi bir mekân deneyimi sunuyor.


@vb_interiordesign + @budnickitomasz
📸 @yves_sucksdorff