Drakula'nın peşinden: Romanya
Romanya denince önce akla Transilvanya (Erdel) ve KontDrakula gelir. Ama başkent Bükreş ve ve Çavuşesku ailesinindevasa sarayının hakkı da teslim edilmeli. Ziyaretiniz nekadar sürerse sürsün; Drakula'nın kalesini ve Çavuşeskular'ınsarayını görmeden Romanya’dan dönmeyin.
Bükreş, batıya doğru gidildiğinde Sofya'dan sonra Türkiye'ye en yakın başkent. Romanya'nın birinci şehri, karayoluyla ülkemizden sadece 650 kilometre uzaklıkta. Uçakla 50 dakika civarı sürüyor. Bu rota, seyahat denen eylemin keyfini keşfeden, son on yılda pasaportunda daha çok damga eskiten biz Türkler için fazlasıyla ilgi çekici bir hale büründü. Acısıyla tatlısıyla dört yüz yıllık bir birlikteliğimiz olmuş Romenler ile. Bugün Romenlerin Türk mutfağını çok sevmesine şaşmıyor ve Bükreş'te adım başı Türk restoranına rastlıyorsak sebebi budur.
Dede Manukyan'ın Hanı
Eğer Bükreş'e uçakla gidiyorsanız, ineceğiniz havaalanı, Henri Coandă. Havaalanına ismini veren ünlü havacı ve ilk jet motorunu yapan Romen asıllı mühendistir.
Henri Coandă’dan şehre yapacağınız kısa ve rahat yolculuk sizi yormamışsa, otelinize yerleştikten sonra kendinizi eski Bükreş'in şirin sokaklarına bırakabilirsiniz.Özellikle Türk turistler için eski Bükreş'teki en popüler mekânlardan biri, bir kısmı İstanbul'da hayatını sürdürmüş Manukyan ailesinin Osmanlı döneminde yaptırdığı Manuk Hanı'dır.
İstiklal ile meşrutiyet karışımı
Eski Bükreş Kalesi içindeki cadde ve sokaklar (şimdi tabii ki bu surların bir iki küçük kalıntısı dışında esamesi okunmuyor) Bükreş durağınızın en önemli istasyonu olmalı.
Manuk Han’da yemekler yenip, kahveler içildiyse, sıkça Türk giyim markalarının reklamlarını taşıyan modern binaların arasından Bükreş'in tarihi suretini hafızanıza kazıyabilirsiniz.
Bükreşliler'in gece gündüz rağbet ettiği bu sokaklar bizim İstiklal Caddesi ile Meşrutiyet Caddesi'nin bir karışımı gibi.
Trafiğe kapalı tüm sokaklardaki mekânların en büyük özelliği vintage, retro ile Amerikan kasabası kitsch'leri arasında sizi karmaşık duygulara gark ediyor olması.
Günün gözde Amerikan hitlerinin çalındığı bir barda tezgâh üstünde şıkırdaklı motosikletlerin olduğu bir mekân düşleyin. Ve saçları Justin Bieber tarzı kesilip taranmış Romanyalı gençlerin oturduğunu. Bu sizi açmazsa, siz yine eski güzelliklerin peşine düşün.
Haksızlık da etmeyelim. Sadece Amerikalı popstarları değil bazı mekanlarda Akdeniz ve Latin popüler müziklerini, hatta caz ve rock gibi daha ‘özel’ müzik türlerini canlı olarak dinleyebilirsiniz.
Yer bulmak tamamen şansa bağlı
Caru Cu Bere için ise apayrı bir paragraf açmak lazım. Bölgenin en cafcaflı restoranında, özellikle yemek vakitlerinde boş masa bulmak, tamamen şans işi. Her daim tıklım tıklım mekânda Romen mutfağının yanı sıra uluslararası lezzetleri tadabilir, kendinizi canlı müziğin coşkusuna bırakabilirsiniz. Tabii ki yer bulabilirseniz.
Michael Jackson Anayasa Meydanı'nda
Aslında her türden müziğin Bükreş'te farklı yansımaları var. Bir kere Berlin Duvarı'nın yıkılışından sonra geçen süreçten Romanya da nasibini almış. O da küreselleşme rüzgarlarına kendini kaptırmış. Gençler, Londra, Paris, Madrid, İstanbul ya da Milano'dakinden farklı değil. Bunu özellikle Anayasa (Constitutiei) Meydanı'nda verilen konserlerde görebilirsiniz.
Göl sefası
Old Town'ın dışına çıktığımızda Bükreş'teki en janjanlı istikamet, Bükreş'in kuzey kısmındaki Herastrau Gölü kıyılarıdır. Burada gün adeta hiç bitmez. Gündüz gölün ışıltısıyla, kayık gezintileriyle başlayan hayat, gece neon ışıkları altında devam eder.
Eski ve yeni Romanya
Bükreş, sadece eğlenceden ibaret değil elbette. Doğu'nun en Batılı şehirlerinden Bükreş'te, sanat, kültür ve mimari anlamda muhakkak uğramanız gereken mekânlar ve yapılar var. Öncelikle kurşuna dizilerek öldürülen Çavuşesku ailesinin yaptırdığı sarayı (Parlamento binası) görmek, eski ve yeni Romanya'yı anlamak açısından çok faydalı.
Belli başlı mekânlar
O zaman, vakti olanlar için şehirdeki kültür turu adına şuraları önerebilirim:
- - Dimitrie Gusti Ulusal Köy Müzesi (Herastrau Park yanında)
- - Köylü Müzesi (Piata Victoriei, Zafer Meydanı)
- - Romanya Tarih Müzesi (Old Town yakınında)
- - Romanya Sanat Sergileri Müzesi (Devrim Meydanı, Piata Revolutiei)
- - Bükreş Şehir Tarih Müzesi (Üniversite Meydanı yakınında)
- - Romanya Athaeneum. Romen Filarmoni Orkestrası, hafta sonlarında bu mekânda konserler veriyor.
- - Romen Opera Binası
Drakula'ya Romenler’den gayri herkes inanıyor
Eğer Romanya gezinize bir Transilvanya boyutu katmak isterseniz, yolunuzu önce Braşov'a ardından Bran'a düşürmelisiniz.
Evet, size Bran'da Drakula'nın şatosu olarak gezdirecekleri mekân, Drakula'nın yaşadığı iddia edilen yüzyıldan çok sonra yapılmıştır.
Ayrıca Kont Drakula da sadece İrlandalı yazar Abraham Bram Stoker'ın bir romanı ve Hollywood'un o romandan uyarladığı filmin kahramanıdır. Bir fantastik kahramanın peşi sıra göreceğiniz Braşov şehri ve tarihi yerleri de Bran kasabasındaki kale de, Romanya ziyaretinizin bonusu olacaktır.