New York, New York
"Amerikan rüyası"na hoş geldiniz! Şimdi koltuğunuza yaslanın ve prosedürlerle dolu gümrük işlemlerini unutarak ne için gidiyor olursanız olun, ABD’nin en kalabalık şehri New York’un keyfini doyasıya nasıl çıkaracağınızı hayal edin!
İnsan yaklaşık 20 milyon nüfuslu New York’un kalabalığına girdiğinde, belki de ilk kez hiç ait olmadığı bir yerde kendini tahmin etmediği kadar rahat ve özgür hissedebiliyor.
- Frank Sinatra’nın ünlü şarkısı "New York New York" ile bütün dünyanın hafızasına kazınmış New York tam da böyle bir şehir.
Şehre gitmek için yola çıktıysanız büyük ihtimalle haftalar öncesinden gezi planınızı yapmak için internette burası hakkında okumadığınız blog kalmamıştır. Ben ise size "aman şu lezzetten mahrum kalmayın" gibi bilgilerden ziyade, New York’u doyasıya yaşamanız için birkaç ufak ipucu vereceğim.
Öncelikle, New York’un Manhattan, Brooklyn, Queens, Bronx ve Stataen İreland olarak beş bölgeye ayrıldığını söyleyeyim.
Siz turistsiniz ve tabiiki de gitmişken her yeri görmek isteyeceksiniz. Ama zamanınızın büyük bir vaktini Manhattan’da geçireceğinizi ve dönüş yolunda New York’u Manhattan’dan ibaret düşünebileceğinizi şimdiden söyleyebilirim.
New York’un en cafcaflı ve turistik mekanları Manhattan bölgesinde olduğu için konaklamayı da bu bölgede yapmanızı tavsiye ederim. Henüz otele ödemenizi yapmadıysanız, otel değişimi için hala çok geç değil.
Manhattan’a ulaşımı kolay bölgeler olan Brooklyn, New Jersey veya Staten İreland’da gayet uygun fiyatlara konaklayabileceğinizi söyleyeyim. Bu bölgelerde özellikle, evinin bir odasını turistler için kiralayan Amerikalılar da tercihiniz olabilir. Hatta bunu tercih ederseniz, bir New Yorkerın hayatına da bir süreliğine eşlik etmiş olacaksınız.
Bölge bölge gezin
Başınızı sokacak yeri buldunuz, ardından eşyalarınızı attınızsa, sürenizi en efektif şekilde kullanmak için Manhattan bölgesini baştan bölümlere ayırarak gezmenizi tavsiye ederim. En popular yerleri özetlersek;
- Times Square, Empire State, Brant Park Moma’nınolduğuMidtown bölgesi, Central Park,American Museum of Natural History, John Lenon Anıtı’nınyer aldığı Upper West Side bölgesi, The MET, Solomon R. Guggenheim Müzesi’ninyer aldığıUpper East Side bölgesi, High Line Park, Chealsea Market’inbulunduğu Chealsea bölgesi, Little İtaly, China Town’un olduğu SOHO bölgesi, Lower Manhattan ve Financial District diyebiliriz.Wall Street, New York Stock Exchange Binası, 11 Eylül Anıtları ve Charging Bull Boğasıson bölgede yer alıyor.
Eğer, ünlü boğa üstünde illa fotoğraf çektirmeyi düşünüyorsanız, oraya gece yarısı bir vakitte gitmenizi öneriyorum. İstanbul Kadıköyde’ki boğa heykelinin önündeki kalabalığın 3-4 katıyla karşılaşacağınızı düşünürsek, normal saatler içerisinde fotoğraf çekinmenin imkansızlığını tahmin edersiniz.
Ardından Fedaral Hall, One World Trade Center, Özgürlük Anıtı, Brooklyn Köprüsü ve Williamsburg’u gezin.
Bu şekilde yapacağınız bir sıralama ile aynı gün içerisinde gezmenin daha mantıklı olacağı yerleri ayrı günlerde gezerek zaman kaybetmekten de kurtulmuş olacaksınız.
Maceracılar Times Meydan'ına!
Özgürlükler ülkesinde ruhunuz macera arıyor ise de size tavsiyem birkaç günlüğüne de olsa şehirde "homeless" yani "evsiz" olarak takılmanız. Emin olun dünyanın hiçbir şehrinde "homeless"lara bu kadar normal davranılmayacaktır. Tabii bunun için püf noktalarını bilmeniz gerekiyor.
Öncelikle, büyük şehirlerde unutmayın ki hiçbir zaman için yüzde yüz güvenlik sağlanamaz ve her ışıklı sokağın bir de arka sokağı vardır. O yüzden New York’ta macareperest bir turist için en güvenli "homelees" olma yeri Times Meydanı’dır.
Meydanın iki tarafında da sürekli polis araçları, fikrinizi değiştirme ihtimalinize karşın meydanın ortasında duran subway durağı ve sabaha kadar ortalığı aydınlatan bilbordlar bulunuyor. Bu meydanda, sizin düşüncelerinizle buraya gelmiş diğer turistlerle keyifli bir gece geçirmeniz mümkün.
Her ne kadar uyumayan meydan deseler de, tabii ki Times da bir saatten sonar ıssızlaşıyor.
Cuma akşamı harici meydandaki mağazalar da gece yarısına kalmadan kapanıyor fakat Mcdonals hariç. Zaten çoğu evsizi burada görebilirsiniz. Meydandaki starbuckslar ise sabah 5’te açılıyor. Emin olun yorucu bir geceden sonra en azından dişlerinizi fırçalamak için kapısında bekleyebilirsiniz starbucksın açılmasını.
Maceraperestlikten değil de mecburiyetten sokakta kaldıysanız, tek bilet alarak, kapanana kadar istediğiniz kadar filme girebileceğiniz sinemaya gidebileceğinizi ve özellikle de cuma akşamına denk geldiyseniz sabah 5’e kadar film izleyerek uyuyabileceğiniz bir alternatifiniz olduğunu ise unutmayın.
Eve dönüş yolunda, damağınızda şehrin ünlü pastanesi Magnolia Bakery’den yediğiniz muzlu pudingin tadı, aklınızda ise Byrant Park’ın huzuru kalması dileğiyle iyi New York’lar…
The Met Müzesi'ne tam gün ayırın!
The Met, diğer adıyla National Müzesi için kendinizi en zinde hissettiğiniz günü seçmeniz gerekiyor. Bütün medeniyetlerden eserler bulunan bu harikulade müzeye bütün bir gününüzü ayırmadan gezmeyin. Girişte ücretsiz olarak verilen müze haritalardan almanızı ve gezdiğiniz kısımları bu harita üzerinden işaretlemenizi de tavsiye derim.
Yoksa bütün bir gününüzü aynı odalar içinde dönerek geçirebilirsiniz.
Müzeyi gezdikten sonar eşsiz New York manzarasını görmek için terasına çıkmayı sakın unutmayın. Gün sonunda ancak bitirebileceğiniz müzeden çıkışta kendinizi dünyayı gezmiş gibi hissedeceğinize eminim.
New York'ta ulaşım çok kolay
Dünyanın en gelişmiş metro ağlarına sahip olan Newyork’ta olduğunuz için gezi boyunca ulaşımınız çok rahat olacaktır. Manhattan’da caddeler birbirine parallel olduğu için, metro kullanmaktan daha basit alternatifiniz ise yol tarifine navigasyondan bakarak yürümek olabilir. Ama çocuklarla seyahatteyseniz, city mapper gibi ulaşacağınız yere giden metro, otobüs numaralarını gösteren uygulamayı telefonunuza önceden indirmeniz de faydalı olacaktır.
Şehirde kalacağınız süre 2-3 günden fazla olacaksa, tek kullanımlığı 2.50$ olan subway kartı yerine, haftalığı 29$ olan kartlardan alabilirsiniz.
- Taksi kullanmak isterseniz New York’un simgelerinden sarı taksilerin yerine Uber kullanabilirsiniz.
Türkiye’deki korsan taksinin legal versiyonu Uber’de bazen bir Mercedes bile sizi almaya gelebiliyor. Bunun için de akıllı telefonunuza uber uygulamasını gitmeden indirmeniz yeterli olacaktır. Uygulama, taksi çağırırken gideceğiniz loksayonu belirttiğinizde ödeyeceğiniz tutarı size önceden belirtiyor ve hatta kredi kartınızı tanımladığınız zaman taksicinin sizi dolandırmasının da önüne geçiyor.