Sabahattin Ali, 1907'de Eğridere'de doğar ve Türk edebiyatının en etkileyici yazarlarından biri olarak anılır. Çocukluğu ve gençliği, babasının işi nedeniyle farklı yerlerde geçer, ancak eğitim yolculuğunu İstanbul'da öğretmenlik diploması alarak taçlandırır. Kısa yaşamına birçok eser sığdırır ve toplumcu gerçekçi bakış açısıyla edebiyata derin izler bırakır.
Her bir hikayesi, yaşadığı dönemin toplumsal gerçeklerini açıkça sergiler. Sabahattin Ali'nin kitapları, gerçekçilikleri ve samimiyetleri sayesinde her zaman ilgi görür ve takdir edilir. Ne yazık ki, 1948'de Bulgaristan'a kaçma girişimi sırasında trajik bir şekilde hayatını kaybeder. Mezar yeri bilinmese de eserleri onu yaşatmaya devam eder.
Ali'nin eserleri, öykülerden romanlara, çeşitli türlerdeki kalem ürünlerini kapsar ve her biri, Cumhuriyet Dönemi Türk Edebiyatı'nda önemli bir yer tutar. En bilinen eserlerinden "Kuyucaklı Yusuf", ailesi eşkıyalar tarafından öldürülen genç Yusuf'un hikayesini; "İçimizdeki Şeytan", iki aşık Macide ve Ömer'in tutkulu ama zorlu aşkını; "Kürk Mantolu Madonna", bireyin toplum içindeki yalnızlığını ve "Sırça Köşk", o dönemdeki devlet düzenine yönelik eleştirileri anlatır.
