Yeniden başlamayı bilenlerin şehri: Tiflis
Gürcistan’ın başkenti olan Tiflis, ülkenin aynı zamanda enbüyük de şehri. İçinden su geçen şehirlerden biri olan Tiflis,Kür Nehri’nin ikiye yarmasıyla iki yakada yer alan bir şehirhüviyeti arz eder. Kura Nehri’nin aynı zamanda hayat vermişolduğu şehir, bu bölgede bulunan ve hayatiyetini bir sudanalan her şehir gibi yeşil renkli bir özellikte. Şehir, ismini isesahip olduğu sıcak su kaynakları dolayısıyla Gürcüce sıcakanlamına gelen "tbili" kelimesinden alıyor.
Oldukça köklü bir geçmişe sahip olarak bölgenin en kadim şehirlerinden biri olan Tiflis; tarihi boyunca gerek sahip olduğu konumu gerekse de coğrafyasının getirdiği zenginliği dolayısıyla defalarca taarruza maruz kalarak, yıkılmak ve tekrar kurulmak durumunda kalmış. Burada tarihin gerçekten de çok eski zamanlarda başladığını söyleyebilirim. Modern yapısının yanı sıra, her ne kadar kimi kayıplara uğramış olsa da sahip olduğu eserler, şehrin tarihi birikim ve geçmişini de açık bir biçimde gösteriyor. 17. yüzyılın ilk yarısında buraya seyahat eden büyük Türk seyyahı Evliya Çelebi eserinde şehir hakkında bolca bilgi vermiş. Bu, Tiflis’i tam anlamıyla tanımak isteyenler için naçizane bir öneri olsun.
Moğol saldırısı ve savunma sanatı
Şehirde görülecek ve yapılacak şeyler burayı gezmeye gelenlerin kısa bir zamanda yapamayacağı kadar çok. Hemen hemen her köklü şehirden günümüze geldiği gibi Tiflis’in de gezilip görülebilecek tarihi yanları var. Etkileyici dükkânlar, yüzyıllık kiliseler, şirin sokaklar ve bölge kültürünü yansıtan evlerle burası Tiflis’in en gözde gezilecek yerleri arasında yer alıyor. Kadim şehirlerin olmazsa olmazı olan savunma yapısı burada da karşımıza çıkıyor. Çünkü tarih, bir savunma biçimi inşa edenleri bağrında barındırır dersek sanırım yanılmamış oluruz.
Yüksekçe bir kayanın üzerine inşa edilen Narikala’nın yapım tarihi yüzyıllar öncesine kadar uzanıyor.
Şehre hâkim bir nokta üzerinde yükselen yapı, Tiflis’e geniş bir açıdan bakmak isteyenler için en uygun yer. Tarih boyunca pek çok kuvvet tarafından ele geçirilen kale, bu bölgede ciddi bir yıkım meydana getiren Moğollar tarafından da ele geçirilmiş. Bugünkü Narikala ismi de zaten bu dönemden miras.
Bir kültür ve sanat şehri de olarak çok sayıda müzenin de bulunduğu bir şehir olan Tiflis, bünyesinde eski zamanlardan kalma çok sayıda kilise barındırıyor. Bunlar özellikle mimari görüntüleriyle oldukça estetikler. Yaşamı boyunca Ortodoks inancının önemli merkezlerinden biri olmuş olan Gürcistan topraklarında bulunan bu yapılar Tiflis ve çevresinde yoğunluk kazanıyor.
Kiliselerden başka şehirde yer alan Cuma Camii de şehrin İslam hakimiyetinde kaldığı dönemlerden önemli bir eser. Günümüzde buraya gelenlerin uğrak yerlerinden biri de muhakkak burası.
Tiflis’te yapılacak etkinliklerden biri de hiç şüphesiz hamam keyfi. Şehrin sahip olduğu bu zenginlik dolayısıyla özellikle Osmanlı’nın burada hakimiyet döneminde hamamlar inşa ettiği şehir, bugün de çok sayıda turisti bu özelliğinden dolayı da kendisine çekiyor. Buna bağlı olarak bir turizmin de oluştuğu şehirde çeşitlilik de bir hayli fazla.