1948 yılında ne olmuştu?
Jak Kamhi'nin kardeşi olan ünlü Mossad ajanı Dr. David Kimche (Kamhi), Jon Kimche (Kamhi) ile birlikte yazdığı Secret Roads (Gizli Yollar) adlı kitabında, Avrupa'daki Yahudilerin Avrupa'daki savaştan/Nazilerden kaçıp Filistin'e dönmelerini organize etmek ve yönetmekle görevli olan Mossad'ın bu amaçla 1944 yılında İstanbul'da bir "Gizli Bölge" oluşturduğunu yazmış ve burada görevli olan iki Mossad ajanının ismini açıklamıştı. 20. Yüzyılda Yahudilerin bir kısmı Filistin'e dönmeyi başardı ve 1948 yılında İsrail Devleti'ni kurdu. İsrail Devleti kurulur kurulmaz Türkiye, İsrail Devleti'ni tanıdı. Türkiye'de 1935 yılında resmen kapatılmış olan Mason locaları da 1948 yılında tekrar açıldı.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 29 Kasım 1947 günü saat 17:35'te yapılan tarihi oylama sonucunda Filistin'in Araplarla Yahudiler arasında bölüştürülmesine karar verdi.
Birinci Dünya Savaşı sonunda, Osmanlı'nın terkettiği Filistin toprakları üzerinde kurulan İngiliz manda yönetimi 14-15 Mayıs 1948 gecesi saat 24:00'te sona erdi.
- 14 Mayıs'ı 15 Mayıs'a bağlayan gece yarısına doğru yani İngiliz manda yönetiminin sona ermesinden birkaç saat önce Tel-Aviv'de toplanan Yahudi Milli Konseyi (Vaad Leumi) yayınladığı bir deklarasyonla "İsrail Devleti"nin kurulduğunu ilan etti. Altında 37 imza bulunan deklarasyonun tarihi 14 Mayıs 1948 idi.
Böylece 29 Ağustos 1887 tarihinde İsviçre'nin Basel kentinde toplanmış olan Birinci Siyonist Kongresi'nden tam 51 yıl sonra İsrail Devleti'nin kuruluşu gerçekleşmiş oluyordu.
Birinci Siyonist Kongresi, Dünya Siyonist Teşkilatı'nı kurmuş ve başkanlığına da ünlü Theodor Herzl'i getirmişti. Bu ilk kongreye katılan 204 delegenin 80 tanesi Rusya Yahudilerindendi. Amerika'dan çok az kişi gelmişti!
Putin'in Yahudi oligarkları
Bu gün ise; Putin'in Yahudi Oligarklarının bir kısmını tasfiye etmesi ile Rusya'da Yahudi lobisi güç kaybetti, çok sayıda Yahudi de Rusya'dan başka ülkelere göç etti. Amerika ise bugün Yahudi lobisinin en güçlü olduğu ülke!
- Birinci Siyonist Kongresi'nin kararlarında Filistin'de bir "yurt" "homeland" edinilmesi karara bağlanıyordu. Ancak bunun doğru olmadığı, gizli olarak alınan ve dünyaya deklare edilmeyen kararlarda, ilk elli yıl içinde bir İsrail Devleti'nin kurulmasının ve bunu takip edecek ikinci elli yıl içinde de, sınırları Nil'den Fırat'a kadar uzanacak olan ‘Büyük İsrail’in tamamlanmasının kararlaştırıldığı iddia edilir!
Bugün İsrail Parlamentosu'nun girişinde yazılı olan "İsrail'in sınırları Nil'den Fırat'a kadardır" ifadesi, bu iddianın doğru olduğunu gösteriyor!
İlginç bir tesadüf; İlk Siyonist Kongresi'nden 51 yıl sonra İsrail Devleti kuruluyor, İsrail'in kuruluşundan da yine 51 yıl sonra, 10 Ocak 1999 tarihli Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan bir röportajda, İsrail'in kurucuları arasında yer alan İstanbullu Yahudi David Angel şunları söylüyordu:
"Bir kere en büyük Yahudi krallar döneminde, Hz Davut ve Hz Süleyman döneminde de İsrail Krallığı hemen hemen bugünkü sınırlar içindeydi. İdeolojik nedenlerle Tevrat'ta, Mısır'daki Nil ırmağından, Dicle ve Fırat'a kadar büyük bir imparatorluk meydana getireceğiz diye yazıldı. Önemli bulmuyorum."
Böylece, "Nil'den Fırat'a kadar Büyük İsrail" iddiasının varlığı, İsrail'in kurucuları arasında yer alan, Türkiye kökenli entellektüel bir Yahudi tarafından da kabul edilmiş oluyordu!
Dahası, bu çok önemli iddianın "İdeolojik nedenlerle" Tevrat'ta yazıldığı da ifade ediliyordu.
Yani on beş yüz yıldır ifade edilegelen Tevrat'ın tahrif edilmiş olduğu hususu, entellektüel bir Yahudi tarafından da tekrarlanmış oluyordu.
İstanbul kökenli İsrailli David Angel, "Nil'den Fırat'a kadar Büyük İsrail" iddiasının Türkiye'de yarattığı rahatsızlığı giderebilmek amacı ile bunları söylerken, aslında amacının tam tersi bir etki yaratıyordu.
Bizi aldatmak için "önemli bulmuyorum" dediği bu ifadenin, İsrail Parlamentosunun girişine yazılmasının olağanüstü önemine hiç değinmiyordu.
İsrail Devleti bu iddiayı Parlamentosunun girişine yazmakla, onu gerçekleştirmek istediğini açıklamış oluyordu!
İsrail’in müttefikleri
Yahudi profesör Noam Chomsky'nin ABD Dışişleri Bakanlarından Yahudi Henry Kissinger'i "ABD Dış Politikasını Büyük İsrail hedefine kilitleyen kişi" olarak gördüğünün bilinmesi önemlidir.
Tecrübeli İngiliz istihbaratçısı Richard Deacon'ın dünyanın çeşitli ülkelerinde yaşayan Yahudilerin, büyük ölçüde İsrail'in çıkarları doğrultusunda çalıştıklarını vurgulaması ile Noam Chomsky'nin Kissinger'i nitelemesi birbiriyle örtüşmektedir.
Bu iki önemli tespit, bir başka çok önemli tespitle de örtüşmektedir:
"İsrail, gizli ve açık müttefikleriyle birlikte, Ortadoğu’nun siyasi haritasını değiştirmek amacındadır!"
İsrail'in açık müttefikleri iyi bilindiğine göre, bu olağanüstü tespitin asıl önemli tarafı İsrail'in gizli müttefiklerinin kim olduğudur!
Bu gizli müttefiklerin kim olduğunu anlayabilmek için, önemli emarelerin yanı sıra, önemli kişilerce yapılan tespitleri ve istihbarat bilgilerini birlikte değerlendirmek gerekir.
- Ama öncelikle, "İsrail'in gizli ve açık müttefiklerinin" İsrail'in çıkarlarına gereğince hizmet edebilmek için yaşadıkları ülkelerde etkinlik kurmalarının daha açık ifade ile yaşadıkları ülkeleri "içeriden fethetmeleri"nin zorunlu olduğunu iyi bilmeliyiz.
Bütün haysiyetli toplumlar, aralarında yaşayan küçük bir azınlığın gizlice örgütlenerek, ülkeyi içeriden kontrol altına almasını kesinlikle kabul etmezler.
Özellikle de bu gizli örgütlenme, uluslararası bir dayanışma içinde olursa ve bir yabancı ülkenin çıkarını savunmayı amaç edinirse, millî duygular taşıyan insanların buna boyun eğmeleri mümkün değildir.
Öyleyse içeriden fethedilecek ülkede, öncelikle bu gerçeği toplumdan gizlemek, bunun için de yazılı basını, TV'leri ve radyoları ele geçirmek gerekir. Bunlara hâkim olan güç, toplumu istediği gibi manipüle etmek imkânını elde eder.
İki operasyonel kol
İnternetin devreye girmesi Yahudi lobilerinin bu olağanüstü gücünü kırdı.
Dünyanın her ülkesinde geçerli olan bu bilgilerin/gerçeklerin, Yahudi lobilerinin güçlü olduğu ülkelerdeki büyük basında yer almadığına/alamadığına özellikle dikkat edilmelidir.
- Burada, Yahudi lobilerinin, kurumların, örgütlerin, devletlerin içine sızarak gizli hakimiyet kurmak için kullandıkları iki operasyonel kolun "Hristiyan ve Müslüman görünümündeki kripto/dönme Yahudiler ve Masonlar" olduğunu iyi anlamalı ve unutmamalıyız!
Sovyetler Birliği döneminin ünlü KGB ajanı, Rusya döneminin de Dışişleri Bakanı ve Başbakanı olan Yevgeny Primakov'un, Yahudi asıllı olduğunu gizlemek için "Finkelstein" olan soyadını değiştirmesi, Yahudiler'in gizlenme yöntemlerine önemli bir örnektir.
Yahudi lobisi Primakov'u Rusya Devlet Başkanı yapmak istemiş, ama Rus bürokrasisi içinde örgütlenmiş olan Siloviki'ler bunu engellemişti.
Roma İmparatorluğu Generali Titus Milattan Sonra 70 yılında Kudüs 'teki Süleyman Mâbedini yıkıp, Yahudiler'i Filistin'in dışına sürmüş, bir kısmını da esir olarak Roma'ya götürmüştü.
Bugünkü Ağlama Duvarı'nın Süleyman Mabedi'nden kalan tek duvar olduğu Yahudiler tarafından iddia ediliyor. Oysa orası Hz Peygamber’in biniti Burak’ı bağladığı, Burak duvarıdır.
Diğer insanlardan daha üstün bir ırk olarak yaratıldıkları inancı/iddiası, çok eski çağlardan beri Yahudilerde vardı. Tevrat'ı bu amaçla/bu doğrultuda "tahrif etmeleri", bu iddialarının çok önemli delilidir.
Filistin'den sürülüp dağıtılmalarından sonra bu iddiaları/inançları daha da güçlendi, Yahudiler için geri dönüp Süleyman Mâbedini tekrar inşa etmek ve sınırları Nil'den Fırat'a kadar olan Büyük İsrail'i kurmak, mukaddes/ırkçı bir tutku/saplantı haline geldi.
MOSSAD ve Sayanim ne demek?
Bugün İsrail'in ünlü istihbarat servisi olan Mossad, İsrail devletinin kuruluşundan önce kurulmuştu. Mossad İbranice'de Enstitü demektir.
Mossad'ın o zamanki görevi, diğer ülkelerdeki Yahudilerin tekrar Filistin'e dönmesini organize etmek ve yönetmekti.
Kısa süre önce ölen Yahudi vatandaşımız Jak Kamhi, Mossad'ın Türkiye'deki Sayanimlerinin şefiydi! Sayanim İbranice'de Yardımcılar demektir. Sayanimler Mossad ajanlarına yardım etmekle görevlidirler.
Jak Kamhi'nin kardeşi olan ünlü Mossad ajanı Dr. David Kimche (Kamhi), Jon Kimche (Kamhi) ile birlikte yazdığı Secret Roads (Gizli Yollar) adlı kitabında, Avrupa'daki Yahudilerin Avrupa'daki savaştan/Nazilerden kaçıp Filistin'e dönmelerini organize etmek ve yönetmekle görevli olan Mossad'ın bu amaçla 1944 yılında İstanbul'da bir "Gizli Bölge" oluşturduğunu yazmış ve burada görevli olan iki Mossad ajanının ismini açıklamıştı.
20. Yüzyılda Yahudilerin bir kısmı Filistin'e dönmeyi başardı ve 1948 yılında İsrail Devleti'ni kurdu.
İsrail Devleti kurulur kurulmaz Türkiye, İsrail Devleti'ni tanıdı.
Türkiye'de 1935 yılında resmen kapatılmış olan Mason locaları da 1948 yılında tekrar açıldı. Mason localarının kapalı olduğu süre boyunca da Masonlar değişik yerlerde çalışmalarını sürdürmüşlerdi.
Mason localarının çalışma "Ritüellerinin" temel amacı, Masonları, Süleyman Mâbedi'ni tekrar inşa etmek için görevlendirmek/şartlandırmaktır.
Çırak, kalfa, üstad derecelerindeki locaların her toplantılarının başında, loca başkanının, birinci nazırın ve ikinci nazırın söyledikleri ritüelik sözler çok önemlidir:
Mabedimizi yapmak için akıl bize yol göstersin / Kuvvet işimizi yürütsün / Güzellik onu süslesin
Mason localarında, Yahudi kökenli olmayan masonlar da bu temel amaç doğrultusunda Yahudilerle birlikte çalışmaya/davranmaya şartlandırılır!
Mason localarının temel amacı/görevi işte budur!