"Bir Taş At"

Bir kitap oku

“Silahlı Adamlar İçin Fıkralar, Filistinli yazar Mazen Maarouf’un savaş meydanına kurduğu bir lunapark! (…) Gardınızı alın ve Maarouf’un hayalle gerçeği iç içe sunduğu hikâyelerindeki beklenmedik darbelere hazırlıklı olun!” Yukarıdaki alıntı kitabın arka kapağından.

Mazen, daha önce Uluslararası Zeytinburnu Öykü Festivaline gelmiş, Post Öykü’de de birkaç öyküsü yayımlanmıştı. Diyebilirim ki, yukarıdaki övgü hiç de abartılı sayılmaz. Öykü severler için kaçırılmayacak bir kitap. Bir küçük itiraz: Kitabın orijinal adına bakınca “Silahlı Adamlar için Fıkralar” olarak değil de “Silahlı Adamlar için Şakalar” olarak çevrilse daha iyi olurmuş demeden edemedim.

Bir kitap daha

Son dönem Osmanlı düşünürlerinden Tahir Harîmî Bey’in “Medeniyet Tarihinde Kütüphaneler” kitabı, kitap ve kütüphaneler konusunda yapılmış ilk örnek çalışmalardan birisi. Hilmi Ziya Ülken, Tahir Harîmî’nin eserine “kütüphaneler tarihi olmaktan ziyade umumi surette kitapçılık tarihi” denilebileceğini söyledikten sonra bu eserin en özgün tarafını şöyle ifade ediyor: “Doğrusunu söylemek icap eder ki, Garp kitapçılık tarihi tetkik edilmiş ve hakkında birçok eser yayımlanmış olduğu için, o sahada yapılacak şey basit bir tercümeden ibarettir. Halbuki müsteşrikler arasında da İslâm ve Türk medeniyetlerinin kitapçılığı hakkında hiçbir toplu eser vücuda getirilmemiştir. Bundan dolayı bu kitabın bilhassa bu hususiyeti ona orijinalliğini temin etmektedir.” Gözbebeğimiz Büyüyen Ay Yayınları’nın 250. Kitabı kendisine yakışır parlaklıkta. Kaçırmayın!

Bir film seyret

Nesillerdir Haydarpaşa Garı’nda Anadolu Tat Lokantası’nı işleten Mermer Ailesi, kendi halinde sıradan bir hayat yaşar gibi görünseler de aslında “nesillerdir” kiralık katildir ve dünya çapında etkin olan dev bir organizasyon için çalışmaktadır. Ancak organizasyonun kimi kurallarının ihmal edilmesiyle birlikte işler karışır, ailenin kimliği açığa çıkar... Güven Adıgüzel bu film için şöyle diyor:

• “pardon’dan beri -çalgı çengi-1’i hariç- tek tip bi komedi anlayışının (kaba) hakim olduğu türk sineması “ölümlü dünya” filmiyle biraz nefes almış görünüyor. bu nefesin artarak komedinin yönünü değiştirebilecek güce erişmesini dilerim. izleyin, şu ölümlü dünyada yüzünüz gülsün!” Sizi bilmem ama bizim buralarda Güven Adıgüzel, bir filmi izleyin diyorsa izlemek gerekir.

Bir dergi oku

Salim Nacar, Dursun Göksu, Musa Günerigök’ün emekleriyle çıkan, “şiirle yatıp şiirle kalkan” bir dergi “Kaygusuz şiir ve fikir dergisi”. İki aylık periyotlarla çıkan derginin Haziran Temmuz sayısında, 2017’de Türk Şiiri dosyası sanıyorum şiire ucundan kıyısından bulaşmış herkesin ilgisini çekecektir. Mehmet Raşit Küçükkürtül’ün “Bir Vatanlaştırma Çabası Olarak Şiirden Söz Etmek”, Muhammed Sarı’nın “Haz Cebir İlke” başlıklı yazıları öne çıkan yazılar. Bunun dışında dergiye katkı veren isimlerden bazıları şunlar: Merve Parlak, Ömer Faruk Maden, Muhammed Özmen, Süleyman Sabri Genç, Merve Yalçın, Cihad Öztürk.

Bir sergi gez

1590 yıllık tarihe sahip Şerefiye Sarnıcı 8 yıllık restorasyon çalışmasının ardından nisan ayında, İranlı sanatçı Ahmet Nejat’ın “Hiç Hali” adlı sergisi ile açılmıştı. Lütfi Şen’in küratörlüğünde hazırlanan sergi, Mevlana Hazretleri’nin “hiçlik felsefesinden” ilhamla üretilen resim, heykel ve enstalasyon çalışmalarından oluşuyor. Kötü haber; sergi 30 Haziran’a kadar açık. İyi haber: Aldığım duyumlara göre bu süre uzatılacak. Eğer bu enfes sergiyi görmediyseniz, bu uzatma kararı sizin için alındı.

• Parolayı ezberle
• “Sahtekar olmadığımızdan nasıl emin olabiliriz?”
• Jacques Lacan

Bir şiir oku

Şerefiye Sarnıcı'ndaki sergi, Mevlana Hazretleri’nin “hiçlik felsefesinden” ilhamla üretilen resim, heykel ve enstalasyon çalışmalarından oluşuyor.

“ne de şiddetlidir nehre kavuşmak

balta girmemiş yangın için

onu karşılaması

karı bekleyen soğumuş toprak gibi

ve iki yoldaş olarak sönerler”

“tanrım!

perdeleri çektim

yani emirlerinizi beklerim”

“sonra

EY UÇURUM

SANA HEP DÜŞMEK İSTİYORUZ diyerek

korkuyu

o tarihsel dindarlığı

değdirdik yüzümüze”

“iyi bir kurguya sahipse hayat

şiirseldir ve bitirilir”

(Ankara İç Savaşında Üç Hainin Portresi,Ahmethan Yılmaz)