Carminho: Bazı müzik türlerinin okulu yoktur
Pablo Alboran ile Perdoname şarkısında düet yaparak Avrupa’da büyük ün kazanan ve İspanya’da haftalarca satış 1 numarası olan, ilk albümü Fado yayınlandığında eleştirmenlerin “Son on yılın Fado aydınlanması” olarak övdükleri Portekizli Carminho ile 2 Aralık’ta Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda vereceği konser öncesi keyifli bir söyleşi gerçekleştirdik.
12 yaşında fado söylemeye başladınız. O zaman şarkı söylerken hissettikleriniz ile şimdi arasında ne fark var?
Fark aslında ne yaptığınızın algılanmasında. 12 yaşımdayken annem bir gün eve geldi ve Portekiz'in en prestijli mekânlarından biri olan Lizbon'daki Coliseu dos Recreios'ta bir dayanışma konserinde kimin şarkı söylemek istediğini sordu. Erkek kardeşlerim sustu ama ben hemen evet dedim. O gün, o yaştaki bilinçsizliğim nedeniyle performans konusunda gergin olmadığımı hatırlıyorum. Ama artık her şeyin başka bir sorumluluğu var. Yaptığım müzikle dünyaya bir geleneği, bir kültürü götürdüğümün farkındayım.
Anneniz de bir fado şarkıcısı. Anneniz ilk öğretmeninizdi diyebilir miyiz? Ondan fado hakkında neler öğrendiniz?
Evet, annem harika bir öğretmendi. Fado’nun okulu yok. Bu yüzden ebeveynlerimiz, akrabalarımız ve fado evlerindeki fadistlerden öğreniyoruz. Henüz karnında iken, daha doğmadan fado dinlemeye başladım. Ana dilim olan Portekizce konuşmayı öğrendiğim dönemde şarkı söylemeyi de öğrendiğimi söyleyebilirim. Ben küçükken Lizbon'dan ayrıldık ve babamın işi nedeniyle Algarve'de yaşamaya gittik, orada fado evleri olmadığı için ailem bizim evde kendi fado seanslarını yapardı. Ben de geç saatlere babamın, annemin ve diğer fadistaların şarkı söylemesini dinlerdim. Sadece müzikten değil, yaptıkları tartışmalardan da çok şey öğrendim. Annem bana yaşıma en uygun sözleri olan fadoları ve şarkı söylerken her kelimenin önemini ayırt etmeyi öğretti. Daha sonra Lizbon'a döndüğümüzde ailem “O Embuçado” adlı bir fado evi açtı ve bu da benim bir fado şarkıcısı olarak gelişmemi hızlandırdı.
Tarzınızda kendi sesinizi nasıl buldunuz? Fado idolleriniz kimler, En sevdiğiniz çağdaş Fado şarkıcıları kimler?
Bence her sanatçı kendi hakikatini ve gerçekte ne hissediyorsa onu söylemeli. İdollerimle zaman geçirme ve öğrenme zevkini yaşadım, örneğin annemle babamın fado evine giden ve bana her zaman pek çok tavsiye veren Beatriz da Conceição gibi. Bugünlerde bu eski nesille birlikte yaşamış ve yeni neslin her biriyle paylaşacak gerçekten güzel hikâyeleri olan Camané'yi dinlemeyi gerçekten seviyorum. Onun yanında olmak her zaman bir zevk.
Ayrıca yardım kuruluşlarında da yer alıyorsunuz. Bu sizin için ne anlam ifade ediyor?
Hayırseverliğin sadece başkalarına verdiğimiz yardım için değil kendimizi tanımamız için de çok önemli olduğunu düşünüyorum. Dünyayı dolaşırken Hindistan'da gönüllü oldum. Kendim hakkında çok şey öğrendim ve kişiliğim hakkında bilmediğim şeyler keşfettim. Bence en büyük sorunlardan biri, hayatın hızlı temposunun, durup gerçekten önemli anların tadını çıkarmamıza izin vermemesi.
Fado aslında dünyada bilinen bir halk müziği türü. Portekiz'den dünya sahnelerinde şarkı söyleyen birçok şarkıcı var. Fado şarkıcıları arasında bir rekabet var mı?
Hepimiz her zaman daha fazlasını ve daha iyisini yapmak istediğimiz için sağlıklı bir rekabet olabileceğini düşünüyorum ama bu aynı zamanda kendimizle de bir rekabet. Fado'nun özünü kaybetmeden, bu müzik türünün sürekli yeniden keşfedilerek devam ettirilmesinin önemli olduğunu düşünüyorum.
Yorumunuzun diğer Fado şarkıcılarından farkı nedir?
Bu gerçekten zor bir soru, bence karşılaştırılamaz. Her fadistanın kendine özgü bir yorumu vardır.
Müzik tarzınız Fado'nun ötesinde hatta kimi zaman bir füzyon gibi. Müziğinizi nasıl tanımlarsınız?
Müziğimin kendimin bir yansıması olduğunu düşünüyorum. Fado, “tam da o anda yaşadığınız duyguları paylaşma aciliyetidir”. Bu yüzden inandığım ve yaşadığım sözleri söylüyorum. Müziğim benim gerçeğim diyebilirim.
Biraz da 2023'te çıkacak olan albümünüzden bahsedelim. Albümün tarzını ve sound'unu nasıl tanımlarsınız ve açıklarsınız?
Albüm kayıtlarını yeni bitirdim ve önümüzdeki yılın başında, muhtemelen Mart ayında dinleyici ile paylaşmayı arzu ediyorum. Bir fado albümü olacak diyebilirim. Her zaman Portekiz kimliğini koruma misyonuyla fado konusunu baştan sona ele almaya, bu türü birçok zenginliğiyle keşfetmeye devam ediyorum.