Koruyucu vitamin E
Günümüzde zeytin yaprağındaki olyuropein (oleuropein) maddesinin diyabeti engellediği ve tedavi ettiği kesin bir şekilde ispat edilmiştir. Oysa birkaç bin yıldır eski tabipler diyabet için zeytin ve zeytin ağacı ürünleri tavsiye ediyorlardı. Demek ki, bilimin küçümsediği eski tabipler bugünkülerden fersah fersah ilerdelermiş.
Antioksidan özelliği sayesinde vücudu zararlılardan koruyan E vitamini, özellikle de teneffüs yoluyla gelen tehlikeli maddeleri yok eder. Kalp ve damar, beyin ve sinirin işlevlerini düzenler, vücudumuzun iç ve dışında oluşan yaraları iyileştirir. E vitamini güçlü bir antioksidan olduğu için zararlı radikallere karşı hücre zarlarını muhafaza ederek cilt bütünlüğünün ve güzelliğinin de korunmasına yardım eder. Bu yüzden zeytinyağının vücudun her yerine sürülmesi faydalıdır. Zîra Peygamberimiz Hz Muhammed Mustafa (s.a.v.)’de bedenimizin zeytinyağı ile yağlanmasını tavsiye etmiştir.
- E vitamini kandaki kötü kolesterolün (LDL) damar sertliği oluşturmasına engel olur. Zeytinyağı dışında diğer rafine yağları yiyenler ve özellikle de margarin türü katı yağı kullananlar, pastacılık sektörünün gıdalarını yiyenlerde damar sertliği ve damar tıkanması daha çok görülür. Çünkü yağın en kalitesiz ve kötüsünü ne yazık ki gıda sektörü kullanır.
İşi bilen tabipler, kalp ve damar rahatsızlığı çekenlere E vitamini ve E vitamini ihtiva eden gıdaları tavsiye ederler. Gerçi böylesi pek kalmamış olmalı ki, ülkemizdeki ölümlerin ilk sırasına kalp-damar rahatsızlıkları yerleşmiş durumda. Yüz ölümden 40’nın kalp-damar rahatsızlıklarından mütevellit olması; bize, yağ ve gıda sanayiinin içler acısı hâlini açıkça gösteriyor.
İşte bu yüzden gıda ve beslenme bir millî güvenlik meselesidir ve bu ülkenin neredeyse hiç ehemmiyet vermediği tek konudur. Gıdalarımızı biz değil, dev endüstri belirliyor. Akademi ve bürokrasi de onların hizmetinde.
Nelerde bulunur?
E vitamininin en zengin kaynağı, zeytinyağı ve zeytin ürünleri. Bunun yanı sıra meyvesi aynı zamanda tohum olan ceviz, badem ve ay çekirdeğinde de bolca bulunur. Hayvanî gıdalardan et ve tereyağı da E vitamini açısından zengindir. Muz, ıspanak, kivi, tere, marul, lahana, brokoli ve balkabağı E vitamini olan bazı meyve ve sebzelerdir.
Günlük ne kadar e vitamini gerekli?
Kişi başına günlük 200 ünite E vitamini bedenin ihtiyacını görür. İyi bir antioksidan olan, intanilere (virüs, mantar ve bakterilere) karşı savaşan sızma zeytinyağının 100 gramında yaklaşık 144 ünite E vitamini bulunur.
Yani 140 gr günlük zeytinyağı yiyen biri, E vitamininin tümünü karşılar. Ancak başka gıdaları da yediğimizi düşündüğümüzde bu miktar çok fazla kalır. Bir kişi bir iki yemek kaşığı zeytinyağı içse diğerleri ile birlikte E vitamini ihtiyacının tümünü karşılamış olur.
Şekeri engeller
Günümüzde zeytin yaprağındaki olyuropein (oleuropein) maddesinin diyabeti engellediği ve tedavi ettiği kesin bir şekilde ispat edilmiştir. Oysa birkaç bin yıldır eski tabipler diyabet için zeytin ve zeytin ağacı ürünleri tavsiye ediyorlardı. Demek ki, bilimin küçümsediği eski tabipler bugünkülerden fersah fersah ilerdelermiş. Ellerinde bugünkü gibi teknolojik tetkik cihazları ve maddeyi paramparça edecek teknoloji yokken bunu nasıl buldular?
Bunun cevabı basit. Vahiy yani peygamberlerin tavsiyesi ve binlerce yıllık tecrübeyle. Bugünün yanlışı, vahyi önemsememek ve hatta ona başkaldırmak. Eksik olan şey ise, kadime müracaat etmeden batılıların bir şey bulması için bakınıp/bekleşip durmak.
Bir başka gerçek ise, E vitamininin prostat kanseri ve diğer kanser hücreleri ile savaştığıdır.
Kimlerde eksiktir?
Kalp damar rahatsızlığınız, kanseriniz, diyabetiniz varsa biliniz ki, sizin ciddi bir vitamin eksiliğiniz var. Zeytinyağı yemiyorsunuzdur. Bağırsak, mide, göz ve gebelik sıkıntıları yaşıyorsanız, sizde E vitamini eksikliği de var demektir. Bu durumda E vitamini açısından zengin ama geleneksel yöntemlerle üretilmiş gıdalara yönelmeniz gerekiyor demektir.