İstanbul'a eyyam-ı bahur sıcaklıkları geliyor
Uzmanlar eyyam-ı bahur dönemiyle hava sıcaklığının İstanbul'da 34-35 derece ölçülebileceğini, hissedilen sıcaklığın ise 40 dereceyi bulabileceğini belirtti. Peki Eyyam-ı bahur etkisi nedir? Eyyam-ı bahur sıcakları ne zaman başlıyor? İşte detaylar...
1-15
Yaz mevsiminin en sıcak ve boğucu günlerini tanımlayan 'Eyyam-ı Bahur', farklı bölgelerde farklı zaman aralıklarını kapsayan bir terim olarak karşımıza çıkıyor.
2-15
Bu terim, çöl sıcakları, Afrika sıcağı gibi adlarla da biliniyor ve insanların yazın yoğun sıcaklardan etkilendiği dönemi ifade ediyor.
3-15
Kuzey yarımkürede Eyyam-ı Bahur, genellikle Temmuz ve Eylül ayları arasında yaşanır. Bu dönemde hava sıcaklıkları zirveye çıkar ve nem oranı da artar, bu nedenle sıcak ve bunaltıcı bir atmosfer hâkim olur. Güney yarımkürede ise bu sıcak günler Ocak ve Mart ayları arasında görülür. Bölgeler arasında büyük farklar olabilmesi nedeniyle, kesin tarih aralıkları yerel iklim koşullarına ve boylama bağlı olarak değişiklik gösterebilir.
4-15
Eyyam-ı Bahur sırasında, özellikle kıyı bölgelerde deniz esintileri veya gölgelerde bulunmak gibi serinleme yöntemleri ön plana çıkar. İç bölgelerde ise sıcak havayla başa çıkmak için çeşitli geleneksel uygulamalar geliştirilmiştir. Bu dönem, tarım faaliyetlerini, günlük yaşamı ve sağlık alışkanlıklarını da etkileyebilir.
5-15
Eyyam-ı bahur sıcaklıkları ne zaman başlıyor?
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hüseyin Toros, tarih boyunca temmuz sonu ile ağustos ayı başlarının takvimlere sıcak olarak işlendiğinden bu tarihlerin eyyam-ı bahur olarak bilindiğini belirtti.
6-15
Bazı takvimlerde bu tarihlerin "31 Temmuz-7 Ağustos", bazılarında ise "1-8 Ağustos" olarak kayda geçtiğini ifade eden Toros, "eyyam-ı bahur"un en sıcak günler demek olduğunu söyledi.
7-15
Bu tarihlerin artık değişmeye başladığını dile getiren Toros, "Bu sene 21 Temmuz'da küresel bir sıcaklık rekoru kırdık. Rekorlar kırılan bir dönemdeyiz. Haziran ayında Türkiye sıcaklıkları uzun yıllar ortalamasına göre 3-6 derece daha sıcak geçti. Biz geçmişte temmuz sonu, ağustos başı yaşadığımız o en sıcak günleri, bugünlerde hep yaşıyoruz. Bu sene çok uzun sürdü. Afrika'nın kavurucu sıcaklıkları, Afrika üzerinde oluşmuş olan yüksek basınç alanlarının etkisiyle kuzeye doğru, Türkiye'yi de kapsayacak şekilde yukarıya doğru hareket etmiş durumda." ifadesini kullandı.
8-15
"Her son 10 yıl önceki yıllardan daha sıcak"
Afrika sıcaklarının hazirandan itibaren Türkiye'yi etkisi altına aldığına dikkati çeken Toros, "Bu sıcaklığın, ağustos ayında da devam etmesini bekliyoruz. Her ne kadar zaman zaman soğuk dalgalar gelse de o kadar büyük bir sıcak hava etkisi var ki, bir nevi durmuş vaziyette. Tüm güney Avrupa'yı, Türkiye'yi, Güney Rusya'yı, Ukrayna'yı kapsamış durumda. Tüm bölge normalin üzerinde sıcaklığa sahip." şeklinde konuştu.
9-15
Temmuz ayında İstanbul'un günlük ortalama sıcaklığının 24-25 derece olduğunu hatırlatan Toros, şunları kaydetti:
"Temmuz ayında her gün yüksek sıcaklıklar 30 dereceyi aşmış durumda. Bu anlamda, eyyam-ı bahuru yaşıyoruz. Önümüzdeki günlerde buna benzer şekilde tahminler, sıcak havanın devam edeceğini gösteriyor. Özetle, bu yıl uzun bir eyyam-ı bahur dönemi yaşıyoruz. Geçmiş verilere bakıldığında eyyam-ı bahur döneminde sıcaklıklar 34-35 dereceleri, hissedilen sıcaklık ise 40 dereceleri buluyor. Yine bu yıl da 34-35 dereceleri tahmin ediyoruz."
10-15
Sıcaklık artışlarının küresel ısınmayla da etkili olduğunu ifade eden Toros, küresel ölçekte de son yıllarda sıcaklıklarda rekorlar kırıldığını hatırlattı.
Toros, "Her son 10 yıl, önceki yıllardan daha sıcak hale gelmiş durumda. 2023 yılı da bunun bir göstergesiydi. Bu sıcaklıklar beraberinde birçok felaketi getiriyor. Orman yangınları, sağlık etkisi... Güney Avrupa'da binlerce insan sıcak hava dalgası etkisiyle ölmeye başladı. Olumsuz etkileniyoruz." diye konuştu.
11-15
Bu havalarda dışarı çıkacaklara uyarılarda bulunan Toros, şöyle devam etti:
"Olumsuz yönde etkilenmemek için mümkün mertebe sıcaklığın fazla olduğu, öğle saatlerinde yorucu işlerden kaçınmak gerekiyor. Köylerimiz, çiftçilerimiz bu şartlara alışık ve vücutlarını tamamen korurlar. Eğer vücudumuzu güneş ışığından koruyabiliyorsak ve vücudumuz alışkınsa çalışmaya devam edelim ama alışkın değilse yorucu işleri mümkün mertebe güneş ışınlarının yoğun olduğu saatlerin dışına taşıyalım. Gölgelik alanlarda bulunalım ki bunaltıcı havadan etkilenmeyelim. Özellikle dezavantajlı gruplar, yaşlılar, çocuklar bu havadan daha çok etkileniyor."
12-15
Afrika üzerinden gelen sıcak hava kitlesinin de etkisi altında kalınacağını kaydeden Özdemir, sıcak hava dalgalarının sera etkisi olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Orman yangınları çok önemli, ormanlar bizim ciğerlerimiz. Nefes alma yerlerimiz ama ormanlar ister istemez sıcak havanın etkisiyle de tutuşabiliyor. Biraz daha kuvvetli bir şekilde esince maalesef yayılma olayı da yaşanıyor. Halkımızın bu konuda çok duyarlı olması gerekli. Kesinlikle ormanlarda ateş yakılmamasını tavsiye ediyoruz."
13-15
Denizlerin de sıcak olduğunu belirten Özdemir, "Biraz kuzeyden rüzgar esmeye başladığı zaman bu sefer de nem artmaya başlıyor ve şehri bunaltıyor, insanları bunaltıyor. Şehirlerimizdeki binalar gelişigüzel yapıldığı için, yüksek binalar, bitişik nizam, bu da sıcaklıklar ve nemin yoğun bir şekilde artmasını tetikliyor." diye konuştu.
14-15