Haftanın yol şarkıları
Sıklıkla derlediğimiz yol şarkılarında, bu hafta sizin için yine farklı meslek guruplarından kişilere sorduk ve aldığımız cevaplar ilgi çekici... Sizde "Ne dinlemeliyim?"diye soruyorsanız buraya bir göz atabilirsiniz...
PINK FLOYD’DAN BIKILMAZ
Yazarken klasik ve etnik müzikler dinlemeyi tercih etsem de yolculuklarda eski rock albümlerini dinliyorum. Arabadayken de rock kanallarını açarım hiç şaşmaz. Evirip çevirip, transa geçercesine dinlediğim şarkılar vardır. Bu elbette ruh hâlimin eşref saatine göre arabesk bir şarkı da olabilir. Yüksek lisans tezimi Nilüfer Örer’in “Mevsim Bahar” şarkısıyla yazmıştım mesela. Evdekilerin umutsuzluğunu ve bıkkınlığını tahmin edersiniz. Dönem dönem takıntı hâline getiririm bazı 70’lerin rock albümlerini. Mesela Rainbow’dan ya da Pink Floyd’dan bıkılmaz. Son dönemlerde Yasmine Hamdan’ın “Hal” sakinliğine bürünsem de bir ara Midlake’e fena kafayı takmıştım. Önümde akan bir yol varsa, sürücü de bensem Archive’dan uzun versiyon bir “Again” de fena gitmez doğrusu.
- KILOMETRELERI KAT EDERKEN
- Anlık bir mutluluk ya da hüzün değil; senin hayaline veya hayal kırıklığına seçtiğin manşetin karşılığı yolda dinlediğin şarkılar. Yol akıyor ama sen başlangıç çizgisindesin belki de son duraktasın. Havanın açık ya da kapalı olması fark etmiyor, mevsimin de önemi yok. Çünkü sen artık başka bir noktasın, Sezen Aksu ile beraber “Aç kalbini ben geldim. Sıkı sıkı tut” diyorsun sevdiğine, Ahmet Kaya ile birlikte, “Oysa ben bu gece yüreğim elimde, sana bir sırrımı söyleyecektim” diye sitemde bulunuyorsun. Çünkü sen Levent Yüksel ile “Ya sonra” diye soruyorsun ama sonrasını düşünmüyorsun... Yol şarkıları denilince benim aklıma bu şarkılar geliyor ve kilometreleri kat ederken hep bunları dinliyorum.
ÜÇ ŞARKI ÇOK ÖZEL
Şarkılarla yaşayan biri olarak seçim yapmak oldukça zor olsa da, yolları aşarken beni en çok motive eden şarkılar; Sezen Aksu’dan “İzmir’in Kızları”, Bulutsuzluk Özlemi’nden “Güneye Doğru” ve MFÖ’den “Tam Ortasındayım”... Bu 3 şarkıyı dinlediğim hiçbir yolculuğum kötü geçmedi. Bana göre 3’ü de insanın gün içinde ruh halini şekillendiren şarkılar. Mesela İzmir’in kızlarını dinlerken istemsizce mutlu oluyorum. İstanbul trafiğine rağmen sinirlenmiyorum bile... Unutmadan benim şarkım da yolda iyi gidiyor, bir deneyin derim Üzüntü Faslı’nı....
- ZIHMIMI BOŞALTIYORUM
- Uzun ya da kısa süreli yolculuklarda dinlediğim müzikleri tarz olarak genelde pek kısıtlamıyorum, ama seçtiğim şarkılar o anki ruh halime göre değişiyor, şunu da belirtmeliyim ki içinde dinamizm barındıran yabancı müzikler daima favorim. Müziğin ritmini yol boyunca hızla geçen manzara ile sentezliyorum, bu da hayal kurmamı daha keyifli hale getiriyor. Olumlu düşünmeme sebep oluyor. Bu sayede zihnimi de boşaltıyorum. Yolda artık klasik hale gelmiş şarkıları dinliyorum diyebilirim. İsim vermem gerekirse Michael Jackson, Björk ve U2’yu söyleyebilirim.
YOL ARKADAŞIM EFSANELER
Metallica ve Guns and Roses’ın benim için yeri ayrıdır. Bu iki efsanenin yanı sıra 80’lerin ve 90’ların hardrock topluluklarını da dinlemeyi çok severim. Bu müzik toplulukları hem yola daha iyi konsantre olmamı sağlıyorlar hem de onları dinlerken ister istemez yıllar öncesine gidiyorum, anılarım canlanıyor. İş için sık sık çeşitli şehirlere gidiyorum ve yolculuklarımı genellikle otomobille yapıyorum, yüksek sesle rock topluluklarını dinlemenin keyfi yoldayken daha da artıyor.
- YOLDAYKEN MÜZIĞI KALIPLARA SOKMAM
- Müzik konusunda değişik tercihlerim olabiliyor. Sanırım ruh halim müzik tercihlerimde etkili olabiliyor. Bir müzik türüne bağlı kalmayı sevmiyor, kendi araştırmalarım sonucu sanatçı, müzik Yüzyüzeyken Konuşuruz olarak şarkılarını dinlerken ben Kaan Boşnak olarak solistin şarkılarını dinliyordum. Aynı şekilde Ahmet Aslan, “Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz” dizisiyle ünlenmiş gibi gözükse de ben dahil belirli bir kitle onu “Tanımadığım Ten” şarkısı ile biliyor ve dinliyordu.