Dünyadaki en eski 5 otel
İster bir gezgin olun isterseniz seyahat etmekten hiç hoşlanmayın ama herkesin bildiği bir gerçek var. O da konaklamanın bir gezinin en önemli yapı taşı olduğu. Ulaşım araçlarının çeşitlenip, dünyanın dört bir yanına kısa sürede ulaşılmasıyla konaklama seçenekleri günden güne çeşitlilik göstermeye başladı. Küçük pansiyonlardan büyük lüks otellere, çevre dostu hostellerden kiralık odalara kadar konaklama için envaı çeşit seçenek bulunuyor. Yalnızca sizin bulunduğunuz şehirde bile onlarca konaklama seçeneği bulunuyorken dünyadakinin sayısını düşünebiliyor musunuz? Peki, bunca seçenek arasında dünyada ilk kurulan oteller hangileriydi acaba? Bu sorunun cevabı Dünyadaki en eski 5 otel yazımızda…
Nishiyama Onsen Keiunkan, Japonya
Listemizin ilk sırasında dünyanın en eski oteli olarak tescillenen Nishiyama Onsen Keiunkan yer alıyor. Japonya’da bulunan bu tarihi otel, milattan sonra 705 yılında açılmış. Yani tam olarak 1318 yaşında! Hala hizmet veren bu mükemmel otel, dünyanın en eski oteli olarak 2011 yılında Guinness Rekorlar Kitabı’na girmiş. Otelin asırlar devirmesinin yanı sıra ilginç bir özelliği daha var. O da açıldığından beri 52 nesildir aynı aile tarafından işletilmesi… Doğal kaplıcaların bulunduğu bir bölgede konumlanan bu eşsiz otel tahmin edilebileceği gibi antik bir yapıya sahip. Antik Japon kültürünü yansıtan otel, zamandan da geri kalmamış. Konaklama tesisleri her dönem modern misafirleri ağırlamak için tasarlanmış. Otelin odaları geniş bir kırsal alan arazisi sunuyor. Dört açık ve iki kapalı banyosu olan otelde enfes yiyecekler de sizi bekliyor.
Olde Bell, İngiltere
Zamana meydan okuyan bir diğer otel Olde Bell… Hurley’in İngiliz kasabasında bulunan otel 1135 yılında inşa edilmiş ve o tarihten beri hizmet veriyor. Başlangıçta Benedictine Manastırı yakınında bir misafirhane olarak görev yapmış. Yıllar geçtikçe otel olarak kullanılmaya başlanmış. Bu otel tarihi olaylarda da önemli bir rol oynamış. Kral II James’in düşürüldüğü 1688 yılındaki Muhteşem Devrim’de içerisinde bulunan gizli geçitler ile insanların kurtuluş yolu olmuş. Otel günümüzde halen kullanılmakta. Odaları ilk kurulduğu zamanki gibi huzur verici ve yalın bir tarzda. Tarihi olduğu için lüks olmadığını düşünmeyin. Odalarında ayaklı küvetler bile bulunuyor. Minimalist bir tasarıma sahip odalar ferah yapısı ile size konforlu bir konaklama sağlıyor. Ayrıca burada yiyeceğiniz her şey organik. Zira otelin restoranında yapılan yemeklerde, otelin kendi bahçesinden toplanan organik malzemeler kullanılıyor.
Zum Roten Baren, Almanya
Zum Roten Baren hem Almanya’nın hem de Avrupa’nın en eski oteli. Otel Almanya’nın Freiburg şehrinde yer alıyor. Kökleri 1000 yılına uzanan otel bulunduğu yere inşa edildiğinde şu anda sınırları içerisinde yer aldığı Freiburg şehri henüz yoktu bile! İlk başlarda tek bir aile için ev olarak tasarlandığı bilinse de 14. yüzyıldan sonra misafirhane olarak kullanılmış. Birkaç modern yenilemenin yapıldığı otelde ana kat planı temelde aynı kalmış hatta otelin mahzeninde yapının ilk temelleri görünüyor. Uzun bir tarihe sahip otel Avrupa’da yaşanan birçok tarihi olaya da şahitlik etmiş. Savaşlar, yıkımlar, kuşatmalar, hastalıklar… Günümüzde hala hizmet veren otelde 25 oda ve süitler bulunuyor. Her biri misafirlerine rahatlık sağlayacak şekilde tasarlanmış. Eğer Almanya’ya gidip bu otelde konaklarsanız, otelin en önemli simgesi olan ve girişinde bulunan altın ayı heykelinin yanında fotoğraf çekilmeyi unutmayın.
Otel Interlaken, İsviçre
Şimdiki durağımız Alp Dağları’nın eteğindeki Otel Interlaken… İsviçre’de yer alan bu zamana meydan okuyan otel, 1323 yılında iki gölün ortasındaki bir ovaya inşa edilmiş. İlk zamanlarında manastır olarak kullanılsa da daha sonra misafirhaneye çevrilmiş. Ancak 1491 yılında burası yenilenerek bildiğimiz otel anlayışıyla hizmet vermeye başlamış. Yenileme zamanında üzerine işlenen arma hala yerini koruyor. 1800 yıllara gelindiğinde ise otelin popülerliği artmış ve ünlü sanatçıların İsviçre tatil merkezi haline gelmiş. Özellikle Alman besteci Felix Mendelssohn ve ünlü şair Lord Byron sık sık bu otelde konaklamış. Bugün otelde, iki sanatçının da adını taşıyan odalar bulunuyor. Dışından baktığınızda otelin zamana karşı direnişini görebileceğiniz gibi otelin içi de sizi kendine hayran bırakacak sıcak bir tasarıma sahip. Günümüz konforunu bulabileceğiniz bu harika otelde eski zamanları yad etmek isterseniz bir sonraki tatil rotanız İsviçre!
Parador Santiago de Compostela, İspanya
Parador Santiago de Compostela’nın 1499 yılından bu yana kesintisiz hizmet veren te işletmesi olduğu iddia ediliyor. Bu iddianın belli bir dayanağı olmasa da bu eşsiz yapı köklü bir geçmişe sahip. Burası önemli bir misyonun parçası olarak inşa edilmiş. Burası o dönemlerde Hristiyan hacı adaylarının hac güzergâhındaki son dinlenme yeriymiş. Krallığın Katolik hükümdarları Ferdinand ve Isabel’in de hac ziyareti sonrası bu otelde konaklaması, otelin hacı adaylarının konaklaması için bir yer olmasını sağlamış. Günümüzde beş yıldızlı bir otel olan Parador Santiago de Compostela, tarihinin yanı sıra Rönesans ve Barok tarzı tasarımı ile görenleri kendine hayran bırakıyor. Kubbeli tavanlar, orijinal sanat eserleri, antika mobilyalar… Kuruluş amacını unutmayan otelde, her gün kapısından geçen ilk 10 hacıya ücretsiz öğle yemeği veriliyor. İspanya’ya gitme planınız varsa otel seçeneğiniz hazır bizce!