Tarihiyle kültürüyle, gastronomisiyle yükselen değerler:Gaziantep

Fatma Şahin: Altyapı belediyeciliği bitti

Başkan Şahin, altyapı belediyeciliği döneminin bittiğini belirterek, sosyal, kültürel ve tarihi belediyeciliğin yükselen bir değer olduğunu söyledi.

Şahin, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü’nün (UNESCO) “Yaratıcı Şehirler Ağına” dahil edilerek adını tüm Dünya’ya duyuran Gaziantep’in, gastronomi alanında elde ettiği haklı unvanı, uluslararası festivallerle taçlandırdıklarını, kentin zengin mutfağı ve sahip olduğu kültür mirasını yerelden globale taşımayı amaçladıklarını kaydetti.

Ayrıca Şahin, şunları aktardı: “Dünyanın en eski medeniyetlerin birleştiği Gaziantep, bir kültürdür, bir ipek yoludur. İpek yolu kalkınma yoludur, bu güzelliğin paylaşıldığı yoldur. Sofra berekettir, sofra birleştirir, sofra kardeşliktir, sofra paylaşmaktır, sofra emektir, sofra Anadolu’dur, sofra Gaziantep’tir. Mutfak deyip geçmeyeceksin içerisinde bütün bu bileşimlerle birlikte bir kardeşliktir. Fıstık festivalinden, Zeytin festivalinden tüm ürünlerden oluşan gastronomimizde Dünya’ya, ‘Gaziantep’e gelme zamanı’ diyoruz. Gaziantep Roma’dır, Gaziantep Hitit’tir, Gaziantep Selçukludur, Gaziantep Osmanlıdır, Gaziantep hanlarıyla hamamlarıyla İslam medeniyetinin baş tacıdır. Gaziantep, Yesemek’le Zeugması’yla Rumkalesi’yle, Safari Parkı’yla tüm antik kentlerimizle lezzetin başkentiyle çok güçlü bir şehiriz.”

Kampanyalar olumlu sonuç verdi

Suriye'deki kaos ve istikrarsızlıktan doğan iç savaşın Gaziantep'i etkilediği kritik bir dönemde, coğrafyanın dezavantajlarını bir kenara koyan şehir, içine kapanmadı, iki yıl içerisinde 150 fabrika kurdu. 2016 yılında başlatılan “Şimdi Gaziantep’e Gitme Zamanı” ve önceki yıl hayata geçirilen “Uzaklarda Arama” kampanyasıyla iç turizm canlandırıldı, kampanyalarla şehir; 1,5 milyon turiste ev sahipliği yaptı.

Unesco apoletli şehir

Gaziantep, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından Yaratıcı Şehirler Ağı’nda116 şehir arasında yer almayı başardı, adını tüm Dünya’ya duyurdu. Ülkenin dört bir yanından katılımın olduğu “Gastroantep” isimli gastronomi festivali düzenleyen şehir, başarılı bir sınav verdi, binlerce ziyaretçinin unutamayacağı bir gastronomi deneyimi yaşattı. Uzun yıllar boyunca yerel üreticilerin A’dan Z’ye coğrafyanın yerli ürünlerini tercih ederek oluşturduğu Antep Mutfak Kültürü, festivalle global bir vizyona kavuştu.

Hayvanat bahçesi rekor kırdı

Kampanyaların yanı sıra Dünya’nın 4’üncü, Avrupa’nın 3’üncü, Türkiye’nin ise en büyüğü olan Gaziantep Hayvanat Bahçesi’ni önceki yıl 4 milyon kişi ziyaret etti, üzerindeki kara bulutları dağıttı. Yerel yöneticilerin cesareti, halkın feraseti sayesinde sürekli oluşturulan pozitif gündem sayesinde kısa sürede yürütülen çalışmalar olağanüstü sonuçlar verince şehir; derin bir nefes aldı. Artık ekonomik kalkınmaya odaklanan kent, kenetlendi, bir ve beraber durdu, geleceğe daha güçlü adımlar atmak için seferber oldu.

Safari parkı göz kamaştırdı

Büyükşehir Belediyesi tarafından “Burç Ormanı Doğal Hayatı Koruma ve Rekreasyon Projesi” kapsamında Burç Ormanı içerisinde 1000 dönüme kurulan Hayvanat Bahçesi’nde, Türkiye’nin ilk Safari Parkı açıldı. Safari Parkı’nda; kızıl geyikler, alageyikler, benekli geyikler, ceylanlar, karacalar, dağ keçileri, tiftik keçileri, Kamerun koyunları, maymunlar, Haflinger ve midilli atları, kangurular, Tibet öküzleri, mandalar, develer, kangurular, lamalar, deve kuşları, tavus kuşları ve benzeri birbiriyle bir arada yaşayabilen 25 farklı türde toplam 257 adet hayvan ile yaklaşık 50 farklı türde 500 adet kanatlı hayvan yer aldı.

Zooloji ve Doğa Müzesi

Zooloji ve Doğa Müzesi’nde yaklaşık 50 türde 120 kemikli hayvanla 128 türde 427 adet kanatlı bulundu. Müzede kavanozlar içerisinde korunan değişik türlerde 80 adet sürüngen hayvan, 22 türde 78 adet deniz canlılarıyla M.Ö. 1700’lü yıllarında yaşamış 7 adet dev mammuthus, dimetrodon, machairodus, gorilla, rhinoceros, t-rex skull kafa, dorudon iskeletleri sergileniyor.

Kelebek Bahçesi renklendirdi

Filipinler’den getirilen kelebeklerin sergileneceği Tropik Kelebek Bahçesi, 1.5 dönüme kuruldu. Bahçede 50 türden bin 500’e yakın kelebeğin uçacağı bir ortam hazırlandı. Özel oluşturulan alanda, kelebekler yapay tropik iklimlendirmeyle kolaylıkla yaşamlarını sürdürecek. Öte yandan Filipinler’den getirilen pupaları, özel kuluçka makineleri yerleştirilerek kelebek döngüsü sağlanacak.

Müzeler şehri

Tarihle iç içe olan Gazi şehir, “Müzeler Kenti” olma yolunda emin adımlarla ilerledi, kurulan müzelerle tarih yeniden canlandı. Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ve ekibi, geçmişle günümüz arasında sağlam bir köprü kurmak için belediye bünyesinde açtığı müzeleri halkın hizmetine sundu. Buna göre, Kendirli Gazi Kültür Merkezi, Hamam Müzesi, Oyun ve Oyuncak Müzesi, 15 Temmuz Demokrasi Müzesi, Emine Göğüş Mutfak Müzesi, Bayazhan Kent Müzesi, Fıstık Müzesi, Atatürk Anı Müzesi, Gaziantep Savunması ve Kahramanlık Panorama Müzesi, Ali İhsan Göğüş Müzesi ve Gaziantep Araştırmaları Merkezi, yerli ve yabancı turistlerin akınına uğradı. Gazi şehri adeta başkalaştıran başkan ve ekibi, 23’e çıkarttığı müzeleri; 5 yılda, 4,5 milyon kişi ziyaret etti. Geçmişle gelecek arasında sıkı bir bağ kuran müzelerde, tarihe ışık tutan eserler yeni nesle gösterildi.

Fırat’ın incisi: Rumkale

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin tarafından, Merzimen Çayı’nın görkemli Fırat Nehri’yle buluştuğu mevkide dimdik yükselen sarp kayalıklarla çevrili yüksek bir tepenin üzerine kurulmuş olan Rumkale, adeta parlatıldı, iç ve dış turizmin vazgeçilmez mekânı, turistlerin uğrak yeri oldu.

Başkan Şahin, Fırat Nehri’nin bütün güzelliğinin, dik kayalar üzerinde bulunan Rumkale’ye yansıdığını anlatarak, “Roma ve Hitit gibi en güçlü medeniyetler Fırat’ın etrafında şekillenmiştir. Büyükşehir Belediyesi olarak, Rumkale’yi önemsiyoruz, burayı turizme kazandırmak için geceli gündüzlü çalışıyoruz, Rumkale’yi daha canlı ve dinamik hale getireceğiz. Teleferik ve sahil düzenlemesine ilişkin çalışmalarla yeraltındaki bu güzel hazineyi, bir su altı arkeoloji müzesiyle taçlandıracağız” diye konuştu.

Yesemek Taş ocağı ve Heykel atölyesi

Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi'nde bulunan Yesemek Taş Ocağı ve Heykel Atölyesi'ne gözü gibi bakan Büyükşehir Belediyesi, UNESCO’nun kalıcı listesine alınması için çalışmalar başlattı. Tarihçiler tarafından Geç Hitit Devletleri Dönemi’ne (MÖ 900-800) ait olduğu kabul edilen Yesemek, taş ocağıyla birlikte heykel atölyesi olarak korundu, günümüze kadar geldi. Antik dünyada eşi benzeri olmayan atölyeden çıkan tarihi eserler, ait olduğu döneme ışık tuttu.

Zeugma Antik Kent

Gaziantep’in Nizip ilçesi Belkıs köyü sınırları içerisinde Fırat Nehri'nin kıyısında yer alan Belkıs/Zeugma Antik Kenti, şehrin tarihi derinliklerini ortaya çıkardı. Fırat'ın geçilebilir en sığ yerinde oluşu, askeri ve ticari bakımdan çok stratejik bir bölgede yer alışı antik kenti, tarihin her döneminde önemini korumasına neden oldu. Kazı çalışmalarında tesadüfen bulunan Çingene Kızı Mozaiği ise, turistlerin ilgi odağına yerleşti. Yıllardır mozaiğin eksik olan 12 parçası, ABD Ohio eyaletindeki Bowling Üniversitesi’nden, ait olduğu topraklara getirilmesi büyük yankı buldu.