Fransa gezi rehberi

Genel bakış

Batı Avrupa’da yer alan Fransa, köklü bir tarihe sahip, dünyanın pek çok yerinde denizaşırı toprakları olan bir ülke. Paris’in başkentlik yaptığı ülkenin resmi dili Fransızca. 640.679 kilometrekarelik bir yüzölçümü bulunan ülkede 67 milyondan fazla kişi yaşıyor. Kelt Galyalılar tarafından yurt edilen Fransa’da yerleşim antik dönemlere dayanıyor. Tarih boyunca dünya sahnesinde rol oynayan Fransa, savaşlardan sömürgeciliğe birçok konuda tarihi oluşturmada etkili olan bir ülke. Bunlardan en ses getireni ise Yeniçağ’ı kapatan Fransız İhtilali oldu. Günümüzde de uluslararası arenada etkinliğini hala sürdürüyor. Gelişmiş ülkelerden biri olan Fransa ileri bir ekonomiye sahip. Bölgesel olarak farklı bir iklime sahip olan Fransa’da genellikle ılıman bir hava hakim. Fransa’ya giderken sizi etkileyecek şey hava durumu değil turistlerin yoğunluğu. Zira özellikle yaz döneminde ülkeye akın akın turist gidiyor. O nedenle Nisan, Mayıs, Eylül ve Ekim ayları Fransa’ya gitmek için en iyi aylar.

Nasıl gidilir?

Fransa’ya gidebilmek için teoride tren, kara yolu ve hava yolu olmak üzere üç farklı seçenek bulunuyor. Ancak tren ve kara yolu seçenekleri gerçek hayatta oldukça zor ve teferruatlı. Eğer uzun süreli bir Avrupa turu düşünmüyorsanız en iyi ve konforlu seçenek hava yolu. Fransa’nın birçok kentine, haftanın her günü aktarmasız uçuş bulma imkanınız bulunuyor. Yolculuğunuz ise 3-3,5 saat arasında sürüyor.

Fransa Avrupa’daki toplu ulaşımın geliştiği en iyi ülkelerden biri. Şehir içinde hızlı ve pratik yolculuk yapmak isterseniz her yere ulaşan metro, otobüs, tramvay gibi toplu taşıma araçlarını kullanabilirsiniz. Eğer açık havayı seviyorsanız bisiklet kullanabilir ya da gideceğiniz yer yakınsa yürüyüş yapabilirsiniz. Şehirler arası yolculuk için ise tüm ülkeyi saran yüksek hızlı trene bayılacaksınız. Çok daha hızlı sonuç almak için hava yolunu kullanabilir, daha konforlu ve mahrem yolculuk isterseniz de araç kiralayabilirsiniz.

Görülmesi gereken yerler

Fransa, görülmesi gereken pek çok yapıya da ev sahipliği yapıyor. Ülkeyi tek seferlik kısa bir tatilde keşfetmenize imkan yok ancak görebileceğiniz başlıca yerler var.

Eyfel Kulesi

Fransa’nın simgelerinden olan Eyfel Kulesi, gezginlerin Fransa gezisindeki ilk rotalardan biri. Dünyaca ünlü bu kule, ziyaretçilerine harika bir manzara sunuyor. Dünyanın en ihtişamlı yapılarından biri olan Eyfel’de harika bir manzara izleyebilir ardından Champ de Mars’ın yemyeşil çimenlerinde bir piknik yapabilirsiniz.

Louvre Müzesi

Fransa’nın bir diğer sembolü olan Louvre Müzesi, Paris’te görmeniz gereken yerlerden. Sanat ve kültüre doyacağınız bu harika müze, dünyanın en büyük müzelerinden biri. Mona Lisa tablosunun da sergilendiği müzedeki eserler sizi kendine hayran bırakıyor.

Şanzelize Caddesi

Burası Fransa’nın en bilindik caddesi denebilir. Bir sürü mağaza ve hediyelik eşya dükkanının bulunduğu caddede keyifli bir yürüyüş yapabilir, Fransa gezinizi hatırlatacak hediyelikler alabilirsiniz. Tam iki kilometrelik bir seyahat rotasına sahip olan caddenin bir ucu Zafer Takı’na bir diğer ucu da Concorde Meydanı’na çıkıyor.

Zafer Takı

Şanzelize Caddesi’ni bitirdikten sonra karşınıza Zafer Takı çıkıyor. Fransa’nın sembollerinden olan Zafer Takı, Napolyon Nonapart’ın isteği üzerine inşa edilmiş. 49 metre yükseklikteki takın içerisinde savaşta kaybedilen askerler için bir anıt mezar bulunuyor. Mimarisiyle büyüleyen yapı, görmeniz gereken yerlerden.

Terreaux Meydanı

Fransa’nın tarihi meydanı Terreaux kentin kültürünü en iyi görebileceğiniz yerlerden biri. Çevresinde görülecek birçok yapının bulunduğu meydan, adeta tarih filmlerinden gelmiş gibi. Hem geleneksel hem modern çizgilerin harmanlandığı meydan ayrıca UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor.

Versay Kalesi

Klasik Fransız mimarisini gözler önüne seren Versay Kalesi, aslında büyük ve muhteşem bir şato. Kalenin yapılmasına 1661 yılında başlansa da bitmesi epey uzun sürmüş. Şimdilerde müze olarak kullanılan yapı sadece mimarisi için bile turistleri kendine çekiyor.

Les Catacombes

Paris’te 19. yüzyılda yaşanan mezar sorunu ile inşa edilen bir yeraltı mezarı Les Catacombes, kentin ilginç turistik yerlerinden biri. Kurukafaların duvarları süslediği mezar, günümüzde turistlerin en uğrak noktalarından biri.

Marsilya Katedrali

Harika bir mimari, mozaik süslemeler ve renkli bir yapı… Marsilya Katedrali, Fransa’da görmeniz gereken yerlerden. Bizans mimarisinin en önemli eserlerinden birisi olan katedral hem tarihi hem de kültürel bir gezi için en iyi rotalardan.

Nates Botanik Bahçesi

Şöyle biraz doğanın içine dalayım derseniz Nates Botanik Bahçesi tam size göre. 1829 yılında kurulan bahçe, kralı 15. Louis’in emri üzerine gemicilerin gittiği her yerden getirdikleri tohumların ekilmesiyle oluşturulmuş. 500 farklı türe ev sahipliği yapan bahçe Fransa’nın nefes alma noktalarından biri.

Bordeaux

Fransa’nın sakin ve sessiz şehirlerinden olan Bordeaux, kalabalıktan sıkılıp kaçabileceğiniz en iyi destinasyonlardan biri. Eski bir tarihe, taş evleri, harika bir doğaya ve limana sahip olan şehirde; Kraliyet Meydanı, Pont de Pierre Köprüsü, Grosse Cloche de Bordeaux, Pey Berland Kulesi ve Bordeaux Katedrali gibi ihtişamlı yapıları görebilirsiniz.

Nice

Fransa’da yaz tatili yapmak isterseniz ise durağınız Nice. Düzenli, temiz plajları, tertemiz suları ve şirin semtleri ile burası tam olarak bir tatil şehri. Doğa ile bütünlük sağlayan şehirde Notre Dame de Bazilikası, Marc Chagall Ulusal Müzesi, Palais Lascaris ve Musée Matisse gibi turistik noktaları da görebilirsiniz.

Ne yenir?

Fransa mutfağı ve sunumları ile öyle güzel bir kültüre sahip ki Fransız mutfağı, UNESCO tarafından "Somut Olmayan Kültürel Miras" kabul edilmiş. Geleneksel yemekler genellikle kırmızı et ve sebzeler ile hazırlanıyor. Burada ilk denemeniz gereken yemekler ratatouille adlı sebze yemeği ve foie gras olarak bilinen meşhur kaz ciğeri. Et yemeklerinin yanında bir hamur işi olan flamiche de oldukça ünlü bir yemek. Deniz ürünleri seviyorsanız tencerede midye yemeği olan moules ve çeşitli deniz ürünlerinin sarımsak ve patates ile suda pişirildiği la bouillabaisse yemeğini denemenizi öneririz. İçerisinde pastırma, soğan, krema bulunan bizde ki pide benzeri bir yemek olan tart flambee, beğeneceğiniz Fransız lezzetlerinden. Bunların yanı sıra ülkenin baget ekmekleri ve kremalı çörekleri de oldukça sevilen yiyeceklerden.

Ne alınır?

Fransa gezinizden size ya da sevdiklerinize hatıra kalacak bir şeyler almak isterseniz birçok seçeneğiniz bulunuyor. Fransa ile özleşmiş olan bir şapka türü olan beret, alabileceğiniz sevimli hediyeliklerden biri. Ülkedeki denizcilerin tercih etti mariniere isimli kıyafetin mavi beyaz şeritleri de oldukça ünlü. Bu şeritlerin yer aldığı bluzler oldukça güzel bir seçenek. Bunun yanı sıra ülkenin başkenti olan Paris temalı ürünler de turistler tarafından oldukça seviliyor. Eğer yiyecek hediye etmeyi seviyorsanız yerle pazarlardan Fransız peyniri ya da Ladurée Store makaronları alabilirsiniz. Modaya yön veren Fransa’da lüks mağazalardan alışveriş yapabileceğiniz gibi her bütçe uygun birçok ürünü bulabileceğiniz bit pazarlarını da gezebilirsiniz.

Ülkenin ünlüsü

Fransa denince herkesin aklında aynı görüntü canlanıyor. Eyfel Kulesi ve Paris sokakları. Ülkenin simgesi olan kule, Fransa’daki en güzel manzaraya sahip yerlerden biri. Fransa’yı ünlü yapan şeylerden biri de modaya olan yakınlığı. Öyle ki birçok moda tutkunu için Fransa ve Paris Moda Haftası vazgeçilmez. Sanat konusunda da oldukça donanımlı olan Fransa’nın sembollerinden biri de Louvre Müzesi. Kesinlikle ziyaret etmeniz gereken müze, Fransa’yı sevdiren yapılardan. Dünyanın en geçerli dillerinden olan Fransızca da ülkenin en sevilen değerlerinden. Bazı harflerin gırtlaktan çıkarılmasıyla farklı bir ahenge bürünen dil, akıcılığı ve lirik yapısıyla oldukça sevilen bir dil. Tabi parfümün ve kokunun Fransa’dan çıktığı ve ülkeye mal olduğu da unutulmamalı. Chanel, Dior, Chloé, Guerlain, Yves Saint Laurent, Goutal, Hermès, L'Artisan Parfumeur gibi dünyaca ünlü birçok parfüm markası Fransızlara ait.

Ülkenin efsanesi

Fransa’da halk masallarından destanlara, ozan şarkılarından hikayelere birçok efsane bulunuyor. Peri masallarının çok olduğu ülkede Mavi Kuş oldukça sevilen bir anlatı. Üvey annesi ve bir üvey kız kardeşi olan bir prenses, bir gün bir prensle birbirlerine aşık olmuşlar. Ancak üvey kız kardeşi de aynı prense aşıkmış. Bunun üzerine prensesin üvey annesi prensten kendi kızıyla evlenmesini istemiş ancak olumsuz cevap alınca bir büyücü ile prensi mavi bir kuşa dönüştürmüş, prensesi de bir kuleye kapatmış. Ancak mavi kuş ne yapıp edip, prensesin olduğu kuleyi bulmuş ve her gece ona gitmiş. Bunu öğrenen üvey anne, prensi tuzağa düşürmüş ve ağır bir şekilde yaralanmasını sağlamış. Prenses ise mavi kuşun kendisine gelmediğini görünce üzüntüden kahrolmuş. Gel zaman git zaman bir gün kral ölmüş, halk prensesin kuleden çıkarılması için ayaklanmış ve üvey anneyi öldürmüş. Kuleden kurtulan prenses zorlu bir arayıştan sonra mavi kuşuna kavuşmuş ve bir peri ile kötü büyüyü bozmuş. Birbirlerine kavuşan aşıklar, sonsuza dek mutlu yaşamışlar.