Video Ketebe - GZT

Video Player is loading.
Current Time 0:00
Duration -:-
Loaded: 0%
CANLI
Remaining Time 0:00
 
1x
    • Chapters
    • Açıklamalar kapalı, seçildi
    • Altyazı Kapalı, seçildi

      Pozitif

      Düğünlerde, toplu olarak gerçekleştirdiğimiz akraba ziyaretlerinde, ailenin en büyükleri, yapıtaşları saydığımız insanlar ile bir araya gelip, onların arasında yıllardır süregelen ve hiç kopmayan, hiç kopamamasını da temenni ettiğimiz o çok kuvvetli çok güçlü olan bağlara tanıklık etmek, birinci gözden bunları görüp özümsemek, bu hayatta gerçekleştirebileceğimiz en özel deneyimlerin en başında geliyor. Bizler de böyle kökleri taşıyor olmanın haklı gururunu yaşıyoruz...devamı

      Video Player is loading.
      Süre 0:00
      Toplam Süre -:-
      Yüklendi: 0%
      CANLI
      Kalan Süre 0:00
       
      1x
        • Bölümler
        • Açıklamalar kapalı, seçildi
        • Altyazı Kapalı, seçildi

          Minik Balığım Fırfır

          İlk evcil hayvanım ben dört yaşındayken oldu: bir balık. Elimden bile küçüktü, kırmızı ve turuncu pulları vardı. Bana ait bir japonbalığı!..devamı

          Video Player is loading.
          Süre 0:00
          Toplam Süre -:-
          Yüklendi: 0%
          CANLI
          Kalan Süre 0:00
           
          1x
            • Bölümler
            • Açıklamalar kapalı, seçildi
            • Altyazı Kapalı, seçildi

              Halberstadt'ın Kül Oluşu

              8 Nisan 1945'te, Amerikan bombardıman filosuna, bulut örtüsü nedeniyle Alman hedeflerine geçici olarak ulaşılamayacağı bildirildi. Geri dönmek için çok geçti; bu yüzden iki yüzden fazla bombardıman uçağı mühimmatlarıyla beraber yakındaki Halberstadt'a yönlendirildi. Savaş ekonomisi ve stratejik açıdan önemsiz olan orta büyüklükteki Halberstadt, bu hava saldırısıyla neredeyse tamamen yok edildi ve o zamanlar on üç yaşında olan Alexander Kluge, şehrinin yanıp kül oluşunu izledi.Kluge'nin Halberstadt Hava Saldırısı, savaş sonrası Alman edebiyatının mihenk taşı. Peki 1945'te “milyonlarca insan tarafından kaderin irrasyonel bir darbesi olarak deneyimlenen şey” Kluge'nin kalemiyle kendine edebiyatta neden ancak 1970 yılında yer buldu? W. G. Sebald Hava Savaşı ve Edebiyat kitabında bu gecikmişliğin izini sürmüş, yaşanılan dehşete ilişkin bir gerçeklik bilinci geliştirmeye çalışırken karşılaşılan otosansürü, bireysel ve kolektif hafıza kaybını irdelemiştir. Fotoğrafları, diyagramları ve Sebald'in elinizdeki kitaba ilişkin değerlendirmesini de içeren Kluge'nin bu enfes fragmantal raporu, bir kayıp zaman araştırması olarak da okunabilir...devamı

              Video Player is loading.
              Süre 0:00
              Toplam Süre -:-
              Yüklendi: 0%
              CANLI
              Kalan Süre 0:00
               
              1x
                • Bölümler
                • Açıklamalar kapalı, seçildi
                • Altyazı Kapalı, seçildi

                  Bir Yazarın Hayatı Nasıl Sona Erer?

                  “Kuğu ölüme yaklaşırken daha yumuşak sesle şarkı söyler derler. Ben de yapabildiğim kadar kuğuyu taklit edeceğim, bu belki sizin için yapabileceğim son şey.”Bir yazarın hayatı nasıl sona erer? 2020'de Collège de France'taki son öğretmenlik yılımda yanıtlamam gereken soru buydu. Çünkü emekliliğim yaklaşıyordu. Çünkü çok yakın bir arkadaşımı ve ömürlük yoldaşımı kaybetmiştim. Kederli bir kış mevsimiydi. Edebiyatın ölüm, yas ve melankoli ile önemli bir bağı vardır. Montaigne'den Roland Barthes'a kadar edebiyatın ortak noktası budur. Yine de yazarların son dönem eserleri ressamların ve müzisyenlerin yaşlılık tarzlarından daha az merak uyandırmıştır; ne de olsa bu sanatçıların beden, el, göz ya da kulak arızalarından daha çok etkilendiği düşünülür. Bernini, Poussin'in son tablolarının önünde “Belli bir yaşa geldiğimizde çalışmayı bırakmalıyız, çünkü tüm insanlar düşüşe geçer.” demişti.Bu yeni dersler, son üzerine, yaşlılık üzerine, bunakların durumu üzerine ama aynı zamanda yüce olan üzerine, ultima verba, kuğu şarkısı, ikinci şans, ebedi şair üzerine bir düşünce macerası ortaya koyuyor..devamı

                  Video Player is loading.
                  Süre 0:00
                  Toplam Süre -:-
                  Yüklendi: 0%
                  CANLI
                  Kalan Süre -:-
                   
                  1x
                    • Bölümler
                    • Açıklamalar kapalı, seçildi
                    • Altyazı Kapalı, seçildi

                      Ey Hâfız Bu Nasıl Pergeldir?

                      Çağdaş Fars edebiyatının önde gelen isimlerinden Abdülhüseyin Zerrînkûb'un bu kitabında Hâfız ile birlikte 14. asır Şiraz'ına doğru bir yolculuğa çıkacak, Şiraz'ın medreselerindeki derslere, tekkelerindeki zikir meclislerine, harabatındaki rindlerin naralarına eşlik edeceksiniz.Şirazlı şair kristalize şiirlerinin arasından sakin, saf bir şekilde akıp geriye hiç çökelti bırakmayan bir akarsu gibi geçip gitmiştir. Böyle bir durumda dünyaları yakan bu rindin firari gölgesini nasıl ele geçirebilirsin?Her halükârda Hâfız'ın bütün kinaye ve mecazlarını anlamaktaki zorlukların tamamı yine de bizim zamanımızda yaşayan bir meraklıya, asırlarca süren müphemliğin ötesinde, şairin firari gölgesini teşhis etme fırsatı vermiştir. Bu fırsatı veren şey şairin sesi, yani şiiridir...devamı

                      Video Player is loading.
                      Süre 0:00
                      Toplam Süre -:-
                      Yüklendi: 0%
                      CANLI
                      Kalan Süre 0:00
                       
                      1x
                        • Bölümler
                        • Açıklamalar kapalı, seçildi
                        • Altyazı Kapalı, seçildi

                          Eski Zamanın Kahramanı: Sâhipkırân

                          Sâhipkırân, sadece kılıcıyla değil; sözleri ve bilgeliği, inancı ve cesaretiyle savaşan bir kahramanın soluksuz takip edeceğiniz serüvenlerini anlatıyor. Tarih sayfalarında iz bırakan padişah Nûşirevân ile Sâhipkırân arasındaki dostlukla başlayan ama zamanla bitmek bilmeyen çekişmelere dönüşen bu destansı anlatı; aynı zamanda dostluğun, aşkın ve mücadelenin de özdeşleştiği bir atmosferde okuyucuyu, kusursuz bir aksiyonun ve duygusal yükselişlerin içine çekiyor...devamı

                          Video Player is loading.
                          Süre 0:00
                          Toplam Süre -:-
                          Yüklendi: 0%
                          CANLI
                          Kalan Süre 0:00
                           
                          1x
                            • Bölümler
                            • Açıklamalar kapalı, seçildi
                            • Altyazı Kapalı, seçildi

                              Bir Yazarın Hayatı Nasıl Sona Erer?

                              Geride Kalan Bir Ömür Bir yazarın hayatı nasıl sona erer? 2020'de Collège de France'taki son öğretmenlik yılında Compagnon'un yanıtlaması gereken soru buydu. Çünkü emekliliği yaklaşıyordu. Çünkü çok yakın bir arkadaşını ve ömürlük yoldaşını kaybetmişti. Kederli bir kış mevsimiydi. Edebiyatın ölüm, yas ve melankoli ile önemli bir bağı vardı Compagnon'a göre. Montaigne'den Roland Barthes'a kadar edebiyatın ortak noktası buydu. Yine de yazarların son dönem eserleri ressamların ve müzisyenlerin yaşlılık tarzlarından daha az merakını uyandırıyordu; ne de olsa bu sanatçıların beden, el, göz ya da kulak arızalarından daha çok etkilendiği düşünülürdü. Bernini, Poussin'in son tablolarının önünde “Belli bir yaşa geldiğimizde çalışmayı bırakmalıyız, çünkü tüm insanlar düşüşe geçer.” demişti.Bu yeni dersler, son üzerine, yaşlılık üzerine, bunakların durumu üzerine ama aynı zamanda yüce olan üzerine, ultima verba, kuğu şarkısı, ikinci şans, ebedi şair üzerine bir düşünce macerası ortaya koyuyor.İyi bir okuru düşündürebilecek bir soru bu, sahi bir yazarın hayatı nasıl sona erer?..devamı

                              Video Player is loading.
                              Süre 0:00
                              Toplam Süre -:-
                              Yüklendi: 0%
                              CANLI
                              Kalan Süre 0:00
                               
                              1x
                                • Bölümler
                                • Açıklamalar kapalı, seçildi
                                • Altyazı Kapalı, seçildi

                                  Tamamlanmamış Bir Silüet: Kafka ve Senge

                                  'Bir gün bacağımı kırdım, bu hayatımın en büyük macerasıydı…'Franz Kafka'nın not defterinde kalman tamamlanmamış cümleleri, pastiş, kolaj, metinlerarasılık teknikleri kullanılarak tamamlanıyor. Sıkı Kafka okurları, Kafka'nın defter ve günlüklerinde karşısına çıkan yapım aşamasındaki taslakları iyi bilir: bir ya da birkaç satırlık şifreli cümleler, kesintiye uğramış başlangıçlar, karalama girişimleri, nefesi kesilmiş paragraflar; öykü uçları, anlık fikirler, havada asılı kalmış düş kırıntıları…..devamı

                                  Video Player is loading.
                                  Süre 0:00
                                  Toplam Süre -:-
                                  Yüklendi: 0%
                                  CANLI
                                  Kalan Süre 0:00
                                   
                                  1x
                                    • Bölümler
                                    • Açıklamalar kapalı, seçildi
                                    • Altyazı Kapalı, seçildi

                                      Gökten Düşen Üç Elma

                                      Gökten üç elma düşmüş…İnsan anlatır. Anlata anlata anlar, büyür, gelişir. İnsanlık var olduğu günden beri anlatılagelen hikâyelerden oluşan bir derlemenin içinde yaşar. Anlatılan hikâyelerin kadim biçimleri olan folklorik ögeler, mitoloji parçaları ve ondan türeyen fantazma hem insanlığın ortak bilincini ifade eder hem de metafizik alanın sınırlarında gezinerek bizi ifade edilemeyen o büyülü coğrafyaya çağırır...devamı

                                      Video Player is loading.
                                      Süre 0:00
                                      Toplam Süre -:-
                                      Yüklendi: 0%
                                      CANLI
                                      Kalan Süre 0:00
                                       
                                      1x
                                        • Bölümler
                                        • Açıklamalar kapalı, seçildi
                                        • Altyazı Kapalı, seçildi

                                          Modern Şehrin Kaosunda Yabancılar Arasında Yaşam

                                          Modern şehrin kaosunda yabancılar arasında yaşama becerisini nasıl elde ederiz ve nasıl davranışa dökeriz?Çok eskiden şehirde insanlar birbirlerini tanırdı ve hayat çok daha kolaydı. Modern şehirde ise hayatımız boyunca bir “yabancılar dünyası”na maruz kalmak zorundayız. Kamusal alana çıktığımızda hiç tanımadığımız binlerce insanla karşılaşıyoruz. Bir kafede, bir bankta, bir tren istasyonunda, bir otobüs durağında ya da caddenin kaldırımlarında onlarla bir aradayız. Bir şekilde onlardan kaçınarak günümüzü geçirmeyi başarıyoruz. Konuşmamaya, göz göze gelmemeye, rahatsız olmamaya ya da rahatsız etmemeye gayret gösteriyoruz. Yine de onlarla bir etkileşim içindeyiz. Kişisel olarak onlar hakkında hiçbir şey bilmiyoruz. Yine de onları bir şekilde kafamızda bir çerçeveye yerleştiriyoruz ve buna uygun davranış kalıpları uyguluyoruz.Yabancıların Dünyası bugünkü yaşam biçimimizin nasıl şekillendiğini gösteren parlak bir eser...devamı

                                          Merhaba dost, biz dünyalıyız!
                                          Sana dünyadan haberler getiriyoruz, bir odanın içinde gece gündüz yenilikler üretmek için çalışan dev bir makina düşün, o biziz. Her şey iyi güzel ama bazen bir parçamız eksik gibi hissediyoruz. O parçanın adı sensin!
                                          İstiyoruz ki ürettiklerimiz, tasarladıklarımız sana ulaşıyor mu, bilelim? Yaptıklarımızın nesini çok seviyorsun, hangilerini hızlıca geçiyorsun, aklından ‘şöyle yapsalar daha iyi olurdu’ demek geçiyor mu? Geçiyorsa bize anlatmanı, bilemezsin ne çok istiyoruz.
                                          Gel dost olalım, dünyamıza katıl. Yeni tasarımımızı, sekiz dijital dergimizi oku. Bazen kalp gönder, bazen altını çiz, bunu toplantıda konuşmalısınız diye yanına yıldız koy. Söz veriyoruz, tüm dediklerini dikkate alacağız. Sen yeter ki odanın dışındaki ses ol.
                                          Biliyorsun, seni seviyoruz ve çok önemsiyoruz. Çünkü dostluk bunu gerektirir..