Masallar diyarı: Kapadokya

Anadolu'da kendisine özgü yapısıyla ayrı bir yeri olan Kapadokya, içinde barındırdığı güzellikleri sayesinde ziyarete gelen yerli ve yabancı turistleri adeta büyülüyor. Birçok aktivitenin içinde bulunduğu turistik merkezde tarihi yerleri keşfetmek, atlarla ve ATV'ler ile gezintiye çıkmak, yeraltı şehrinde yolculuk yapıp, birbirinden güzel vadilerde dolaşmak, yöresel lezzetlerinden tadına bakmak ve balon gezisine çıkmak mümkün. Biz de sizler için bu sayımızda masal diyarı Kapadokya'yı mercek altına aldık.

Ürgüp

Kapadokya denilince akla gelen ilk yer olan Ürgüp, kendine has volkanik ve jeolojik bir yapıya sahip. Yüz yıllar önce yağmur ve rüzgâr aşındırmasıyla meydana gelen yapı, peri bacaları olarak da bilinen ilginç doğa görünümüne sahip olması nedeniyle yerli ve yabancı tüm ziyaretçilerin büyük ilgisini çekmekte.

Göreme

Kapadokya'ya gelince görmeden geçemediğimiz yerlerin başında olan Göreme’de turistlerin ve ziyaretçilerin ilk uğrak yeri kuşkusuz Göreme Açıkhava Müzesi'dir. Kapadokya'ya sembol olmuş kayaların içinde yer alan müzede manastırlar, kiliseler, şapeller, yemekhaneler, mutfaklar ve birbirinden ilginç yaşam alanları bulunmaktadır. Bu yerleşkenin ilginç bir tarihi de vardır.

Şöyle ki; rivayete göre 4. yüzyılda Kayseri Piskoposu tarafından dini eğitim ve düşünce merkezi olarak yapılmış.

Ihlara vadisi

Ihlara Vadisi, 14 km'lik uzunluğuyla Kapadokya'nın en uzun vadisi olma özelliğini taşıyor. Vadi, Ihlara'dan başlayıp, Selime’de son bulur. Ziyaretçilerin büyük bir zevkle gezinti yaptıkları Ihlara Vadisi'nde kıyı boyu uzanan kayalara oyulmuş sayısız barınaklar, mezarlar ve kiliseler bulunmaktadır. İlk olarak yaklaşık 300 merdiven indikten sonra 10 km'ye yakın düz yürüyüşün ardından vadinin merkezine varabilirsiniz.

Yeraltı şehirleri

Kapadokya, ilginç doğal yapısıyla birlikte yaklaşık 200 tane de yeraltı şehrine ev sahipliği yapıyor. Bu 200 şehrin en ilginç özelliği ise hepsinin birbiriyle bağlantılı olmasıdır. Türkiye sınırları içinde kendine has yapısıyla tek olma özelliğini taşıyan yeraltı şehirleri, adrenalin dolu bir macera yaşamak isteyen turistler için oldukça iyi bir alternatif. Daha henüz tam olarak keşfedilememiş yeraltı şehirleri de olan Kapadokya'da ilk akla gelen Derinkuyu yeraltı şehridir.

Uçhisar Kalesi

Bölgenin en büyük ve en güzel peri bacası olan Uçhisar Kalesi, mevki olarak Nevşehir ile Ürgüp'ün arasında bir yer konumlanıyor. Zirvede yer alan kaleden Kapadokya'nın kuşbakışı görüntüsüne bakmaya doyamayacaksınız.

Panorama tepesi

Uçhisar kadar büyük olmasa da daha geniş bir alanı görebilme imkânı sağlayan Panoramik Tepe'den hem tüm bölgedeki vadileri hem de Göreme'yi izleme olanağına sahipsiniz. Burada ziyaretçileri bekleyen en güzel sürpriz kuşkusuz balonlar. Şanlıysanız ve hava güzelse, havada uçuşan balonların sayesinde gökte muhteşem bir manzara sunulacaktır gözlerinize.

Çanak-çömlek yapmak

Kapadokya ile özdeşleşen ve adeta bir ritüel haline gelen şeylerden biri de çanak-çömlek sanatını deneyimlemek. Çanak-çömlek denilince de Kapadokya'da ilk akla gelen yer Avanos'dur. Kızılırmak nehri kıyısında bulunan Avanos'ta, çanak-çömlek atölyelerinden tutun seramik atölyelerine kadar birçok geleneksel kültürü yansıtan yerler mevcut.

Balona binmek

Kapadokya’ya gidip de balona binmeden dönenlerle ilgili çeşitli kinayeler yapılsa da durumun karmaşıklığı bazen tamamen içinden çıkılmaz bir hal alabilir. Öyle ki balon fiyatları o kadar değişken bir haldeki, insanların çoğu fiyatlardan dolayı ilk düşünmeleri gereken güvenliği ikinci plana atabiliyor. Yine de bilgilendirmekte fayda var. Kapadokya'da balon fiyatları ortalama 350 ile 600 TL arasında değişiyor.