Atalarımız ‘her kışın bir baharı, her gecenin sabahı vardır’ diyerek bu dünyada her musibetin bir gün biteceğini söylese de, başına bâzen öyle kesif kara bulutlar çöküyor ki, insan bir yerden sonra ‘bu sorun hiç bitmeyecek’ diye ümitsizliğe kapılmadan edemiyor. İşte Bülent Arınç da, Erdoğan’ı hesapsız seven seçmen için öyle bir ‘mesele!’

Bülent Arınç çok tartışılan açıklamalarının ardından Yüksek İstişare Kurulu (YİK) üyeliğinden istifa ettiğini duyurdu.

Cumhurbaşkanlığı Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bülent Arınç, Twitter hesabından kendisinin ve eşinin koronavirüs testinin pozitif çıktığını duyurdu.

Kibrin, hırsın, rutubetli intikam duygularının bir insanı değerleriyle nasıl dövüştürdüğünü görüyorsunuz değil mi? Bugün ezandan, salavattan rahatsız olan bu insanın, 15 Temmuz gecesi İzmir’de sala okuyor diye müezzini darp eden bir canlıdan farkı var mı sizce?

Bülent Arınç Bey, KHK mağdurlarına sahip çıkıyorsunuz, neden acaba? Oysa biz zulme uğrarken sesiniz hiç çıkmıyordu. Bir kere olsun, bizim için açıklama yaptınız mı? Yapmadınız!... Peki, neden? Çünkü biz FETÖ’cü değildik. Bilakis FETÖ’nün zulmüne maruz kalmış kimselerdik, öyle değil mi?

Süleyman Soylu: Burada milletimize sözümüzdür, Karayılan’ı ölü yılan haline getireceğiz.

Bülent Arınç ve benzerlerinin Türkiye’nin yaşadığı en zor günlerle ilgili “mağduriyet ve masumiyet” dışında bir ifadesi yok. Darbe destekçisi gazetecilerin çok kısa bir zamanda hapisten çıkmaları için de benzer bir durum söz konusu. Bahsi geçenlerin mahkûmiyetlerinin geçmişin alışkanlıklarıyla ele alındığını görüyoruz.

Eski Meclis Başkanı Bülent Arınç, “Ben ne AK Parti’ye ne onun genel başkanına zarar verecek hiçbir hareketin içinde olmam. Ben iyi bir AK Partiliyim” dedi.

Eski bakanlar Bülent Arınç, Hüseyin Çelik, Suat Kılıç ve Sadullah Ergin hakkında “FETÖ Silahlı Terör Örgütü yöneticiliği” iddiasıyla suç duyurusunda bulunuldu.