Bir masal diyarı: Zanzibar
Afrika’nın tarih kokan, büyülü adası Zanzibar’a “ölmeden önce görmeniz gereken yerler” listesinin en başında yer ayırın. Bu tarih ve doğayla harmanlanmış ada için muhteşem, büyüleyici, mistik, fantastik gibi sıfatlardan oluşan bir dizi övgü cümlesi kurmanız gerekebilir. Zira Zanzibar, anlatılmaz yaşanır gibi klişelerin yeryüzündeki karşılığı...
Stone Town ve Tarihe Tanıklık Eden Kapıları
Benim ilk Zanzibar ziyaretim Tanzanya’nın başkenti Darüsselam’dan başlıyor.Darüsselam’dan mini bir uçakla Zanzibar’a varıyoruz. İlk vardığım noktada pek bir şey yok galiba hisleri taşırken Stone Town denilen eski şehir merkezine doğru geldikçe işlerin değişmeye başladığını fark ediyorum. Hiç zaman kaybetmeden doğruca şehrin ara sokaklarında kayboluyorum.
Stone town’da farklı kültürlere ait gezilecek çok yer var ama sokaklarda gezerken kapıların güzelliğini fark ettiğinizde bir başka büyünün peşinde koşmaya başlıyorsunuz.
Farklı kültürlerin simgeleriyle dolu kapılar Zanzibar’da ilk görmeniz gerekenlerden. Beit al-Sahel, Christ Church Cathedral ve The Old Fort, Stone Town’da ziyaret edilebilecek yerlerin başında geliyor. Fakat Zanzibar binalardan daha çok doğa ve denizin büyüleyici güzelliğiyle ziyaretçilerini ağırlıyor.
Okyanusun ve Kumun Tadını Çıkarın
İlk günü Zanzibar’ın tarihi şehri Stone Town’da geçirdikten sonra artık okyanusun ve kumsalların tadını çıkarma vakti geldi demektir. Birbirinden güzel plajlardan birini tercih edip kumun ve güneşin keyfini çıkarabileceğiniz gibi şnorkel ve türlü tekniklerle dalış yapabileceğiniz seçenekler de mevcut. Aslında vaktiniz varsa hepsini deneyin derim. Bu konularda hizmet alabileceğiniz turlar fazlasıyla mevcut.
Nungwi Beach, Nakupenda Beach ve Paje Beach Zanzibar’ın en bilinen plajlarından.
Gel-Gite Tanıklık Edebilirsiniz
Hem şnorkel hem de tüplü dalış yaptıktan sonra bir gün de denizin ve kumsalın tadını çıkarayım diye düşünerek sabahın ilk saatlerinde Stone Town’dan 20 km kadar uzakta olan otelimin plajına çıktığımda gözlerime inanamadığım bir manzarayla karşılaştım. Bunu arkadaşlarıma anlatırken “deniz yoktu, bildiğin gitmişti” ifadesini kullanıyorum.
Akşamüstü denizi bıraktığınız yerde bulamayabilirsiniz.
Gel-git sebebiyle deniz çekiliyor. Fakat bu da size başka mucizeler sunuyor. Daha önce görmediğiniz ve belki de bir daha görme şansı bulamayacağınız denizyıldızlarından tutun pek çok deniz canlısını o sırada görebiliyorsunuz.
Dev Kaplumbağalarıyla Prison Island
Eğer vaktiniz varsa ve deniz keyfi dışında başka bir aktivite yapmak isterseniz Prison Island’a gidebilirsiniz. Erken saatlerde giderseniz adada bulunan dev kaplumbağaları besleyebilirsiniz. Yaşları 300’e kadar ulaşan dev kaplumbağaları görmek ilginç bir deneyim olabilir.
Nadide Baharatlardan Almayı İhmal Etmeyin
Zanzibar’da bol baharatlı farklı dünya mutfaklarından yemekler yiyebileceğiniz restoranlar ve birbirinden şirin kafeler var. Baharat pazarında dünyanın en nadide baharatlarını uygun fiyata alabilir, el yapımı ağaç işçiliğinden, tablolara pek çok hediyelik eşya da bulabilirsiniz. Ada halkı oldukça güler yüzlü ve sıcak. Fakat fotoğraf çektirmek konusunda biraz katılar. Kibarca rica ettiğinizde sizi kırmayacaklardır fakat izinsiz fotoğraftan hoşlanmadıkları kesin.
Freddie Mercury’nin evini bir Queen parçası eşliğinde ziyaret etmeyi de unutmayın.
Bu büyük dünya starı Zanzibar adası doğumlu. Bir den fazla yerde Freddie Mercury ismine rastlayabilirsiniz. Hayatınızın bir döneminde “Bin bir Gece Masallarından” bir parça yaşamak istiyorsanız Zanzibar adasını ziyaret etmelisiniz. Doğası, denizi baharatları gün batımları her şey bir masaldan fırlamış gibi.
"Hayatınızın bir döneminde “Bin bir Gece Masallarından” bir parça yaşamak istiyorsanız Zanzibar adasını ziyaret etmelisiniz."