Krizlerin gölgesindeki Lübnan sandık başında
Etnik ve dinî olarak birçok farklı kimliğe ev sahipliği yapan Lübnan'da, bugün 3 milyon 917 bin seçmen 128 milletvekili seçmek için sandık başında oy kullanacak.
Lübnanlılar 4 yıl aradan sonra başta ekonomi olmak üzere yaşamlarını doğrudan etkileyen 20 saatlik elektrik kesintileri gibi krizlerin gölgesinde 15 Mayıs Pazar günü sandık başına gidip oy verecek.
Yaklaşık 6 milyon 500 bin nüfusu bulunan, etnik ve dinî olarak birçok farklı kimliğe ev sahipliği yapan Lübnan'da bu sene 3 milyon 917 bin seçmen bulunuyor.
Lübnan halkının, son seçimlerin yapıldığı Mayıs 2018'den bu yana yaşanan kriz ve olaylar nedeniyle siyasî partilere güveni ciddi oranda sarsılmış durumda. Tüm yaşananlara rağmen siyasî partiler, sandıktan çıkacak sonuçların kronik sorunlara çözüm getireceğini vaat ediyor.
Lübnan'daki son seçimden bu yana 3 başbakan göreve geldi
- Lübnan'da son seçimler Mayıs 2018'de 9 yıl aradan sonra ilk defa yapılmıştı. Son seçimlerde, İran-Suriye'deki Esed rejimi müttefikleri Hizbullah, Şii Emel Hareketi ve Hristiyan Özgür Yurtseverler Hareketi Partisi, 8 Mart Koalisyonu olarak sandıktan milletvekillerinin çoğunluğunu kazanarak zafer ilan etmişti.
İran karşıtı ve Körfez müttefiki olarak tanımlanan 14 Mart Koalisyonu'nda başı çeken Müstakbel Hareketi lideri ve Sünni siyasetçi Saad Hariri, rakiplerine karşı yaşadığı hezimete rağmen anayasa gereği başbakanın Sünnilerden seçilmesinden dolayı hükümeti kuran taraf oldu.
Hariri göreve geldikten sonra Ekim 2019'da toplumsal gösteriler patlak verdi. Hariri, gösteriler nedeniyle 29 Ekim 2019'da görevinden istifa etti.
Hariri'nin yerine Ocak 2020'de Hizbullah ve onun müttefiklerine yakınlığı ile bilinen Hassan Diyab seçildi.
Lübnan'ın başkenti Beyrut'ta 4 Ağustos 2020'de meydana gelen ölümcül liman patlamasından sonra Diyab da görevinden istifa etmek zorunda kaldı.
Diyab'ın görevi bırakmasından sonra 1 yıllık müzakerelerin ardından Ekim 2021'de mevcut Başbakan Necib Mikati yönetime geldi.
4 yıl boyunca art arda krizler meydana geldi
Lübnan'da 4 yıl önce yapılan Mayıs 2018'deki seçimlerden sonra seçim sonuçları ve kurulan hükümetten umduğunu bulamayan halk, artan vergiler, ağırlaşan yaşam koşulları ve çözülemeyen kronik sorunlar ile değişmeyen siyasî sisteme tepki için Ekim 2019'da sokağa döküldü.
Kısa süre içerisinde ülkedeki tüm mezheplerin de desteğini alan gösteriler, Lübnan'ın hem siyasî hem de ekonomik olarak başka bir sürece girmesine yol açtı.
Lübnan Merkez Bankası, 2020'in başından itibaren, ülkedeki döviz rezervlerinin erimesinin önüne geçmek ve sermayenin yurt dışına çıkışını engellemek için tüm döviz mevduat hesaplarını dondurdu. Ardından koronavirüsün neden olduğu ülkelerin tam kapanma durumu, ülkenin önemli gelirleri arasında yer alan turizmi kötü etkiledi.
Koronavirüs ile mücadele ederken Beyrut Limanı'nda bir depodaki aminyum nitrattan kaynaklı yaşanan patlamada 200'den fazla kişi öldü, Beyrut'ta büyük bir yıkım meydana geldi.
Lübnan lirasının dolar karşısındaki değeri 1500 seviyesinde iken, 2021'in başından itibaren yerel para aşamalı bir şekilde daha fazla değer kaybetmeye başladı.
Krizden önce yaklaşık 440 dolar civarında olan asgari ücret, Lübnan lirasının kesif bir değer kaybı yaşamasıyla 30 doların altını gördü.
Lübnan Merkez Bankası, Ağustos 2021 itibarıyla, eriyen rezervler ve dövizdeki likidite sorunu nedeniyle akaryakıta verilen sübvanseyi kaldırdı.
Lübnan halkı, akaryakıt istasyonları önünde büyük kuyruklar oluştururken, ülkedeki yakıt ile elektrik üreten tesisler ise durma aşamasına geldi. Ülkede halen devam eden 20 saati bulan günlük elektrik kesintileri yaşanmaya başladı.
- Birleşmiş Milletler (BM) 1 Temmuz 2021'de yayımladığı değerlendirme raporunda, ülkedeki yaşam şartlarının 1975-1990 yıllarındaki iç savaş döneminden bile daha kötü olduğunu vurguladı.
Lübnan hükûmeti, Aralık 2021'de yolsuzluk, malî kaynakların kötü kullanılması ve likidite sorunu nedeniyle finansal sistemdeki kaybın 66 milyar dolar olduğunu bildirdi.
BM Batı Asya Ekonomik ve Sosyal Komisyonu, 7 Nisan'da 2022'de, Lübnan halkının yüzde 74'ünün yoksulluk sınırında yaşadığını, işsizlik oranın da yüzde 44'e yükseldiğini belirtti.
718 aday 128 sandalye için yarışacak
İçişleri Bakanı Besam Mevlevi, 4 Nisan'da yaptığı açıklamada, 128 sandalyeli Mecliste yer alabilmek için 15 seçim bölgesinde 103 listede kayıtlı toplam 718 adayın yarışacağını belirtmişti.
Ülkede 2018'de 3 milyon 746 bin olan seçmen sayısı, bu sene 3 milyon 967 bine ulaştı.
Pazar günü yapılacak genel seçimlerden önce 6 ve 8 Mayıs'ta toplam seçmen sayısının yüzde 5.5'ine tekabül eden yurt dışındaki seçmenler oy kullanım işlemleri tamamlandı. Seçime katılım oranı yüzde 60 seviyesinde oldu. 58 ülkede kayıtlı 225 bin Lübnanlı seçmenden yaklaşık 135 bini oy kullandı.
- 1989'da yapılan Taif Anlaşması'na göre Meclisteki milletvekili dağılımı, "28 Sünni, 28 Şii, 8 Dürzi, 34 Maruni Hristiyan, 14 Ortodoks, 8 Katolik, 5 Ermeni, 2 Alevi, 1 milletvekili de Hristiyanlar içerisindeki azınlıklar" şeklinde gerçekleşiyor.
Sünni lider Hariri'nin katılmadığı ilk seçimler ve Hizbullah'ın oyunu artırma ihtimali
Eski Başbakan Saad Hariri, 25 Ocak 2022'de, siyasetten çekildiğini, ailesi ve partisi Müstakbel Hareketi'nden kimsenin de seçimlere girmeyeceğini duyurmuştu.
Hariri'nin bu kararından sonra ülkedeki siyasî uzmanlar, Hizbullah cephesinin seçimlerde Sünnilerin oyunu almak ve medyana gelene siyasî boşluğu doldurmak için geride durmayacaklarının altını çiziyor.
Sünnilerin olası güç kaybının önüne geçmek ve zayıflanmasını engellemek için Müstakbel Hareketi'nden istifa eden birçok milletvekili farklı listeler üzerinden yeniden aday oldu.
Sünni eski Başbakan Fuad Sinyora da siyasette farklı adaylara destek verip sahaya indi. Aynı şekilde mevcut milletvekili ve Sünni iş insanlarından Fuad Mahzumi de harekete geçip, kurduğu liste ile seçimlere giriyor.
Asıl yarışan siyasî partiler
Seçim yarışının yaşanacağı asıl siyasî partiler 8 Mart Koalisyonu ve 14 Mart Koalisyonu olmak üzere iki cepheden oluşuyor.
ABD ve Körfez karşıtlığı ile bilinip İran ile sıkı ilişkileri bulunan Hizbullah, Şii Emel Hareketi, Özgür Yurtseverler Hareketi Partisi, Suriye Sosyalist Milliyetçi Partisi, Hristiyan Marada Hareketi, Ermeni Taşnak Partisi 8 Mart Koalisyonu çatışında yer alıyor.
14 Mart Koalisyonunda ise Hristiyan Lübnan Güçleri Partisi, eski Müstakbel Hareketi mensupları, Dürzi İlerici Sosyalist Partisi ve Hristiyan Ketaib Partisi bulunuyor.