Napolyon'un Filistin'deki yenilgisinin tarihî tanığı: Cezzâr Ahmed Paşa Camii
Akdeniz kıyısında bulunan ve tarih boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapan Akka'da, Cezzâr Ahmed Paşa'nın inşa ettirdiği cami, kentin en çok dikkati çeken tarihî yapılarından biri olarak biliniyor. Akka Kalesi, limanı, tarihî çarşısı, eski kenti, tarihî saat kulesi ile turistlerin ilgisini çeken sahil kentinde; Müslümanlar, Dürzîler, Hristiyanlar ve Yahudiler birlikte yaşıyor.
1-7
Bugün İsrail sınırları içindeki Akka'nın tarihî Cezzâr Ahmed Paşa Camii, Osmanlı Devleti'nin yaklaşık 500 yıl boyunca hüküm sürdüğü tarihî Filistin topraklarındaki yadigarlarından biri. Cami, 1799'da Fransız komutan Napolyon Bonapart'ı Akka'da yenilgiye uğratmasıyla tanınan Cezzâr Ahmed Paşa tarafından 1781'de inşa edildi. Medrese, kütüphane, hamam ve şadırvan gibi eserlerle külliye düzenine sahip cami, nesiller boyu kente ilmî hizmetler sunan bir merkez oldu.
2-7
Yeşil kubbesiyle hemen fark edilen ve ana mekânı kare şeklinde olan cami; muntazam kesme taş örgülü dış cephesindeki sivri kemerleri ve sütunları ve son cemaat mahallinin üstünü kapatan 5 küçük kubbesi ile zarif bir görünüme sahip. Son cemaat yerine bitişik, kurşundan külahla inşa edilen ince ve yüksek minaresi de sade görünümüyle bu zarafeti tamamlıyor.
3-7
Caminin İmamı Filistinli Şeyh Yusuf Ebu Sugayyer, bu tarihî yapının önemini, “Burası sadece Filistin’de değil Bilad-ı Şam’da da en önemli camilerden biridir. Cami, Ahmediyye Medresesi ve Ahmediyye Kütüphanesini de içinde barındırır. İlim ve irfanın yayılmasında önemli role sahip bu medrese çok sayıda İslâm âlimi yetiştirmiştir.” sözleriyle ifade ediyor. Caminin, minaresi dahil, “ciddi bir restorasyona” ihtiyacı olduğunu vurgulayan İmam Sugayyer, “Bu emanete her zaman sahip çıkmamız, bu büyük İslâm mirasını koruyabilmemiz için Allah yardımcımız olsun.” temennisinde bulunuyor.
4-7
Camide bekçi ve hizmetli olarak çalışan Ahmed Şeabine de camiye Filistinlilerin yanı sıra dünyanın pek çok ülkesinden turistin geldiğini söylüyor. Vakit namazları ile özellikle Ramazan ayında ve Kadir Gecesi'nde Filistin’in dört bir yanından gelen Müslümanlarla caminin dolduğunu belirten Şeabine, “Caminin pek çok yerinin restorasyona ihtiyacı var. Bu nedenle bağış topluyoruz.” diyor.
5-7
Tarihî Cezzâr Ahmed Paşa Camii, Osmanlı Filistini’nin tarihindeki önemli dönemlere tanıklık etmesi bakımından da önem taşıyor. Caminin adını aldığı Cezzâr Ahmed Paşa, ünlü Fransız komutan Napolyon Bonapart’ın adı söylenince, çoğu kaynaklarda ihmal edilse de özellikle Türklerin aklına gelmesi gereken ikinci bir isim.
Cezzâr Ahmed de aslında Napolyon gibi bir Avrupalıydı. Bosna’da 1724 ile 1734 yılları arasında doğduğu tahmin edilen Cezzâr Ahmed, 80 yıllık ömrünün 50 yılını Osmanlı Devleti’nin güney sınırlarını oluşturan Mısır ve özellikle bugünkü Suriye, Lübnan ve Filistin topraklarında geçirdi. Kaptan-ı Derya Cezayirli Hasan Paşa’nın güvenini kazanan Cezzâr Ahmed, 1775’te Lübnan’ın güneyindeki Sayda’nın valisi oldu, 1780’te Şam Valiliğine terfi etti. Cezzar Ahmed, bu görevleri döneminde Akka’yı merkez edinerek kenti istihkam etti, hatta bir donanma bile oluşturdu.
6-7
Fransız İhtilâli’nin üzerinden henüz on sene geçmemişken, Napolyon Bonapart, Osmanlı Devleti idaresindeki Mısır’ı işgale girişti. Komutasındaki yirmi beş bin askerle 1798’de Mısır’a gelen Napolyon’un amacı İngiliz sömürgelerine ulaşan yolları Fransa’nın hâkimiyetine almaktı. Ancak hesapları tutmayan Bonapart, Ebu Kır’da donanmasını kaybederek karaya sığındı. Fransa ile irtibatı kesilen komutan, Mısır’da adeta sıkışıp kaldı. Burada tutunabilmesi için, Suriye’yi elde etmesi gerektiğini düşünen Napolyon, 18 bin kişilik bir ordu ile Şubat 1799’da Suriye üzerine yürüdü.
7-7