Hayber’den geriye kalanlar
Suudi Arabistan'da, Medine-i Münevvere'nin yaklaşık 180 kilometre kuzeyinde yer alan Hayber, Asr-ı Saadet'te Yahudilerin ikamet ettiği bir bölgeydi. Yahudiler, bugün hâlâ görülebilen devasa genişlikteki hurma bahçelerinin ortasında, müstahkem kalelerde yaşıyordu.
Kaynak: TDVİA
1-11
Özellikle Câhiliye döneminde Yahudilerin oturduğu yedi ayrı kaleden oluşan ve bunların sağlamlığıyla tanınan Hayber, içinde bulunduğu vadinin verimliliği ve su bentlerinin çokluğuyla ve önemli bir ticaret merkezi olmasıyla meşhurdu.
2-11
Burada, uzak diyarlardan gelen malların yanı sıra bölgenin hayvancılık, sebzecilik ve meyvecilikten elde edilen ürünleri, ziynet eşyaları, silahlar, ziraat aletleri, bal ve şaraplar, çeşitli kumaşlar ve köleler alınıp satılır, bundan başka sarraflık da yapılırdı.
3-11
Hayber’le ilgili en eski bilgilere, son Bâbil Kralı Nabonidus’un (M.Ö. 556-539) bir yazıtında rastlanmaktadır. Bu yazıtta, adı geçen kralın Teymâ’da ikinci başşehrini kurduktan sonra Hayber ve Fedek’ten geçerek Yesrib’e kadar yolculuk yaptığı söylenmektedir.
5-11
Medine’den çıkarıldıktan sonra Hayber’e yerleşen Benî Nadîr Yahudileri, Suriye ve Irak bölgelerinden gelen ticaret yolundan geçip Hayber yoluyla Medine’ye ulaştığından kervanlar için bir tehdit unsuru oluşturuyorlardı. Diğer taraftan, Mekkeli müşriklerle birlikte Müslümanlara karşı büyük bir saldırı hazırlığı içindeydiler.
6-11
Bu arada Gatafânlılara da gitmişler ve onlara yapacakları yardım karşılığında kendilerine Hayber’in bir yıllık hurma mahsulünü vereceklerini söylemişler, ayrıca Fezâreliler ve Benî Süleym ile civarda yaşayan diğer Arap kabilelerinin de tamamını aynı şekilde Medine’ye karşı bir cephede toplamışlardı.
7-11
Hayberli Yahudilerin Mekkelilerle ve Medine’yi çevreleyen kabilelerle ittifak kurarak, Hz. Peygamber’i Medine’den uzakta savaşa zorlayarak onu az sayıdaki sahâbîden oluşan ordusuyla birlikte ortadan kaldırmak ve İslâm gailesinden ebediyen kurtulmayı hedefliyordu.
8-11
Onların bu faaliyetleri sonucunda, 627 senesinde “Hendek Gazvesi” vuku buldu. Böylece yeni kurulan İslâm devleti için kalıcı bir tehdit haline gelmiş olan Yahudilerle başa çıkabilmek amacıyla Resûlullah, Hudeybiye’de Kureyş’le onların istedikleri şartlar üzerine anlaşarak ileride çıkacak bir Müslüman-Yahudi savaşında tarafsız kalmalarını sağladıktan sonra Hayber’e sefer düzenleme hazırlıklarına başladı ve henüz bir ay dahi geçmeden 1500 kişilik bir kuvvetle Medine’den ayrıldı.
9-11
Hz. Peygamber’in gelişinden haberdar olan Hayberliler ona karşı koymaya hazırdılar. Çeşitli rivayetlere göre 20.000 veya en az 10.000 savaşçıları vardı; ayrıca müstahkem kalelerinde savunma avantajına sahiptiler ve silahları da boldu.
10-11
Müslümanların zafer kazanmasıyla Hz. Peygamber, önce halkın tamamının canını bağışlayarak kendilerine üzerlerindeki kıyafetleriyle memleketlerini terk etme izni verdi; sonra kararını daha da yumuşattı ve yerlerinde kalarak ortakçılık yapmalarına, yani yetiştirecekleri mahsulün yarısını almalarına izin verdi.
11-11