Vallahi rezalet, billahi rezalet!

Beşiktaş yönetimi, Şenol Güneş'in eline rakipleriyle yarışabileceği bir kadro vermedi. Fakat mevcut kadronun hak ettiği futbol da bu değil. Şenol Güneşli Beşiktaş zaten geçen sezonun ikinci yarısının lideriydi. Kadro kaliten iyiye gitmedi, rakiplerinle arandaki makas açıldı ama yine de Brugge maçındaki oyunun, Trabzonspor ve Adana Demirspor hezimetlerinin, evinde son 10 dakikada Lugano'ya 2-0'dan maç vermenin kadro kalitesiyle alakası yok.

Bu kadro ancak üçüncülük mücadelesi verir ama yukarıda saydığım maçları da iyi oynayarak kazanır. Kazanmalıydı, olması gereken buydu. Ama olmadı. Bu nedenle alınan kötü sonuçlarda başrolü Çebi ve Güneş paylaşıyor.

• Şenol Güneş hem kötü kadro kurulmasını engellemeyerek her transfere onay verdi hem her şeye rağmen yönetimi savundu hem de sahadaki oyun her geçen gün kötüye gitti.

Sen Şenol Güneş'sin, Türkiye'nin yetiştirdiği en büyük futbol adamlarından ve Beşiktaş efsanelerinden birisin. Niye ağırlığını koyup kötü kadro kurulmasını engellemedin hocam?

Lugano maçından önce TVNET'teki yayında, kötü oyun ve skorlar devam ederse, protestoların yönetimden sekip Şenol Güneş'e yöneleceğini belirtmiştim. Bu, malumun ilamıydı. Maç henüz 0-0'ken tribünler "Söylesene bize hoca, takım niye oynamıyor?" diye bağırdı.

Olması gereken olumlu şeyler olmayınca, olması gereken olumsuz şeyler oldu. Şenol Güneş istifa etti, yönetim olağan üstü kongre kararı aldı. Peki şimdi ne olacak?

Pazar günü İstanbulspor maçında takımın başında Burak Yılmaz olacak. Fakat sonrasını kestirmek güç. En geç aralık ayının başında kongre olacak. Kongreye kadar Burak ile mi devam edilir yoksa kısa süreli çalışmayı kabul edecek, camia içinden Rıza Çalımbay ile mi anlaşılır bilmiyorum. Kısa süre için Rıza Çalımbay daha mantıklı bir tercih gibi duruyor.

Olağanüstü kongrede şu an için ilk ve tek başkan adayı Hasan Arat. Divan Kurulu Başkanı Tevfik Yamantürk'ün de aday olabileceği konuşuluyor. Hatta Ahmet Nur Çebi'nin de farklı yöneticilerle tekrar başkanlık yarışına girebileceği söyleniyor.

Tekrar başkan olunca ne değişecek Sayın Çebi? Tekrar aday olmak demek, "Ben her şeyi doğru yaptım. Sorun hocada ve yöneticilerdeydi. Hoca gitti ve yeni yöneticilerle kaldığım yerden devam edeceğim." demek.

• Çebi'nin yeniden aday ve başkan olması, camiayı daha da dibe sürükleyecektir. Tribünlerdeki tepkiler kesinlikle dinmez. Lugano maçından sonra Çebi'ye ilk kez küfredildi. Sayın Çebi'nin Beşiktaş'ın selameti için yeniden aday olmaması, hatta istifa etmesinin en iyi tercih olduğunu düşünüyorum.

Ahmet Nur Çebi'nin yeniden Beşiktaş'ta başkan olması için yeni bir yüze, yeni bir kimliğe ihtiyacı var. Fakat burası Kurtlar Vadisi değil. Burası Beşiktaş.

Sen kimsin Büyükekşi?

TFF Başkanı Mehmet Büyükekşi'nin geldiği günden beri Beşiktaş antipatisi ve direkt siyah beyazlı camiayı hedef alan açıklamaları herkesin malumu. Beşiktaş'ın her açıklamasına cevap vermesi, kürsüye vurarak tehditkâr konuşması, Beşiktaş Başkanı kürsüde konuşurken alaycı bir şekilde "Çok beklersin" demesi...

Stadyuma geldiğinde ağır tepkiyle karşılaşması çok olağandı ve öyle de oldu. Bir de "Bu olanlar münferit değil, organizeydi." demiş. Çebi'ye de "Bu küfürleri siz ettiriyorsunuz." demiş. Beşiktaş taraftarının sana karşı birlikte hareket etmesi için biri tarafından yönlendirilmesi mi gerekiyor? Kaldı ki Çebi'nin böyle bir gücü olsa önce kendisine edilen protestoları dindirir. Ne yapacaktı taraftar? "Lütfen stadımızı terk edin" diyerek mi seni istemediğini ifade edecekti?

Tabii ki küfrü ve şiddeti hiçbir zaman savunmuyorum ama Türkiye'nin ve Türk futbolunun gerçekleri var. O stada giderken taraftarın tepki göstereceğini biliyordun. Her şeye ve herkese rağmen sen Beşiktaş taraftarına ve Beşiktaş'ın başkanına el kol hareketi yapamazsın. Sen hiçbir camiayı bu denli karşına alamazsın. Sen kimsin ki? Geldiğinden beri, önceki başkanlar gibi Türk futbolunu geriye götürmekten başka ne yaptın? Bugün Beşiktaş'ın hocası gitti, yarın yönetim gidecek ama sıra sana da gelecek.