Böyle sporların yalnızca bizim hoşumuza gitmemesi yaşlı oluşumuzdan kaynaklanıyor olabilir mi? Sadece soruyoruz.

Bütün bir haftanın yorgunluğunu cuma akşamı eve gittiğimizde aynı bu şekilde anca atıyoruz.

Basamakları ikişer üçer çıkmaya korkan bizim için bunlar çok büyük hareketler, düz yolda yürürken ayağı takılanlar cemiyeti bu hamlelere hazır değil.

Kız kardeşi olan ablaların çok iyi anlayacağı, özellikle yeni aldıkları kazağı daha kendilerini giyemeden kardeşlerinin üzerinde görme durumu tepkisidir.

Cesaret gerektiren etkinlikler bize pek hitap etmiyor; biz anca evde oturalım kalkıp su içmekten başka aktivitemiz olmasın istiyoruz.

Macera arayışındaki insanların yaptıklarını görünce, bisiklet bile süremiyor oluşumuz aklımıza geliyor. Kenara geçip ağlamak istiyoruz.

Adrenalin bağımlıları için harika, adrenalin sevmeyenler için korkutu bir video diyebiliriz.

Her duygunun vücudumuzdaki hormonlar üzerinde farklı etkileri olduğunu biliyorduk. Bir yerden açma kapama düğmeleri mi var acaba?

Yüksek katlı evin balkonun bakarken bile başımız dönüyorsa burada neler olurdu? Adrenalin tutkusu insanlara farklı şeyler yaptırıyor ama bize korkunç geliyor.

Yüzünde gram değişmeyen mimikleri, sinir bozan tavırlarıyla hepimizi fıtık eden bu adamın en sert bir dille kınıyoruz. Madem eğlenmeyeceksin, madem böyle kıl kıl hareketler yapacaksın, git evinde otur deve.

Biz kaldırımda yürürken bile dengemizi sağlayamazken adamın yaptıklarını ağzımız açık izledik. Biraz düşününce zaten niye böyle bir şey yapalım ki fikri çöküyor bünyeye, harbiden de gereksiz işler yani.

Bu hareketi yapmak için acaba kaç saat harcadılar, kaç video silindi ya da kaç kez kazanın eşiğinden döndüler. Bunların hepsini merak ediyoruz. Yine de nereden baksak çok kral manevra.

Skydiving bazıları için korkutucu olsa da, adrenalin bağımlıları için gerçekten mükemmel bir aktivite. Uçakla belli bir yüksekliğe çıkılıp oradan paraşütle kendini bırakmak olarak tanımlanabilecek skydiving gerçekten cesaret isteyen bir aktivite olarak gözüküyor.

İnsanoğlunun en baskın özelliğinin iletişim olduğunudüşünürüz genellikle. Fakat insanoğlunun "yaratma gücü" de azımsanmayacak kadar güçlü bir yönüdür. Akla gelensadece bilimsel ve teknolojik alanlardaki yaratma veyabuluş gücü olmamalı elbette. İnsanlar gezmek, görmek,keşfetmek için de yaratıcılığını kullanıp muazzam alanlaryaratmış ve bu güzelim mavi-yeşil gezegenin topraklarınıda eğlenebileceği, hayatına renk katabileceği devasa biroyun alanına dön…