CHP’nin ‘dostları’ partiyi bitirdi
Memleket Partisi’ni kurmaya hazırlanan Muharrem İnce, istifanın ardından transferlere odaklandı. İnce, “CHP'den istifa eden 3 milletvekili arkadaşımız Memleket Hareketine katılmışlardır. Partilileşme sürecinde katkıları sürüyor arkadaşlarımızın. İyi Parti’den sonra, Meclis grubunda en çok milletvekili olan siyasi parti biz olacağız. Bu başlangıç" diyerek istifa eden vekillere işaret etmişti. CHP’den istifa eden Mevlüt Dudu ve Hakkı Akalın, Muharrem İnce ile birlikte hareket etme kararı alırken, Metin Lütfi Baydar bir süre daha parti içi muhalefeti tercih etti.
Ülkede acayip şeyler olmaya devam ediyor. İl başkanlığından Cumhurbaşkanlığı adaylığına kadar 42 yıldır hemen her kademede görev alan CHP’li Muharrem İnce, eleştiri bombardımanıyla partisinden ayrıldı ve yeni parti kuracağını söyledi. İnce’nin partisinden ayrılma kararı sürpriz değildi aslında. Bir süredir Kemal Kılıçdaroğlu ve parti yönetimine sert eleştirilerde bulunuyor, parti içinde "Memleket Hareketi" adıyla muhalif oluşum başlatarak il il gezip, yeni parti için nabız yokluyordu. Sonunda e devlet üzerinden istifa ettiğini söyleyerek, yeni parti kurmak için harekete geçti.
Muharrem İnce Ankara’da düzenlediği basın toplantısında “Atatürk’ün partisi kalmamıştır” diyerek şu ifadelerle istifasını açıkladı: "Mustafa Kemal deyip Mustafa Kemal Atatürk diyemeyenlerle yolumu ayırıyorum! FETÖ'cüleri, Sorosçuları koruyanlarla yolumu ayırıyorum! Mavi Vatan'ı kavrayamayanlarla, 'Türkiye maalesef Azerbaycan'a yardım etti' diyenlerle yollarımı ayırıyorum! Potansiyeline güvenmeyip 'dostlarına' bel bağlayanlarla yollarımı ayırıyorum! Sahte CHP'lilerle yollarımı ayırıyorum! Parti içi demokrasiyi yok edip ülkeye demokrasi vaadinde bulunursan sana kimse inanmaz! CHP artık tabeladan ibaret!"
Bin günde memleket hareketi
Muharrem İnce’nin uzun zamandır yıldızı bir türlü partisiyle barışmadı. Serzenişleri vardı ama cumhurbaşkanı adayı olmayı kabul etmişti. Seçim gecesi “Adam kazandı” sözüyle tarihe geçti, ortadan kaybolarak iyi bir performans sergileyemedi. Oysa epey heyecan getirmiş, partisinin oylarını artırmıştı. Parlayan yıldızı bir anda sönmeye yüz tuttu. “Bana neredeydin diyenlerden özür diliyorum ama unutmayın ki bana veri vermediler. Çıksaydım partimi eleştirecektim” diyerek mazeretini açıklamaya çalıştı. İmamoğlu gibi algı profesörlüğü yapamadı.
- Öte yandan Kılıçdaroğlu gümbür gümbür gelen Muharrem İnce potansiyelini görmüş, her yerde önünü kesmeye çalışmıştı. Son olarak geçen sene Temmuz ayındaki Kurultay’da ön koltuklarda yer vermeyerek intikamını aldı. O günden sonra Muharrem İnce yolları ayırmanın alt yapısını hazırladı. “Bin Günde Memleket Hareketi” işte böyle başladı. Elbette Kılıçdaroğlu da boş durmadı. Muharrem İnce'nin 'Saray'a çıktığı' yalanını tedavüle soktu. İddiası boşa düşse de Muharrem İnce’nin itibarı biraz sarsıldı. Kılıçdaroğlu bu sefer de ‘Saray’ın parasıyla parti kuracağı’ iddiasını ortaya attı. O da yalan çıktı.
Geçen hafta bir televizyon programına katılan Muharrem İnce, “Gel bakalım Muharrem” dendiğinde adaylıktan çekilmeyi düşündüğünü, fakat kamuoyunun bunu şımarıklık olarak algılayacağını, Zonguldak mitinginde ona destek veren 14 milletvekilini tırpanladıklarını, kampanya döneminde kendi resmi yerine Kılıçdaroğlu’nun fotoğraflarını astıklarını, seçim gecesi yaşananlar, seçim değerlendirmesi toplantısına çağrılmaması, ‘Saraya giden CHP’li’, ‘Saray’dan para alındı’ gibi meseleler yüzünden istifa etmeyi düşündüğünü, ancak ‘ya sabır’ diyerek bugüne kadar yuttuğunu söyledi.
CHP’deki rahatsızlar
Halbuki bir hafta önce CHP’nin içinde barış rüzgarları esiyordu. Eski milletvekillerinden Mevlüt Dudu, Hakkı Akalın, Metin Lütfi Baydar uzlaşı için harekete geçmişti. Eski genel başkanlarla görüşüldü. İnce’nin kabul ettiği şartları Kılıçdaroğlu’na sunacaklardı ki, temaslar bitmeden Muharrem İnce zehir zemberek açıklamalarla CHP’den istifa ettiğini açıkladı. Canan Kaftancıoğlu etkisindeki CHP’nin, kuruluş amaçlarının tamamen dışında olduğunu bir bir ortaya koydu. ‘Dostları’ndan söz etti mesela, Atatürk’ü soykırımcı olarak gören HDP’yle kapalı kapılar ardındaki ittifakları işaret etti. Aslında Muharrem İnce yalnız değildi. Bir nevi kendi gibi düşünenlerin sözcülüğünü yaptı.
Memleket Partisi’ni kurmaya hazırlanan Muharrem İnce, istifanın ardından transferlere odaklandı. İnce, “CHP'den istifa eden 3 milletvekili arkadaşımız Memleket Hareketine katılmışlardır. Partilileşme sürecinde katkıları sürüyor arkadaşlarımızın. İyi Parti’den sonra, Meclis grubunda en çok milletvekili olan siyasi parti biz olacağız. Bu başlangıç" diyerek istifa eden vekillere işaret etmişti. CHP’den istifa eden Mevlüt Dudu ve Hakkı Akalın, Muharrem İnce ile birlikte hareket etme kararı alırken, Metin Lütfi Baydar bir süre daha parti içi muhalefeti tercih etti.
Grup kurmak için ikna turları
Öte yandan Muharrem İnce’nin kuracağı partiye geçeceği iddia edilen Yalova Milletvekili Özcan Özel, İzmir Milletvekili Mehmet Ali Çelebi ve Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy, parti yönetimini "kurucu değerlerden uzaklaşmakla, Atatürk’ü soykırımcı olarak gören HDP’ye ses çıkarmamakla" suçlayarak istifa etmişti. Bağımsız olarak vekilliklerine devam eden bu isimlerin kendi partisine katılacağını söyledi. 10 bağımsız milletvekilinden geriye 7 kişi kaldı. Onları da saflarına katmak için iknaya yoğunlaşacak. Meclis’te bir partinin grup kurabilmesi için en az 20 milletvekiline sahip olması gerekiyor.
Şimdilik istifalar böyle olsa da, kulislerde CHP’den en az 15 milletvekili daha koparma ihtimali konuşuluyor. İnce’nin 20 milletvekiline ulaşması hiç de zor olmayacak gibi gözüküyor. Partisinin ismi ve logosunun hazır olduğunu söyleyen İnce, 50+1 hedefi olduğunun da altını çizmişti. CHP’yi böldüğünü söyleyenlere ise “Biz bir bölen değil, yeni bir yol açanız" diyor! Bir yandan eleştiriyor, diğer yandan Cumhur ittifakının içinde yer almayacağını söylüyor. İkinci turda Erdoğan’ın karşısındaki adayı destekleyeceğini söylüyor. Ama tabi seçimler ikinci tura kalırsa.
Bölünme kime yarayacak?
Kemal Kılıçdaroğlu’nun "Dostlarımızla birlikte iktidar olacağız" söyleminin yankısı biticek gibi durmuyor. Parti içindeki en büyük rahatsızlık bu konudan kaynaklanıyor. Geçen hafta CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, “Dostlarımızı açayım” diyerek CHP’yi destekleyen bütün partilerin yanı sıra HDP’yi de saydı.
- Cumhuriyet döneminde Kürtlere yapılan zulmü hiçbir zaman unutmayan PKK ve uzantıları, CHP’yi her zaman soykırım yapmakla suçluyordu. Fakat Erdoğan düşmanlığı, bir zamanlar Kürtleri yok etmeye çalışan CHP ile dedelerinin çektiği acıları hiçbir zaman unutmayan ve bunun için bir terör örgütüne destek veren HDP’yi birleştirmeye yetiyor. Geçmişinde DHKP-C militanlığı bulunan Canan Kaftancıoğlu, kurulan bu dostluğun mimarlarından.
Bütün bunlardan rahatsız olan Muharrem İnce ve arkadaşları da 40 yıllık partilerini bırakıp, yeni arayışlar içine girdi. Şimdi CHP’nin kemik tabanı, değişen CHP ve değişmediği için partisinden kopan Memleket Hareketi arasında seçim yapacak. Yeni Cumhurbaşkanlığı sistemine göre artık iktidar olmak ittifakların kombinasyonundan oluşuyor. Seçim zamanına kadar bu kombinasyonda nasıl bir değişiklik olacağını hep birlikte göreceğiz. Muharrem İnce ittifakla seçime giderse, CHP’deki rahatsızların oylarını da toparlayarak Millet İttifakı’nı tahkim edebilir. Ama ilk turda ittifakla seçime girmezse, 2023’te Cumhur İttifakı seçimi göğüsleyecektir. Hayırlara vesile olsun.