Savrulmak, dağılmak ve anlatmak: Amedeo Modigliani

Amedeo Clemente Modigliani, Yahudi kökenli İtalyan ressam ve heykeltıraştır.
Amedeo Clemente Modigliani, Yahudi kökenli İtalyan ressam ve heykeltıraştır.

Amedeo Modigliani, 2 Temmuz1884'te İtalya'nın Toskanabölgesinde Livorno kentindebir Yahudi ailesinin dördüncüçocuğu olarak dünyaya gelir.Deniz taşımacılığı ve gemiyapımı sayesinde hareketli birticaret kenti olan Livorno, aynızamanda inancı yüzündenayrımcılık görenler için de bir sığınak gibidir. Modigliani ailesiaynı sebepten dolayı 18. yüzyılda Livorno’ya göç ederekticaretle ilgilenmeye başlar. Amedeo doğumundan kısa süresonra dericilik ve kömürcülükle uğraşan babası FlaminioModigliani’nin iflas etmesiyle yoksul bir çocukluk geçirir.

Modigliani’nin daha çocukken sanata olan yeteneğini keşfederek ressam olması için teşvik eden annesi Eugenia Garsin’dir. On dört yaşında annesi onu Livorno'daki usta bir ressam olan Guglielmo Micheli'nin sanat okuluna kaydeder.

1898'den 1900'e değin Micheli’nin atölyesinde çalışan Modigliani, Fransız izlenimcilerine yakın, renge ve manzaraya ağırlık veren bir eğitimden geçerek üslubunu geliştirir.

1902’de sanat eğitimini tamamlamak için ailesinin de desteğini alarak Floransa Güzel Sanatlar Okulu’na kaydolur. Fakat okulun kendisine çok şey öğretmeyeceğini düşünerek, derslere katılmak yerine müzeleri dolaşır.

  • Portrait of Juan Gris, 1915
  • "Normal insanlardan farklı olmak hakkına sahibiz. Zira bizim gereksinimlerimiz farklı, bu yüzden farklı bir ahlak boyutundayız. Görevin fedakarlık değil rüyanı kurtarmaktır"

Ailesinden gelen küçük gelir ve Floransa’da yaptığı portrelerden kazandıklarıyla hem eski İtalyan ustaları incelemek hem de farklı atölyelerdeki çalışmaları görmek için önce Roma’ya sonra Venedik’e gider. Venedik’in itibarsız bölgelerinde sıkça vakit geçiren Modigliani, hayatının geri kalanında arttırarak sürdüreceği kötü alışkanlıklarını da burada benimser.

1906’da çağdaş sanatın yeni eğilimlerini öğrenmek için sanatın merkezi Paris’e gelen Modigliani, Montmartre'de yoksul sanatçılar için bir komün olan Le Betau-Lavoir'e yerleşerek Caulaincourt sokağında bir stüdyo kiralar. Bu dönemde Pablo Picasso, Maurice Utrillo, Jean Cocteau ve Chaim Soutine gibi avangart çevrelerin önde gelen sanatçılarıyla dostluklar kurar. Paris’teki ilk döneminde o sırada daha yeni başlayan Kübizm’den diğerlerine göre daha az etkilendiği özgün eserler üretir.

  • Modigliani’nin yakın arkadaşı ve doktoru olan Paul Alexandre’nin sevgilisi Marguerite de Hasse de Villers’in portresi, 1916.
  • ‘‘Aradığım gerçek değil, gerçeküstü de değil sadece bilinçaltı. Beni sadece insan ilgilendiriyor çünkü yüzü doğadaki en ulvi şey.’’

Paris’in bohem çevresine kısa sürede uyum sağlayan Modigliani, çok miktarda alkol ve uyuşturucu kullanmaya başlar. Bohem çevrelerde bile aşırı görülen hayat tarzı nedeniyle kısa sürede sağlığı bozulunca Livorno’ya ailesinin yanına dönmek zorunda kalır. Çocukken yakalandığı tüberküloz, hayatı boyunca sık sık akciğer hastalıklarıyla boğuşmasına neden olacaktır. 1909 yılının Nisan ayında Paris’e dönüp Montparnasse'da bir stüdyo kiralayan Modigliani, patronu Paul Guillaume’nin vasıtasıyla, heykeltıraş Constantin Brancusi ile tanışır. Brancusi’nin etkisiyle resim yapmaya ara vererek heykelle uğraşmaya başlar.

1912 yılındaki Salon d'Automne'da sergilediği heykelleri ilgi görmesine rağmen mermer tozunun ciğerlerini rahatsız etmesi ve yaşadığı mali sorunlar nedeniyle 1914'te heykel çalışmalarını tümüyle sonlandırarak, tekrar resme döner. Aynı yıl Birinci Dünya Savaşı başladığında orduya katılmak istese de sağlık sorunları nedeniyle kabul edilmez.

  • Brancusi vasıtasıyla Afrika heykelleri ve maskları ile tanışan Modigliani heykelle uğraşmaya başlar. Oranları uzatılmış yatay, sade ve oval formlar bu dönem heykellerinde karakteristik özelliklerdir. Sağlığı nedeniyle heykelden uzak kalsa da Afrika ve Okyanusya heykellerinden öğrendikleri yaşamı boyunca sanatına yansır.

Kireçtaşı heykel Tête (1910-12)
Kireçtaşı heykel Tête (1910-12)

Modigliani’nin 1916 yılında Polonyalı şair Leopold Zborovski ve eşi Anna ile tanışması, hayatının dönüm noktası olur. Modigliani'yi meşhur bir sanatçı haline getirmeye azmeden Zborovski, hem birçok resmini satın alır hem de ressamın menajerliğini üstlenir. Ekim 1917'de Zbarovski’nin de cesaretlendirmesiyle Paris'in Latiffe sokağındaki Berthe Weill Galerisi’ndeki sergisi büyük ilgi görür, fakat çok az eser alıcı bulur. Aynı yıl resim çalışmaları için model ararken ileride eşi olacak Jeanne Hébuterne ile tanışır. Hébuterne o sırada 19 yaşındadır ve koyu Katolik bir burjuva ailesinin kızıdır. Hébuterne’nin ailesinin karşı çıkmasına rağmen beraber olmaya başlarlar. Modigliani ile ilişkisi yüzünden ailesince tarafından Hébuterne, Modigliani'nin daha dengeli bir yaşam tarzı sürdürmesini sağlayarak sanatına destek olur. Kasım 1918'de çiftin ilk çocukları olan Jeanne Modigliani doğar. Mali sıkıntılar ve akciğer enfeksiyonu yüzünden zayıf düşen Modigliani, Zborovski'nin de desteğiyle, 1918-1919 kışını ailesiyle Nice'de geçirir. Mayıs 1919'da eşi ve kızı ile Paris'e döndüklerinden kısa süre sonra Modigliani yeniden rahatsızlanır. 22 Ocak 1920’de aynı binada oturan ressam Ortiz de Zarate, Modigliani’nin dairesine geldiğinde onu yüksek ateş nedeniyle kendinden geçmiş vaziyette bulur.

  • Beatrice Hastings'in Portresi (1915)

  • Modigliani, arkadaş çevresinde Fransızca lanetli anlamına gelen ‘Modì’, ailesi arasında ise çocukluğundan beri ‘Dedo’ takma ismiyle anılırdı. Yakışıklı bir adam olmasıyla nedeniyle birçok kadının dikkatini çekmişti. Bunlardan biri savaş yıllarında aşk yaşadığı The New Age'in Paris muhabirliğini yapan İngiliz Beatrice Hasting’di.

24 Ocak 1920 tarihinde henüz 35 yaşındayken arkadaşları tarafından kaldırıldığı hastanede tüberküloz ve menenjit nedeniyle hayata gözlerini yumar.

Neredeyse tüm Paris sanat çevresinin katıldığı bir cenaze töreniyle toprağa verilir. Ölümünden iki gün sonra ikinci çocuklarına dokuz aylık hamile olan eşi Jeanne Hébuterne, ertesi gün ailesinin evinin penceresinden atlayarak intihar eder.

  • Jeanne Hebuterne with Necklace , 1917 (Özel Koleksiyon)
  • Modigliani’nin ‘"Ruhunu gördüğümde gözlerini de çizeceğim" dediği Zborovski’nin evinde tanıştığı Hébuterne, son ve en büyük aşkıdır. Modigliani öldükten sonra intihar eden Hébuterne’in mezarı ailesinin karşı çıkması nedeniyle ancak 10 yıl sonra Modigliani’nin yanına defnedilir. Bugün ikisi Paris Pere Lachaise Mezarlığı’nda birliktedir.