GZT Diyarbakır'da: Narin Güran davasında ilk duruşma başladı
Diyarbakır'da kaybolduktan 19 gün sonra dere yatağında çuvalda cansız bedeni bulunan Narin Güran (8) cinayetine ilişkin duruşma, saat 09.00’da başladı. Davada tutuklu sanıklar annesi Yüksel, ağabeyi Enes ve amcası Salim Güran ile Nevzat Bahtiyar yargılanıyor. GZT Diyarbakır'da Narin'in davasını takip ediyor.
Türkiye'nin gündemine oturan cinayete ilişkin duruşma Diyarbakır Adliyesi'nde saat 09.00'da başladı. GZT duruşmanın yakından takip etmek için Diyarbakır'da. GZT Saha Editörü Ümmü Gülsüm Durmuş gelişmeleri aktarmaya devam ediyor.
Diyarbakır'da 8 yaşındaki Narin Güran'ın öldürülmesine ilişkin tutuklu 4 sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanmasına başlandı.
8. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşması için tutuklu sanıklar Diyarbakır Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nden cezaevi nakil araçlarıyla geniş güvenlik önlemi alınarak Diyarbakır Adliyesi'ne getirildi.
Diyarbakır Adliyesi önüne de güvenlik önlemleri kapsamında polis bariyerleri yerleştirildi. Duruşmaya katılanlar, adliye önü ve içerisinde 2 ayrı noktada yapılan aramadan sonra duruşma salonuna alındı.
Duruşmada, tutuklu sanıklar amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile Narin'in cansız bedenini Eğertutmaz Deresi'ne sakladığını itiraf eden Nevzat Bahtiyar ve avukatları hazır bulundu.
Sanıkların kimlik tespiti ile başlayan duruşma, kamerayla kayıt altına alınıyor.
Baba Arif Güran, "müşteki", aralarında tutuklu şüphelilerin de bulunduğu 26 kişi "tanık", Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Diyarbakır Barosu avukatları da "müşteki kurum" sıfatıyla duruşma salonunda yerini aldı.
Ne olmuştu?
- Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi'nde 21 Ağustos'ta kaybolan Narin Güran'ın 8 Eylül'de Eğertutmaz Deresi'nde cansız bedenine ulaşılmıştı.
- Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında gözaltına alınan 23 şüpheliden aralarında amca Salim, anne Yüksel ve ağabey Enes Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar'ın da bulunduğu 12 kişi tutuklanmıştı.
- Salim, Yüksel ve Enes Güran ile Nevzat Bahtiyar hakkında yürütülen soruşturma tamamlanmış, 4 sanık hakkında "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle hazırlanan iddianame, Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesince 23 Ekim'de kabul edilmişti.
Basın mensupları yakından takip ediyor
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin davanın ilk duruşmasına basın mensupları yoğun ilgi gösterdi.
Mahkeme, tutuklu sanıkların yargılanmasına devam ederken, davayı takip etmek isteyen bölgeden ve diğer illerden gelen 100’den fazla basın mensupları, gelişmeleri izlemek için adliye önünde nöbet tutmaya başladı.
Nevzat Bahtiyar: Evde Narin'den başkasını görmedim
Narin Güran cinayetinde tutuklu Nevzat Bahtiyar ifade vermeye başladı. Bahtiyar, ’’Cezaevindeyken kimse bana para teklifinde bulunmadı. Arif Güran’ın evinin içerisine girdiğimizde Salih Güran ile birlikte evin içerisinde kimseyi görmedim. Sadece Narin’in cansız bedeni vardı’’ dedi.
Salim Güran anne Yüksel Güran ile birlikte olduğunu gördüğü için Narin'i öldürmüş
Mahkemede ifade veren sanık Nevzat Bahtiyar,
’’Arabam aşağıdaydı yaya olarak Arif Güran’ın evinin etrafındaydık. Ahırın orada Salih Güran ile buluştuk.
Salim dışında kimse yoktu. Salim Güran bana gel seninle işim var dedi. Salim bana arabaya bin ve beni takip et demedi. Araç içerisinde herhangi bir battaniye görmedim. Savcılık beyanımda korkmuştum. Beni ailemle tehdit ettikleri için savcılıkta o şekilde ifade verdim.
Cezaevindeyken kimse bana para teklifinde bulunmadı. Arif Güran’ın evinin içerisine girdiğimizde Salih Güran ile birlikte evin içerisinde kimseyi görmedim. Sadece Narin’in cansız bedeni vardı. Ben herhangi bir bağrışma duymadım. Salim Güran’ın beni eve neden çağırdığını ilk başta bilmiyordum. Narin’in cesedini görünce anladım. Salim Güran bana Yüksel ile birlikte olduğumuzu Narin gördüğü için onu öldürdüm dedi."
Nevzat Bahtiyar kendi ve oğlunun canıyla tehdit edilmiş
Sözlerine devam eden Bahtiyar,
"Salim beni arayıp gel seninle işim var diyene kadar ben Salim’i görmedim. Salim ben bahçeyi sularken geldi o zaman gördüm. Evde Narin’in cesedini görünce bana bu cesedi kaybedeceksin dedi. Götürüp bir yere at dedi. Cesedi dere kenarına götürmemi Salim söyledi. Cesedi parçalamamı söyledi. Ben hayatımda ilk defa ceset gördüm. Beni silahla, seni oğlun Muhammet’i alıp götürüp önce onun kafasına sonra senin kafana sıkarım deyince cesedi alıp götürdüm. Ben Narin’i gördüğümde battaniyeye sarılı değildi. Salim dışarı çıkıp battaniye getirdi. O sırada Narin evde cansız bir şekilde yatıyordu. Battaniyeye sardıktan sonra kendi aracıma götürdüm. Yüksel, Narin’i araca götürdüğümde yukarıda ağlıyordu’’ dedi.
İfade sırasında Narin’in babası Arif Güran gözyaşlarına boğuldu.
“Ayağı parçalamadım”
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı adına davaya katılan vekil bir avukatın da “Salim Güran ile Yüksel Güran'ın ilişkisi olduğunu biliyor muydun?" sorusuna, Nevzat Bahtiyar, "Hayır, o gün öğrendim. İpi bağlarken bir ayağı dışarda kalmıştı. Ayağı parçalamadım" yanıtını verdi.
“Cesedi çıkarıp yol üzerinde bırakacaktım”
Mahkeme Başkanının “Neden cesedi oradan alacağını söyledin?" diye sorması üzerine Nevzat Bahtiyar, "Vicdanım el vermediği için cesedi çıkarıp, yol üzerinde bırakacaktım. Tesadüfen bulunmuş diye yapacaktım ama fırsatım olmadı. Kaçma ihtiyacı hissetmedim" diye konuştu. Avukat Onur Akdağ'ın 'Kardeşinin eşiyle ilişkin var mı' sorusuna da Bahtiyar "Yok" yanıtını verdi.
“Narin’i kendi çocuğum gibi severdim”
Yüksel Güran'ın müdafi avukatı Yılmaz Demiroğlu, "Türkiye'nin sabrı tükendi, doğruyu söyle artık. Sizin evinizden çıktığında Salim'e gitmek istersen önce kimin evi gelir?" dedi. Bunun üzerine Nevzat Bahtiyar, "Arif'in evi geliyor. Narin'i severdim, kendi çocuğum gibi. Fırsatım olsaydı, cesedi oradan çıkaracaktım" cevabını verdi.
Nevzat Bahtiyar: Bu para için kinim olmadı
Duruşmada Diyarbakır Barosu'ndan baba Arif Güran'ın vekili Avukat Berat Kocakaya'nın 'Arif Güran ile ticaretin var mı? 'sorusuna Nevzat Bahtiyar, "Hayır, bir arabada yaşanmıştı. Arabayı aldım, 1-2 ay kaldı, ona geri vereyim dedim. Orada Arif'le birlikte arabayı sattık. Orada arabanın parçalanmış olduğunu bilmiyorduk. Onu alan adam da kaza geçirdikten sonra arabanın sıkıntısı olduğunu söyledi. Adam bize 80 bin TL ceza kesti. 50 bin TL'yi ben verdim. Bu para için kinim olmadı" dedi.
İtirafçı Nevzat Bahtiyar'ın ardından ağabey Enes Güran ifade vermeye başladı. Mahkeme Başkanı Güran'ın önceki ifadesini okuduktan sonra sorular sormaya başladı.
Enes Güran: Sosyal medyada gezinirken Narin yanıma geldi
Olay gününü anlatan Enes Güran, "Malatya Arguvan'dan ayın 20'sinde eve geldim. Babam beni otogardan aldı. Uyandığım zaman annem, ağabeyim, babam ve kardeşlerim evdeydi. Yemekte Muzaffer Güran bize eşlik etti. Babam ve Muzaffer, Batman'a gidecekti. Annemin evden çıktığını fark ettim. Malatya'dan geldiğim için elbiselerim kirliydi. Annem elbiseleri, Hediye Güran'a götürdü. Yemeğimizi yedikten sonra sosyal medyada gezinirken Narin yanıma geldi. Saat 13.00 oldu. O sırada Narin, anneme 'Kursa gideceğim' dedi. Annem, 'Gitme' dedi ancak sonra izin verdi. Ben de o sırada uyudum. Uyandığımda Malatya'dan arkadaşım aramıştı. Yengem de evin içindeydi. Ağaçların altına gittiğimde telefonum yanımdaydı" dedi.
Mahkeme Başkanı Enes Güran'dan özür diledi
Mahkeme Başkanının HTS kayıtlarında görünen ve Salim Güran'ın evine gittiği 15.57 saatini, Enes Güran kabul etmedi. “Narin, senin hoş olmayan bir görüntünü gördüğü için mi öldürüldü" sorusuna da Enes Güran, "Hayır, öyle bir şey yok" yanıtını verdi. Daha sonra Mahkeme Başkanı, "Salim Güran ile annen arasında bir ilişki mi var" dedi. Enes Güran da "O benim annem, bu bana nasıl sorulur, yakışık değil" cevabını verdi. Daha sonra Mahkeme Başkanı, “Tamam, haklısın, özür dilerim. Ama ben hak ile batılı ortaya çıkarmaya çalışıyorum" diye konuştu.
"Suçlu değilim"
Mahkeme Başkanının “Kolundaki ısırık ve banyo yapmak için mi Salim'in evine gittin? Cezaevinde bir hükümlü, bir dilekçe vererek her zaman senin kolunu ısırdığını söylüyor. Ama 'Cezaevinde hiç ısırmadı' diyor. Neden kolunu orada ısırmadın?" sorusuna Enes Güran, "Hayır, gitmedim. Suçlu değilim, Narin için cezaevindeyim. Baz istasyonu verilerini kabul etmiyorum" yanıtını verdi.
"Neden burada sanıksın Enes?"
Mahkeme Başkanının “Kadınlar neden birbirine girdi, neden kavga ediyorsunuz diye sormadın mı?" sorusuna Enes Güran, "Narin'i kaybettiğimiz için Hediye Güran, Melike Güran, Yasemin Güran vs. vardı. Yasemin Güran'ı evinin tarafına iterek, 'Ne yapmaya çalışıyorsunuz' dedim. Neden kavga ettiklerini sormadım" dedi. Daha sonra Mahkeme Başkanı, “Neden burada sanıksın Enes? Neden Muhammed vs. değil de sen diye hiç düşündün mü?" diye sordu. Enes Güran da "Bilmiyorum. Hayır, düşünmedim" cevabını verdi.
Amcasından şüphelenmiş
“Sonra kimden, neden şüphelendin" sorusuna da Enes Güran, "Salim'in arabasında kan olduğunu öğrenince, amcamdan şüphelendim. 'Aracında kan var' dendi, şüphelendim. Salim Güran'ın öldürme ihtimali olup olmadığını bilmiyorum" yanıtını verdi. Savcının, 23 -24 ve 25 Ağustos'ta jandarmada verdiği ifadesinin HTS verileriyle örtüştüğünü ve bu ifadeleri kabul edip etmediğini sorması üzerine Enes Güran, "Kabul etmiyorum. 3 gün boyunca kafam karıştığı için aynı ifadeyi verdim" dedi.
TBB Başkanı Avukat Sağkan "Anlayabildiğim kadarıyla Pazar günü dahil olmak üzere devam edecek bir duruşma süreci ile karşı karşıyayız"
TBB Başkanı Erinç Sağkan, Narin Güran davasının mahkeme heyeti tarafından ara verilmesinin ardından Diyarbakır Adliyesi önünde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.
Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Avukat Erinç Sağkan, “Avukatlar tarafından sorulan sorular, verilemeyen ve verilen cevaplar, tevil yolu bazı cevaplar aslında yavaş yavaş somut gerçeğe ulaşılması konusunda adımlar atıldığı noktasında da bizlere umut veriyor” dedi.
Mahkemede yaşananları anlatan Sağkan, “Bugün, aylardır takip ettiğimiz davanın ilk duruşmasında Türkiye Barolar Birliği ve barolarımızın katılma taleplerini bu çerçevede mahkeme heyetine ilettik. Mahkeme heyeti tarafından Türkiye Barolar Birliği’nin ve barolarımızın katılma talepleri uygun görülmedi” dedi. Duruşma hakkında bilgi veren Sağkan,
“Öğlene kadarki ilk kısımda 2 sanığın Nevzat Bahtiyar ve Enes Güran, ifadeleri alındı. Doğrudan sorguları tamamlandı. Öğleden sonraki kısımda da diğer sanıkların ifadeleri devam edecek.
Anlayabildiğim kadarıyla Pazar günü dahil olmak üzere devam edecek bir duruşma süreci ile karşı karşıyayız. Öğlene kadar ki süreçte sanıkların ilk ifadeleri çerçevesinde ifadeler vermeye devam ettiklerini ve özelikle doğrudan çapraz sorgu şeklindeki sorgu usulüne karşı da beyanda bulunmaktan kaçındıkları her noktada “hatırlayamadıkları” şeklinde ifadelerde bulunarak ilk günden itibaren sürdükleri tutumu sürdürmeye devam ettiklerini hep birlikte çabaladık.
Ancak avukatlar tarafından sorulan sorular, verilemeyen ve verilen cevaplar, tevil yolu bazı cevaplar aslında yavaş yavaş somut gerçeğe ulaşılması konusunda adımlar atıldığı noktasında da bizlere umut veriyor. Ancak diğer sanıklarında öğleden sonraki kısımda ifadelerinin alınmasına müteakip, tatmin edici cevaplara hep birlikte ulaşıp sizlerle paylaşma fırsatımız olacaktır düşüncesindeyim” ifadelerini kullandı.
Anne Yüksel Güran hakim karşısında
Nevzat Bahtiyar ve Enes Güran’ın ardından Yüksel Güran ifade verdi. Sürekli yemin ederek kızı Narin Güran'ı sadece kursa giderken gördüğünü ondan sonra bir daha görmediğini iddia etti.
Yüksel Güran'ın mahkemedeki ifadesi şu şekilde:
Hakim: Kim öldürdüyse getirsin koysun dedin TV röportajlarında.
Yüksel Güran: Hayır demedim.
Hakim: Narini kim öldürdü?
Yüksel Güran: Salim’in öldürdüğü hiç aklıma gelmiyor. Nevzatın öldürdüğü ortada.
Hakim: Salimle mi öldürdü?
Yüksel Güran: Onları Allah'a havale ettim kim yaptıysa.
Hakim: Narin’i Enes öldürse kendi elinle teslim eder miydin?
Yüksel Güran: Yemin ederim ederdim.
Hakim: Salim eve geldi.
Yüksel Güran: Kesinlikle gelmedi.
Hakim: Nevzat ifadesinde Salim ve senin evde olduğunu söylüyor.
Yüksel Güran: Yatıyordum.
Hakim: Hayır o saatte ayaktaydın.
Yüksel Güran: Yemin ederim gelmedi araba sesi bile yoktu. Salimle ilişkim yok. Kuran üstüne yemin ederim.
Hakim: Oğlunu hayvan ya da kızla ilişkisini gördün mü?
Yüksel Güran: Hayır görmedim
Yüksel Güran: Namusuma leke sürdüler. 22 yıllık evliyim. Kocam bana gül gibi baktı. Saçımı süpürge ettim. Çocuklarıma adadım. Beni öldürün! Salim ile alakam yok. Beni öldürün. Çocuklarımın psikolojisini bozdunuz.
Mahkeme başkanının sorularını da yanıtlayan Güran, "Kahvaltı hazırladım. Çocuklarım gurbetten gelmişlerdi. Son soframız güzeldi. Çünkü sonradan bize zehir ettiler. Sabah elbiseleri eltime Hediye Güran’a götürdüm. Narin hala evde. Narin, elbiseler istedi. Alacağım dedim. Narin ile Muhammet telefon için kavga etti. Saate baktım 13.00 idi. Saatte baktı anne geç kaldım dedi. Muhammet ve Enes yatıyorlardı. Ben de yattım, uyandım. Evin içinde enesin elbiselerini aldım valizinden sonrada telefonu çaldı. Telefonla konuştu ne kadar konuştuğunu bilmiyorum. Hediye geldiğinde Enes yatıyordu. Biz bayağı oturduk. Daha sonra evi topladım. Akşam Salim’i Hüseyin Güran’ın evinin orada gördüm. Enes ile arkadaşlarını gördüm. Sigara içiyorlardı. Bende içmeyin dedim, yazık değil mi dedim" dedi.
Mahkeme başkanının "Kızımı kim öldürdüyse getirsin demişsin?" sorusuna Yüksel Güran, "Hayır bunu hiç söylemedim. Ne söylediysem tersi söylenmiş. Hediye’ye, Yasemin’e Narin’i sordum. Gelmediğini söylediler. Korktum. Kafasını çarpmıştır diye düşündüm. Baktık, her yere bakıyoruz. Nevzat’ın karısı da gelip beni teselli etti. Bütün köy Narin’i arıyoruz. Sonra kimin jandarmayı aradığını bilmiyorum. Sonra bütün herkes Tavşantepe’ye geldi. Salim’in öldürdüğünü sanmıyorum. Kim öldürmüşse Allah’a havale ediyorum. Kadınların kavgasından haberim yok. O sırada ambulansın içindeydim. Karakoldaydım. Narin’i Enes öldürse kendi elimle teslim ederdim. 7 yaşında Tülin’i defnettim. Bana bir gün anne demedi. Her şeyimi Narin’e verdim. Hepimiz Narin için ölüyorduk. Ne Salim, ne de Nevzat kesinlikle evimize gelmemiş. Dışarda hiç ayakkabı sesi, araba sesi duymadım" diye cevap verdi.
Mahkeme başkanının "Salimle ilişkiniz var mı?" sorusuna Yüksel Güran, "Salim’le hiçbir alakamız yoktur. Ahıra girdiğimde oğlumun hiçbir şeyle ilişkisini görmedim, kesinlikle öyle bir şey yoktur. Çocuklarım akıllıdır. Salim kendi evinin reisidir. Nevzat, Salim’e iftira atmasını Allah bilir. Nevzat, Allah’tan korkmuyor. Narin’in katilini istiyorum. Hayallerimizi yıktılar. Namusumu lekelediler. Kızıma gelinlik yerine kefen giydirdiler. Arif’in tırnağını değiştirmemiz Salim’le alakamız yok. Beni öldürün namusuma leke sürmeyin, Güran’lara leke sürmeyin. Salim evimize gelmemiştir. Çocuklarımızın psikolojisi bozulmuş. Hediye geldiği zaman saati bilmiyorum. Hediye geldiği zaman Muhammet uyanmıştı. Kapıyı Muhammet açtı ilk geldiğinde. Hediye ikinci geldiğinde kapı açıktı. Hanginiz kızımı götürdünüz diye bir şey söylemedim. Kızımın bir mezarı olsun söylemedim. Olaydan sonra evin içindeki halıları yıkamadım. Kızım, olaydan bir kaç gün önce elinde para vardı. Dedim kim verdi dedi Nevzat amca verdi. Niye aldın, ayıp dedim. Bu adam yalan konuşuyor. Bu şerefsiz evimize gelmemiş. Narin, Muhammet 14 Temmuz’da Salim’im arabasına bindik. Nevzat, evimize hiç gelmedi. Nevzat’ın eşi Gazal evimize geliyordu" diye cevapladı.
Mahkeme başkanının "Nevzat’ın biriyle ilişkiye girdiğini duydun mu?" sorusuna Yüksel Güran, "Hayır. Yemin ederim ikisi de (Salim ve Nevzat) evimizi gelmedi. Narin’in katilini istiyorum, çıkarın bana. Telefonu kimse kapatmamış, mesajlar silinmedi" dedi.
Amca Salim Güran hakim karşısında
Sanık Salim Güran savunmasında, Narin Güran'ın kaybolduğu 21 Ağustos'ta saat 10.00-11.00 gibi eve geldiğini ve çocuklarına elbise almak için merkez Bağlar ilçesine gittiklerini belirterek, alışveriş yaptıktan sonra dönüşte akaryakıt istasyonundan yakıt aldığını söyledi.
Eve saat 14.50 gibi döndüğünü, yemek yedikten sonra bir süre dinlendiğini, ardından arabayla sondaj yerine gittiğini kaydeden Güran, şunları aktardı:
"Oradayken elektrikçiler geldi. 'Mehmet Şerif Güran amcamın oğlunun trafosunda arıza vardır onun için geldik. Bizimle oraya gel.' dediler. Beraber gittik, trafonun yanına araba gitmiyor. Pamuğun içinden yürüdük, kontrol ediyorum, pamuk kurtlanmıştı. Amcamın oğlunu aradım, 'Pamuk güzel ama kurtlanmış ilaçla.' dedim. Telefonlaştık, sinek ilacı al gibi konuşmalar oldu. 18.00 gibi eve geldim. Daha sonra amcamın evine gittim. Sokağın yanında geçerken Nevzat ağaçların yanındaydı, ona selam dahi vermedim. 3 aydır bu adamla ne oturdum ne kahveye gittim."
Mahkeme başkanının "Narin'in kaybolduğunu ne zaman öğrendiğini" sorması üzerine sanık, saat 18.30 ile 19.00 arasında Narin'in kaybolduğunu öğrendiğini, mısır tarlasının etrafında turladığını, Mehmet Selim Atasoy'u aradığını, onun da yanına geldiğini savundu.
Sanık Güran, "Yine sondajın yanına geldik. Gizem kızım beni aradı, 'Baba Narin kaybolmuş.' dedi. 'Kızım nasıl kaybolmuş? Oralara bakın geliyorum.' dedim. Feneri de alıp evin yanına geldik. Aracı oraya park ettim, baktım ki köy halkı hepsi orada. Baktım iş ciddi. Başçavuşu aradım, 'Komutanım böyle bir durum var, kardeşimin kızı kayıptır.' dedim." ifadelerini kullandı.
Telefonundaki programı, WhatsApp mesajları ve arama kayıtlarını neden sildiği soruldu
Mahkeme başkanının, "Telefonun ses kaydını kaydeden programı neden indirdin?" sorusunu Güran, "Toplantılara gidiyorum, adresleri unutuyorum. Bende unutkanlık var." diye yanıtladı.
"Peki, programı neden sildin?" sorusu üzerine sanık, programı silmediğini ileri sürdü.
Mahkeme başkanının, "Narin'in kaybolduğu günün gecesinde bu program devre dışı bırakılmış, programı devre dışı bırakmışsın, bu çok şüpheli bir hareket." sözleri üzerine Güran, "Ben o programdan anlamıyorum. Bana kuran kişinin ismini size vereyim. Programı silmemişim, telefonumu benden aldılar." dedi.
"Bu sistemin devre dışı kalıp kalmadığını bilmiyor musun?" sorusunun ardından Güran, programdan anlamadığını, Ş.K'nin programı kendisi için indirdiğini iddia etti.
Mahkeme başkanının, "Telefonundan WhatsApp mesajlarını neden sildin?" diye sorması üzerine Güran, "Hayat kadınları ile görüşmüştüm, o yüzden silmiştim." diye konuştu.
Bunun üzerine mahkeme başkanı, "Hayat kadınları ile mesajlaşmalarını silmemişsin. Asıl silmen gerekenleri silmemişsin, silmemen gereken görüşmeleri silmişsin." dedi.
"Sizce Narin'i kim öldürdü?" sorusuna Güran, Narin'i kimin öldürdüğünü görmediğini ileri sürdü.
Mahkeme başkanının, "Üvey annenizden bile şüphelenmişsiniz." sözleri üzerine Güran, şunları kaydetti:
"Üfürükçü getirdiler, 'Nevzat'ın evinin etrafında bu, burada bir yerlerdedir.' dediler. Nevzat'ın eşinin ağabeyine 'Ben böyle şeylere inanmıyorum, sen uğraş.' dedim. Üvey annemin etrafında götürüp getiriyorlardı."
"Üvey annenden şüphelenmişsin ama Nevzat'tan şüphelenmedin mi?" sorusuna Güran, "Nevzat'tan şüphelenmedim." yanıtını verdi.
Mahkeme başkanının, "Yakınlarınıza Narin'i 17.40'da gördüğünüzü söylediniz mi?" sorusunu sanık, "Hayır demedim." diye yanıtladı.
Sanık Salim Güran, "Arif Güran'ın evine girdiniz mi?" sorusunu, "Yok", "Nevzat'ı gördünüz mü?" sorusunu, "18.40'da Nevzat'ı gördüm selam bile vermedim. Arif’in evine hiç gitmedim. Olay günü evdeydim, 15.50'de tarlaya gittim.", "Olay günü Nevzat ile WhatsApp üzerinden telefon görüşmeleriniz var?" sorusuna da "Bilmiyorum." karşılığını verdi.
Mahkeme başkanının, "Yüksel Güran ile bir ilişkiniz var mı?" sorusu üzerine sanık, şöyle konuştu:
"Kesinlikle bu şerefsizliği ağabeyime getirmem. Ben bu kadar alçak mıyım, kardeşimin namusuna laf getireyim. Nevzat, Narin'i kim öldürdü, çık erkek gibi söyle. Adam gibi çık konuş. Üç günlük dünya için yapma. Hepsi yalan. 8 yaşındaki Narin'i, bir meleği neden öldüreyim? Yalan atıyor, Allah belasını versin, yok öyle bir şey."
"WhatsApp mesajlarını ve arama kayıtlarını neden sildiği" yönündeki soruya Güran, Arif'in Güran'ın ahırında kalaşnikof mermisi ele geçirildiğini, bu nedenle sildiğini savundu.
Mahkeme başkanının, "Herkes Narin'i arıyor, sen ise fırsatını bulduğun kısacık vakitte 22.47'de dereye gidiyorsun." sözlerinin ardından Güran, "Kesinlikle gitmemişim. İlk akşam her yeri arıyorduk. Ben oraya asla gitmedim." ifadelerini kullandı.
Mahkeme başkanının, "Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı sana kumpas mı kuruyor, neden bu iddiayı diğerlerine yapmıyor. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı neden iftira atsın sana." ifadeleri üzerine sanık, "2-3 mısır tarlam var, bir parça tarlam da derenin kenarındadır. Tarlaya gitmiş olabilirim." diye konuştu.
"Narin'in ağzında köpük vardı, o köpük senin eline bulaşıp sen de arabaya binerken arabaya bulaşmış olabilir mi?" sorusunu Güran, şöyle yanıtladı:
"Böyle bir şey yok kesinlikle. Petrolden 200 lira yakıt aldım. Eşim önde, çocuklarımın hepsi arkada. Arabadan inmedim. Biri Narin'in cesedi battaniyeye sarılı demiş. Neler söylediler neler ama hepsi asılsız çıktı."
"Nevzat Bahtiyar ile 15.08'deki görüşmenizin içeriği nedir?" sorusu üzerine Güran, "Nevzat 15.08'de beni aradı, su gelmediğini söyledi. Bir tek o söyledi. Onun dışında kimse beni aramadı." ifadelerini kullandı.
Savcının, "Narin'in öldürüldüğü yerden sinyal veriyorsun. Nevzat Bahtiyar'ın bir taş koyduğu yere 2 taş ve çalı çırpıyı sen mi koydun?" sorusunu Güran, "O dere kilometrelerce uzundur. 8 defa aranan yerde ceset bulunmadı, ben mi gidip bulacağım? Kesinlikle gitmedim." şeklinde yanıtladı.
Savcının "Araçtan çıkan DNA ile Narin’in kıyafetinden elde edilen DNA aynı, buna ilişkin neler diyeceksin?" sorusuna sanık, "O gün Narin o arabaya binmedi. O Akşam Narin arabaya binmedi çünkü araba bendeydi." dedi.
"Ben baza ve HTS'ye inanmıyorum"
Diyarbakır Barosu avukatı Aydın Özdemir'in, "Nevzat sizi hiç aradı mı?" sorusu üzerine sanık Güran, savunmasına şöyle devam etti:
"Hayır beni hiç aramadı. Diğer gün Nevzat da aramalara katıldı. Onunla hiç konuşmadım. Gündüz aramalara katıldı, evlerin içine giriyordu."
Avukat Özdemir'in, "Kadınlarla konuşurken çekinmiyor musun? Eşiniz telefonunuzu kurcalamaz mı?" sorusunu Güran, "Evde konuşmuyorum, telefonuma şifre koymuştum." diye yanıtladı.
Avukat Nahit Eren'in HTS kayıtlarında Eğertutmaz Deresi ile Arif Güran'ın evinde telefonunun sinyal verdiğini belirtmesi üzerine sanık, şunları söyledi:
"Ben baza ve HTS'ye inanmıyorum. Arif'in evine gitmedim, Eğertutmaz Deresi'ne gitmedim ama siz 'gittin' diyorsunuz."
Davaya ilgi yoğun: Avukatlar salonu doldurduğu için bazı avukatlar içeri giremedi
Diyarbakır’da Narin Güran cinayeti davasının görüldüğü salonun dolması nedeniyle bazı avukatlar içeri giremedi.
Salonun dolması nedeniyle içeri giremeyen avukatlar, "Avukatları içeri alın" sloganları attı.