Hayatın birliklerinin yola çıktığı ülke: Sürinam
Güney Amerika kıtasının kuzeydoğu Atlantik kıyısındayer alan Sürinam, kıtanın da bağımsız en ufak ülkesi olmaözelliğine sahip. Ülkeye başkentliği ise, ülke nüfusununçoğunu bünyesinde barındıran ve aynı zamanda ülkenin enbüyük şehri olan Paramaribo yapıyor.
Paramaribo Nehri’nin kıyısında kurulmuş olan şehir, sahip olduğu tarihî eski şehri ile de UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne girmeyi başarabilmiş. 16. yüzyıldan itibaren çeşitli Avrupalı devletlerin işgaline uğrayan ülke, ilginç bir biçimde farklı etnik gruplardan meydana gelir. Bunda şüphesiz onun yüzyıllarca süren bir sömürge ülkesi olmasının etkisi vardır. Öyle ki mesela, ülkedeki en büyük etnik gruplardan birini oluşturan Hintliler, ülke toplam nüfusunun yaklaşık üçte birini meydana getirirler. Buna bağlı olarak dinlerin de oldukça zenginlik arz ettiği ülkede İslam dinine mensup kişilerin sayısı da bir hayli fazla. Bu özelliğiyle Sürinam kıtanın yoğunluk itibariyle en fazla Müslüman nüfusa sahip ülkesi.
Zeelandia Kalesi
Paramaribo’da görülmesi gereken yerlerin başında hiç şüphesiz Zeelandia Kalesi gelir.
İlk olarak 1640 yılında Fransızlar tarafından ahşap bir yapı olarak inşa edilen kale, sonrasında İngilizler tarafından ele geçirilir.
Hollandalıların bölgede güçlenmelerinin ardından ise kısa sürede ele geçirilen kale bu adıyla anılmaya başlanır. Oldukça uzun bir dönem Hollanda hakimiyeti altında kalan Zeelandia Kalesi, günümüze kadar iyi bir durumda gelmiştir. Ülkede konuşulan Felemenkçe de zaten Hollanda’nın buradaki uzun varlığını açıklar.
Kale, O dönemdeki inşa ve eklemeleriyle tipik bir Hollandalı yapısı haline gelir. Günümüzde başkanlık sarayı olarak kullanılan yapı ise Hollanda koloni mimarisinden kalma en iyi korunmuş eserlerden bir diğeridir.
1730 yılında inşa edilen yapı, aynı zamanda 1975 yılında elde edilen Sürinam bağımsızlığının da sembollerindendir.
Amazon
Sürinam’ın şüphesiz en büyük özelliklerinden biri de her ne kadar topla yekûna nispetle minik bir kısmını oluştursa da ülkenin neredeyse tamamını kaplayan Amazon Yağmur Ormanları’na sahip olmasıdır. Özellikle ülkenin üstünde uçağın penceresinden bakılınca, kimi yerlerde nehirlerin kestiği uçsuz bucaksız yeşillik gerçekten de büyüleyicidir.
Dünyanın oksijen ihtiyacının büyük bir kısmını karşılayan Amazon, 7 milyon kilometrekarelik havzasıyla dünyanın en büyük ormanı olmasından başka, dünyadaki yağmur ormanlarının yarısından fazlasını da bünyesinde barındırır.
Sahip olduğu yaklaşık 50 bin çeşit ağaç, 140 bin çeşit memeli hayvan, balık, kuş ve omurgasız hayvanlarla dünyadaki en fazla türe sahip orman olma özelliğine sahiptir.
Farklı türlerdeki bitkiler, çiçekler, ağaçlarla amazon tam anlamıyla bir botanik cenneti gibidir. Ağaçlar canlılığını ormanın içinden geçen, yer yer farklı kollara ayrılan Amazon Nehri'nden alır. 6400 kilometrelik uzunluğuyla Nil Nehri’nden sonraki dünyanın en uzun nehri olan Amazon Nehri’nin besleyen önemli nehirler vardır ki bunlardan biri de Sürinam’da bulunur. Nehirler ise sularının taşıdığı topraktan dolayı burada hep kahverengi akar.
Harika bir doğa güzelliğine sahip olan ülkede, turistler için çekici olan noktaların başında da bu geliyor. Zira Sürinam’ın sahip olduğu bitki çeşitliliği meraklılarına zengin bir içerik sunuyor. Amazon Ormanları’nı içine alan 9 ülkeden biri olan Sürinam’da özellikle orman içerisinde yaşayan kabileler ile yine doğal yaşamlarını sürdüren hayvanlar turistlerin ilgi odağında yer alıyor. Buna bağlı olarak turizmin de geliştiği burada orman içinde yer alan çok sayıda otel turistlere hizmet veriyor. Bunlardan özellikle benim de gittiğim 1700’lü yıllardan kalma yapıların restore edilerek hizmete açılmış olanlarında zaman geçirmek için oldukça iyiydi.