Zamanın durduğu köy: Birgi
Merkez eğrisinin dışında kalan yerleşimbirimlerinin -yeni idari yapılanma veşehirleşmenin yoğun etkileriyle birlikte artıkne kadar "dışarda" oldukları tartışılır.Kaos, göğümüze doğru adım adımyaklaşıyor çünkü. Kolay ulaşılabilirlik, kententegrasyonu, teknolojik tahakküm vemerkeze eklemlenme arzusu, otantikliğikolayca öldürüyor maalesef. İşte bahse konubu zor’lara direnmeye çalışan kıymetli birmekân; Birgi.
Bozulmamış dokusu, kimliğini kaybetmemiş doğası, canlı bir kültürel aktarıma sahip tarihi ve huzur dolu sokaklarıyla insan’a göre bir iç ada. Aslında köy.
İçinde köylülerin yaşamadığı, emlakçı dükkânlarıyla dolu, şehirli istilası altındaki modern köylerden değil, has ve gerçek bir mekân. İçinde ziyaretçileri olduğu kadar sakinleri de var. İzmir‘in Ödemiş ilçesine bağlı, üç bin nüfusa sahip.
Kale anlamına gelen pyrgion kelimesinden aldığı ismiyle, binlerce yıldır; Frig, Lidya, Pers, Roma, Bizans ve Osmanlı medeniyetlerine ev sahipliği yapmış kıdemli bir köy.
Bütün bu tarihi birikimin yanında Aydınoğlu Beyliği’nin başkenti olmasıyla meşhur. 1308 yılında başkent ilan edilmesinden bugüne değin güzelliğinden ve orijinal mimari dokusundan hiçbir şey kaybetmemiş üstelik. Bu yüzden emsalleri arasında farklı bir yeri var.
1996 yılında sit alanı ilan edilmiş, 2012 yılında ise UNESCO tarafından Dünya Mirası Geçici Listesi’ne eklenmiş.
Yaşaması için gereken tüm önlemler alınmış yani. Otantik dokusu ve orijinal mimarisi sebebiyle film ve dizi setlerinin ilgisini çekerek, doğal bir plato olarak kullanılması yıllar içinde popülerliğini arttırsa da, çılgınlık seviyesine ulaşmayan bir sınırda kalmış bu ilgi.
Bozdağ’ın eteklerinde yeşil bir rüya gibi saklanan Birgi’ye adım attığınızda karşınıza ilk olarak Çakırağa Konağı çıkar.
250 yıllık bu tarihi konak, ahşap işçiliği ve duvar süslemeleriyle olduğu kadar 18. yüzyıl İstanbul ve İzmir şehir manzaralarının resmedildiği iki odasıyla görülmeye değer güzelliktedir.
Köyün şirin meydanına geldiğinizde ise sizi Aydınoğlu Mehmet Bey Camii, İmam-ı Birgivi Medresesi, Gazi Umur Bey Anıtı ve Sultan Şah Türbesi karşılayacaktır. Selçuklu mimarisinden esintiler taşıyan ve Ulu Cami olarak da adlandırılan Aydınoğlu Mehmet Bey Camii, beylikler döneminden kalma en eski camilerden biri. Ayrıca ibadete açık olan 1074 yılında Derviş Ağa tarafındanyaptırılan Derviş Ağa Camii ve Osmanlı mimarisinin izlerinin görüldüğü Karaoğlu Camii, Birgi’deki diğer önemli dini eserler arasındadır.
- İbni Batuta (14. yüzyıl) ve Charles Texier (19. yüzyıl) gibi Evliya Çelebi’nin de yolu düşmüş (17. yüzyıl) bu güzel beldeye.
Dünyaca ünlü seyyahımızın Birgi’ye uğradığında kaldığı ev, yani "Evliya Çelebi Evi" de Birgi’ye anlam katan değerlerden.
Birgi, Fatih’ten önce gemileri karadan yürüten Umur Gazi’nin şehri.
İmam Birgivi’nin duası, Aydınoğlu Mehmet Bey’in rüyasıyla hayat bulmuş, asırlık ağaçları, huzurlu sokakları ve ahşap pencereli tarihi evleriyle bir evvel zaman beldesi. Camiler, medreseler, türbeler, mezarlar, konaklar ve hamamlarla örülmüş 5 bin yıllık bir tarih. Kral kızı efsanelerinin, minarelere eşlik eden selvilerin ve geçmiş o güzel günlerin arasında, Bozdağ’a yaslanarak bir başına misafirlerini bekliyor
- Birgi Beşlisi
- * Ödemiş’te “Töngül” molası verin. Töngül isimli bu lezzetli pide, yüzyıldır pideye ismini veren Töngül ailesi tarafından yapılıyor. Bol maydanozlu ve leziz.
- * Hayalet Köy Lübbey’e uğrayın. Terk edilmiş Lübbey Köyü fotoğrafçılar için oldukça cazip.
- * Önce meydandaki Küp Uçuranlar Kulesi’nin bahçesindeki balkondan, sonra da Şahin Tepesi’nden manzarayı izleyin.
- * Rotanızı, 20 km mesafede bulunan harika bir göle yani Gölcük’e çevirin.
- * Koca Çeşme’den avuçlarınızla buz gibi soğuk su için.