Libya neden siyasi bölünmeye geri dönüyor?
Bir yıl önce, Libya on yıldan fazla bir iç savaştan sonra demokrasi yolunda ilerliyordu. Şimdi, çekişme ve bölünmeye doğru kayıyor gibi görünüyor. Birliğe yönelik geçici adımların ardından, Libya bir kez daha iki rakip başbakanın iktidar olduğunu iddia etmesiyle ayrıldı. Bir yıl önce kurulan ve başkanlığını Dibeybe’nin yaptığı geçiş hükümetinin yerini alması amaçlanan 24 Aralık seçimleri süresiz olarak ertelendi.
Çeviri: AP
Bir yıl önce, Libya on yıldan fazla bir iç savaştan sonra demokrasiye doğru kırılgan bir yolda görünüyordu. Şimdiyse çekişme ve bölünmeye doğru kayıyor gibi görünüyor.
Birlik olma yolunda atılan geçici adımların ardından, iki rakip başbakanın iktidarı ele geçirme gayretiyle ülke bir kez daha parçalanıyor.
- Ciddi sorunların ilk kıvılcımları, 24 Aralık'ta yapılması planlanan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin süresiz olarak ertelendiği geçen yılın sonlarında ortaya çıktı. Gecikmenin altında, uygun adaylar ve oylamanın yapılmasına ilişkin temel kurallar konusundaki anlaşmazlıklar vardı.
Seçimin, bir yıl önce kurulan Başbakan Abdulhamid Dibeybe başkanlığındaki geçiş hükümetinin yerini alması amaçlanmıştı. 10 Şubat'ta parlamento, seçimler yapılamadığı için eski içişleri bakanı Fethi Başağa'yı yeni hükümeti kurmakla görevlendirdi ve seçimlerin 14 ay içinde yapılması gerektiğini söyledi.
Dibeybe ise seçimler gerçekleşene kadar iktidarda kalacağına söz vererek istifa etmeyi reddetti.
Ulusal Birlik Hükümeti'nin görev süresinin 24 Aralık 2021'de dolduğu gerekçesiyle, 10 Şubat'ta ülkenin milletvekillerinin çoğunun katılmadığı oturumda Fethi Başağa'yı başbakan seçen Tobruk'taki Temsilciler Meclisi, 1 Mart'taki güven oylaması ile Başağa'nın başbakan olarak atandığını açıkladı.
- Ulusal Birlik Hükümeti Başbakanı Abdulhamid Dibeybe ise Temsilciler Meclisi'ni Cenevre Anlaşması'nda belirlenen yol haritasından ayrılmakla suçlayarak görevinin başında olduğunu, görevi ancak seçilmiş bir hükümete teslim edeceğini duyurdu.
Pek çok Libyalı ve gözlemci için, savaşın ilerlemesi olasılığı ve paralel hükümetlere dönüş yakın gibi görünüyor. Libya, NATO destekli Arap Baharı ayaklanmasının 2011'de otokratik hükümdar Muammer Kaddafi'yi devirmesinden bu yana çatışmalarla harap oldu. Ülke yıllarca doğu ve batıda her biri milisler ve yabancı hükümetler tarafından desteklenen rakip yönetimler arasında bölünmüştü.
Uluslararası toplumun ülkeyi birleştirmeye yardımcı olma girişimleri, güçlü Libya partileri ve onların yabancı destekçileri uzlaşmayı reddettiği için engellendi. Seçim yasaları ve hatta kimin aday olması gerektiği konusunda fikir birliğine varılamaması üzerine seçimler ertelendi.
Berlin merkezli SWP araştırma enstitüsünde Libya uzmanı olan Wolfram Lacher, Başağa ve Dibeybe’nin durumunu "meşru ve gayri meşru arasındaki bir mücadele" olarak tasvir edebileceğini söyledi.
“Gerçekte, her ikisi de süresiz olarak ve hesap vermeden iktidarda kalmaya çalışan iki taraf arasındaki bir mücadeledir.” dedi.
İşte ülkedeki ana figürlere bir bakış:
- İki başbakan
Hem Başağa hem de Dibeybe, batı Libya'da bir şehir olan Mısrata'dan geliyor.
- 59 yaşındaki Başağa eski bir hava kuvvetleri pilotu ve iş adamı. 2018'den BM liderliğindeki müzakerelerin geçiş hükümetinin kurulmasına yol açtığı Mart 2021'e kadar Trablus'ta BM destekli yönetimde içişleri bakanı olarak görev yaptı.
Bazı yerel milislerle çatışmış olmasına rağmen, kendisini batı Libya'daki en güçlü figürlerden biri olarak konumlandırdı. Yalnızca Türkiye, Fransa ve ABD ile değil, aynı zamanda Trablus saldırısı sırasında Libya’nın kağıt üzerindeki rakipleri olan Mısır ve Rusya ile de bağlar geliştirdi.
Başağa geçiş hükümetine de liderlik etmeye çalıştı, ancak yolsuzluk iddialarıyla gölgelenen BM aracılığındaki bir süreçte Dibeybe tarafından yenildi. Ayrıca, Aralık seçimi iptal edilmeden önce Halife Hafter, Dibeybe ve Kaddafi'nin oğlu Seyfülislam ile rekabet etmeyi umarak cumhurbaşkanlığına aday olmayı planlamıştı.
- Kanada'dan mühendislik alanında üniversite diplomasına sahip olan Dibeybe, nispeten siyasi bir acemi. Libya'nın en zengin insanlarından biri olan ve Kaddafi döneminde politikacı olan bir akrabası Ali Dibeybe’nin servetine güvendiğine inanılıyor...
2011 ayaklanmasından sonra, Dibeybe’ler Mısrata tugayları olarak bilinen güçlü bir milisle ittifak kurdular.
Geçiş hükümetinin başı olarak 63 yaşındaki Dibeybe, bazı siyasi düşmanlar edindi.
Başkanlığa aday olmayacağına söz vermişti, ancak daha sonra sözünden döndü ve en güçlü destekçilerinden bazılarını uzaklaştırarak adaylığını açıkladı. Dibeybe, güçlü meclis başkanı Akile Salih ve Libya Ulusal Ordusu'nun başkomutanı Hafter ile sık sık anlaşmazlık içindeydi.
-Doğudaki bölücü güçlü figür: Halife Hafter
Hafter, Kaddafi yönetiminde üst düzey bir subaydı, ancak 1980'lerde Libya'nın Çad ile savaşı sırasında iltica etti. Daha sonra, CIA ile çalıştığına inanılan Hafter, Washington'da yirmi yıldan fazla bir süre geçirdi.
Döndüğünde, 2011'de Kaddafi karşıtı ayaklanmaya katıldı. 2014'te, Hafter’in kendi tarzını taşıyan Libya Arap Silahlı Kuvvetleri, doğu ve güney Libya'da aşırılık yanlıları ve diğer rakip gruplarla savaştı.
- Hafter ve ordusu, artık hayati petrol sahaları ve terminalleri de dahil olmak üzere Libya'nın doğusunu ve güneyinin çoğunu kontrol ediyorlar.
Hafter, Nisan 2019'da Trablus'u ele geçirmeye çalıştı. 14 aylık askeri kampanyası başarısız oldu, bu durum BM aracılı ateşkes ve Dibeybe’nin geçici hükümetini oluşturan siyasi görüşmelere yol açtı.
ABD ve Libya vatandaşı olan Hafter, Mısır ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin yanı sıra Fransa ve Rusya'nın da desteğine sahip. Rakiplerine ise ağırlıklı olarak Türkiye ve Katar yardım ediyor.
Kampanyasını, kontrol ettiği bölgelere güvenlik ve istikrar getirme yeteneği üzerine kurarak cumhurbaşkanlığı adaylığını açıkladı. Hafter'i eleştirenler ise onu otokratik bir yönetim kurmaya çalışmakla suçluyor.
Hafter'in güçleri, Başağa'nın atanmasını memnuniyetle karşılayarak Dibeybe’ye karşı ittifak da kurdu.
Ancak böyle bir ortaklık, Libya araştırmacısı Jalel Harchaoui’ye göre atanan başbakan için maliyetli olabilir. Harchaoui, Başağa'nın yakın zamanda doğu ve batıdaki şubelerini birleştirmeye yönelik adımları açıklayan Libya Merkez Bankası başkanı Sadık el-Kebir ile çalışmanın bir yolunu bulması gerektiğini ifade ediyor. Banka, Libya'nın büyük petrol yataklarından ve dış rezervlerden elde edilen yıllık milyarlarca dolarlık gelirin deposu konumunda.
- Başağa için bir diğer önemli endişe, batıda pek çok kişi tarafından paylaşılan Hafter'e karşı duyulan derin güvensizlik...
Harchaoui, "Bu sorular dikkatli bir şekilde ele alınmazsa kriz daha da kötüleşebilir" şeklinde konuştu.
Kaddafi'nin varisi: Seyfülislam Kaddafi
Seyfülislam Kaddafi yıllarca saklandıktan sonra Kasım ortasında cumhurbaşkanlığı adaylığını açıklamak için ortaya çıktığında, Libya'da şok dalgaları yayıldı.
Kaddafi, 2017 yılında milislerin yönettiği bir hapishaneden serbest bırakıldı, ancak hala Uluslararası Ceza Mahkemesi tarafından 2011 ayaklanması sırasında işlediği iddia edilen “insanlığa karşı suçlar” suçlamasıyla aranıyor. Savaşın yarattığı işlev bozukluğundan yararlanarak yavaş yavaş siyasi bir geri dönüş tasarladı. Büyük ölçüde ülke çapındaki kabilelerle olan bağlantıları sayesinde bir zamanlar en şiddetli düşmanları olan milislerle uzlaştı. Adaylığı, rakip grupları kendisine karşı birleştirmeye yetecek kadar tehditkar olduğunu kanıtladı.
Harchaoui, son gelişmelerin, görünürdeki popülaritesine rağmen Seyfülislam'ı yeteri kadar silahlı adamın sadakatine sahip olmadığı için devre dışı bıraktığını söyledi.
Harchaoui, “Halkın görüşü büyük ölçüde göz ardı ediliyor ve seçim süreci çok kötü durumda” şeklinde konuştu.