Dünya üzerinde yapılan açık ara en huzurlu kahvaltıların tam olarak şöyle bir ortamda geçirildiğini söylemek hiç de yanlış olmayacaktır.

Bugüne kadar anlam veremediğimiz, ne işe yaradığını bilmediğimiz birçok alet ile karşılaştığımız zamanlar olmuştu fakat bugün gördüğümüz bu aletin ne işe yaradığını, ekmeklerin neden havada uçuyormuş gibi göründüğüne bir türlü bir anlam veremedik. Hal böyle olunca aklımıza Cemal Süreya'nın ünlü sözü de gelmeden edemiyor.

KAR YAĞIŞI SİZİN ANA SAYFANIZDA DA TÜM HİKAYELERİ ELE GEÇİRDİİİ Mİ? ❄️☃️ Şimdi sıcacık bir sobanın karşısında olsan üstünde ne olsun isterdin?

Evinin içerisine kurduğu sobanın borusunu uzatabildiği kadar uzatan dedemizin bu fotoğrafı artık bizim zihnimizde de metro hattı ile bütünleşti.

Yeryüzünde var olan ve içerisinde bulunduğumuzda en fazla keyif alacağımız kahvaltı ortamının tam olarak burası olduğunu söylesek kimsenin karşı çıkmayacağından oldukça eminiz.

Eskiden sahip olduğumuz bazı eşya ve araç gereçlerin, bugünlerde kullandığımız eşyalar ile oldukça büyük bir benzerliğe sahip olduğunu görmek bize de sürpriz oldu.

Ofiste bulunan iki çalışanın kendilerine ısıtıcının hemen yanında keyiflerine uygun bir alan oluşturup kestirdikleri bu fotoğraf bizlerde onları şikayet etme isteği uyandırdı.

Metro kullanımına aşina olan ve metro hattını baştan sona ezbere bile insanların şu görsele bakıp da akıllarında şöyle bir senaryonun canlanmama ihtimali yok.

Bugüne kadar anlam veremediğimiz, ne işe yaradığını bilmediğimiz birçok alet ile karşılaştığımız zamanlar olmuştu fakat bugün gördüğümüz bu aletin ne işe yaradığını, ekmeklerin neden havada uçuyormuş gibi göründüğüne bir türlü bir anlam veremedik. Hal böyle olunca aklımıza Cemal Süreya'nın ünlü sözü de gelmeden edemiyor.