Bu bir romantik komedi mi? Evet, değil: Punc-Drunk Love
Punch-Drunk Love (Aşk Sarhoşu) 2002 yapımı, romantik komedi tadında bir film. Filmde Adam Sandler, Emily Watson ve Philip Saymour Hoffman rol almakta. Barry Egan rolüyle karşımıza çıkan Adam, 7 tane çekilmez kız kardeşiyle yaşayan ve hayatındaki bütün boşlukları işiyle doldurmaya çalışan kendi halinde bir genç adamdır. Kadınlar konusunda doğuştan yeteneksizdir fakat günün birinde bir kadınla tanışır. Aralarında yavaş yavaş bir şeyler filizlenmeye başlar...
Kim yönetti?
Senaryolarında olaydan olaya doksan derecelik açılarla geçiş yapan, çoğu yönetmenin aksine yitik karakterlerini gerçekteki gibi onlara hiçbir şey eklemeden birer kahraman hâline getiren, kamerasının hareketlerini, ışığını ve en önemlisi müziklerini sanki karakterlerine seçtiren 1970 doğumlu Amerikalı yönetmen Paul Thomas Anderson, ilk olarak Hard Eight ardından da Boogie Nights filmleriyle tanındı. Tom Cruise’un başrolünde yer aldığı kült yapım Magnolia ile 2000’de Altın Ayı kazanan Anderson, dünya çapında tanınır hâle geldi. Belli kalıplara oturmuş, kuralların dışına çıkmayan hikâyeleri sevmeyen, yazarken sigara içen yönetmen, There Will Be Blood (2007), The Master (2012), Inherent Vice (2014), Phantom Thread (2017) filmleriyle sinema literatüründe kendine has bir alan kurdu.
Ne yönetti?
Filmin neredeyse tamamında Shelley Duvall’ın He Needs Me adlı parçasının çaldığı, Paul Thomas Anderson’un izleyicisinin bilinçaltına tavus kuşu tüyü dokundurduğu küçük detaylarla dolu 95 dakikalık anti-psiko-romantik-komedi Punch-Drunk Love; tuvalet ürünleri üreten bir işletmede çalışan, yedi kız kardeşe sahip, ani öfke patlamaları yaşayan, sürekli aynı koyu mavi takım elbiseyi giyen, sorulan çoğu soruya “evet” deyip olumsuz yanıt veren, promosyonlu ürünlerdeki pazarlama açığını keşfederek hayat boyu yetecek uçuş mili kazanmak için yüzlerce puding satın alan, sadece konuşmak için 900’lü hatları arayıp başını derde sokan Barry Egan’ın (Adam Sandler) ve boşanmış, sık sık seyahate çıkan, “sarsık” kafalı, gözleri ve gözaltı torbalarıyla Barry’nin eline aldığı levyeye güç veren Lena’nın aşkını konu alıyor.
Nasıl yönetti?
Paul Thomas Anderson’un auteur teorisine başka bir ruh katarak yazıp yönettiği filmin görüntü yönetmenliğinde daha önceki ve daha sonraki tüm filmlerinde bu görevde olan Roger Spottiswoode’nin yönettiği Tomorrow Never Dies filminden de hatırlanan Robert Elswit bulunuyor. Filmin kurgusunda Tina Hirsch yapımı Munchies,Dwight H. Little imzalı Murder At 1600 ve Terrence Malick sinemasında önemli yeri olan The Thin Red Line filmlerinden bildiğimiz Leslie Jones yer alıyor. Lady Bird, Eternal Sunshine Of The Spotless Mind gibi romantik filmlerin müziğini yapacak olan Jon Brion’a tıpkı filmin yapısı gibi inişli çıkışlı, anti-romantik müzikler yaptıran PTA; sonrasında romantik filmlerin vazgeçilmezi olacak Adam Sandler’a da aynı şeyi yaptırıyor. Ya daha önce beraber çalıştığı ya da ışık gördüğü isimleri bir araya getiren Paul Thomas Anderson, herkesi beklenenden ve daha önce yaptığı işlerden farklı biçimde görevlendirip “kendince” olan filmini çekiyor.
Neden yönetti?
“Kahvaltıda ne sipariş ettiğine bakarak bir insan hakkında çok şey söyleyebilirsiniz” diyen Paul Thomas Anderson, bir sabah kahvaltı yaparken elindeki gazetede, aynı ürünü defalarca satın alarak 1 milyondan fazla uçuş mili elde eden bir adamın hikâyesine rastlayınca bu hikâyeyi bir filme dönüştürmek istemiş. Bu isteğini çoğu zamanki gibi gözü kara hümanist bakışının ardından bir göz kırpmayla yapan Anderson “Tom Cruise’lu Magnolia”dan sonra “arthouse bir Adam Sandler” filmi tasarlamış. Hatta, Magnolia filmi çekimleri sırasında Adam Sandler’ı arayan Tom Cruise, “Arkadaşım Paul ile film yapıyorum, seninle bir sonraki filminde çalışmak istiyor” demiş. Bunun üzerine “tamam teşekkürler” diyen Adam Sandler, Paul’ün Paul Thomas Anderson olduğunu Magnolia filmini izlemek için gittiği sinemada fark etmiş.
Ne zaman yönetti?
Roman Polanski’nin Piyanist ile Altın Palmiye kazandığı, Aki Kaurismäki’nin Geçmişi Olmayan Adam ile Büyük Ödül aldığı 2002 Cannes Film Festivali’nden iyi yönetmen ödülüne bu filmle ulaşan yönetmen, filmin çekimlerine 1 Şubat 2001 tarihinde başlamış. 19 Mart 2001’de biten çekimlerin ardından Aşk Sarhoşları 1 Kasım 2002’de vizyona girmiş. “Maalesef, iyi bir film yazıp yönetmenin işimin yüzde ellisini oluşturduğunu, geri kalan yüzde ellinin filmi finanse eden diğer insanlarla uğraşmak olduğunu öğrendim,” diyen Paul Thomas Anderson, aradaki bir buçuk yıllık zaman farkını böyle açıklamış.