Nalçik'i görmek için makbul gerekçeler
Kafkas Dağları’nın eteklerinde kurulmuş özerk bir Türk-Çerkes devletinin varlığından haberdar mıyız? Belki. Artvin’e beş yüz kilometre mesafede bulunan Kuzey Kafkas coğrafyası ve bu coğrafyanın kalbini oluşturan şehirlerin bize olan psikolojik uzaklığı başka bir ölçü birimini ya da ruh hâlini kapsıyor. Çerkes Kabardeyler ile Balkar Türklerinin birlikte yaşadıkları, hemen yanı başımızdaki resmî adıyla Kabardey-Balkar (Kabardino- Balkarya) Cumhuriyeti, ilk olarak başkenti Nalçik’le dikkatleri çekiyor. Adını aldığı ırmağın kıyısında bir Rus askerî kalesi olarak kurulduğu (1817) günden beri, sürekli gelişen, mukimlerine imkânlar sunan ve büyüyen bir şehir hüviyetinde Nalçik. Bugün üç yüz bin nüfuslu orta karar bir başkent. Adı doğrudan Türkçe, küçük nal anlamına geliyor. Şehir armasındaki küçük yeşil nal da bu anlamı imliyor.
Nalçik, tam bir parklar, ormanlar ve bahçeler şehri. Ceviz ağaçları, kestane ağaçları, çamlar, çiçekler ve göllerle örülmüş, ferah, göğüs genişleten, temiz ve düzenli bir yerleşim burası. Sovyet ruhlu düz/ geniş caddeleri, yemyeşil dokusu, cüce apartmanları ve çam ağaçlarıyla şehrin, kendi özgün kimliğini tahkim ettiğini söyleyebiliriz. Çam Korusu niteliğindeki Nalçik Parkı’nın gölgeliğinde uzun uzun dolaşıp kafa dinleyerek şehri adımlamaya hazır hâle geldikten sonra Moskova’daki Arbat Caddesi’nin muadili sayılabilecek Kabardinski Caddesi’ne varmak herkese iyi gelecektir. Trafiğe kapalı bu alanda, bisiklet ve paten sürenler, müzik yapanlar, etrafı seyredenler ve her türden dükkânın varlığıyla canlı, hareketli bir atmosfer mevcut. Kabardinski’nin akabinde Başkanlık Binası ve Ulusal Müze’ye uğramak mümkün. Soluklanmak için Abhaz Özgürlük Meydanı’nı, alışveriş tecrübesi için bu meydanda kurulan pazarları unutmamak gerekir. Zaten şehrin caddelerinin tamamı bu meydanda birleşiyor. Buradan yürüyerek tren istasyonu ve Parlamento Binası’na ulaşmak çok kolay. Şehrin ortasındaki Lenin Caddesi’nin klasik şehir turunun en önemli noktaları arasında olduğunu söyleyebiliriz.
- Nalçik beşlisi!
- • Nalçik Parkı'nın içindeki göl kenarında kahvaltı yapmak!
- • Zelona ve Dupkiy pazarlarında saatlerce dolaşmak!
- • Kızılovka Dağı'ndaki Sosruko Restoran’da öğle yemeği yemek!
- • Şowgencuk Ali Tiyatrosu’nda Kabardeyce bir oyun izlemek!
- • Leyla Kafe’de mola vermek!
Yüce Elbrus
Nalçik’in ufkunda her zaman Elbrus var. Yüce Elbrus. Avrupa’nın en yüksek dağı unvanıyla bilinen, zirvesiyle tam 5642 metrelik bir doğal anıt. Kafkasların çatısı. Doruklarından nam salarak şehri selamlayan Elbrus, Nalçik’in manzarası, ufku, benliği, hamisi, efsanesi ve görkemidir.
Nalçik, merkezindeki güçlü şehir varlığıyla birlikte, aynı zamanda bir turizm, dağcılık ve kayak merkezi. Kafkasların keşfedilmeye hazır rotalarından biri. Doğa turizmi konusunda haklı şöhrete sahip şehirde, Çegem Şelalesi, Mavi Göller ve Elbrus başta olmak üzere birçok tabiat harikası ziyaret noktası mevcut. Eğer yolunuz buraya düşerse, büyüleyici Kafkas coğrafyasını tanımak için en doğru başlangıca güzel bir adım atmışsınız demektir. Nalçik, Kuzey Kafkasya’nın en "namlı ve efsunlu güzeli" olarak, bahtlı kâşiflerini bekliyor.