Öğrenci evindeydik. Evimiz sıcak, arkadaşlar şeker gibiydi daha ne olsundu. Daha evvel yurtta kalmıştım. Yurt hiç ısınmadı. Zalım bir soğuk vardı. Ben ise soğuk havadan hiç hazzetmem. Hani benzetmek gibi olmasın bazı hayvanlar vardır. İklimini bulamazsa tembelleşir. Ben de yurtta tembel idim. Yataktan çıkmak istemediğiniz bir yurtta insanın canı hiç ders çalışmak istemiyor. Ders çalışmayınca bünye gevşiyor. Hep yatmak, hiç dışarı çıkmak istemiyor; çünkü bana göre ders çalışmak bir stresli iştir. Vücut stresten kurtulunca gevşer. Gevşeyen vücut ise uyumak ister. Biz de öyle yapıyorduk. Kahvaltıya kalkmıyorduk. Derse gitmiyorduk. Güç bela ısıttığımız yatağımızda ha bire yatıyorduk.

Bizim yurtta hava böyleydi. Ama mesela diğer yurtları duyardık. Sıcak su bile varmış. Bizim yurtta sıcak su lafı açarsanız ağır söverlerdi. Bizim yurdumuz. Sıcakla ilgili herhangi bir şeye karşıydı. Kalorifer yanmadığı gibi banyo yapmak lüksünden de mahrum idik. Ha gücünüz yetiyorsa musluktan akan soğuk suda mecburiyet halinde yıkanırdınız. Biliyor musunuz, “…soğuk suyla duş aldım çelik gibi oldum” diyenler kesinlikle yalan söylüyor. Ben şubat ayında musluktan akan suyla duş aldım. Suyu ilk açtığımda ürpermekten ötelere uzandım, resmen ayazda kalmış itler gibi titredim. Sonrasını hatırlamıyorum. Soğuk su vücudu ele geçirdiği gibi bilincinizi de ele geçiriyor. Artık ustasına teslim olmuş çıraklar gibi su ne derse onu yapıyorsunuz. Soğuk suda yıkananlardan kendini ölüme yakın hissettiklerini söyleyenler vardır. Çünkü su bilinci ele geçiriyor ve siz bu yalan dünyadan ayrılma vakti geldiğini zannediyorsunuz. Başka türlüsünü beyin anlamıyor. “Bu çocuk delirdi herhalde. Şubat ayında soğuk duş nedir?” diyor ve beyin bu soruyla uyuşuyor. İnsan sadece ilaç marifetiyle değil soğuk su ile de uyuşuyor. Ameliyat öncesinde narkoz vermekten yorulmuş sağlık personeline buradan çağrı yapıyorum. Hastaları kışın ortasında soğuk bir banyoda soğuk su ile yıkayın hemen uyuşacak ve saf bir koyun gibi ne derseniz onu yapacaklardır.

Soğuk suyla yıkanınca arkadaşlarınız sizin koyunlaştığınızı görüyor ve merhametli olanları sizi fazla zorlamıyor. Soru sormuyorlar örneğin. Çünkü soğuk suda yıkanan öğrenciye dersle ilgili soru sorarsanız. Anında o gencin devreleri yanar. Çünkü beyin daha evvel karşılaşmadığı bir yükün altında iflas eder ve artık akıldan vareste olursunuz. Kafanızın etrafında atlar ve hızla akıp giden yıldız kaymaları görürsünüz.

Benim soğuk suya girmemde arkadaşlarımın kötü bir tesiri olmadı. Yani beni bu deliliğe karşı tahrik eden olmadı hiç. Çünkü banyo yapmak gerekince ben erkenden kalktım ki etrafta kimse olmasın. Çünkü o soğukta bir de soğuk suyla yunacağım dersem beni yurttan atarlar diye korktum. Çünkü yurt idaresi insan kaybı yaşamadan o seneyi atlatmak istiyordu. Benim soğuk suyla yıkanırken telef olmam yurt idaresini oldukça zora sokardı. Ben usul usul yundum. Bakın soğuk suyla yıkanınca arınmak hissini duyamıyorsunuz. İnsan yıkanınca yundum, yıkandım, bir güzel arındım diye şarkı söyler değil mi? Ama soğuk su size temizlik hissi vermiyor. Sadece ne kadar malım ben diyesiniz geliyor. Nedir yani yurdu bırak git. Başka yurt mu yok? Kalacak yer bulamazsan fakülteyi bırak eve dön. Ama soğuk su bütün ihtimalleri çürütecek kadar zalım olduğundan büyülenmiş gibi soğuk suyun altına doğru yol alıyorsunuz. Ha bu arada sabunmuş, duş jeli imiş bunlar hiç aklınıza gelmiyor. Hatta bunları banyoyu uzatıp sizi öldürmeye yönelik dış tehditler olarak algılıyorsunuz.

Bak ben bugün sıcak öğrenci evinde kalarak geçirdiğim iki haftalık kısa sürede neler bellediğimi anlatacaktım. Ama soğuk o kadar iliklerime işlemiş ki yazıyı esir aldı. Soğuk ile bu kadar muhatap olunca daha evvel hiç zevk almadığınız birçok şey size tatlı geliyor. Mesela bizim yurtta bir dönem kalıp soğuğa maruz kalan öğrencilerde caz müzik dinleme Bergman filmi izlemek gibi yan etkiler görüldü. Halbuki sen Anadolu’dan gelmiş taşralı bir talebesin. Takım elbisenin içine örme süveter giyecek kadar gözün kara. Senin ne işin olur caz dinlemekle değil mi? Ama işte soğuk insana neler yaptırıyor bir bilseniz. Umudum ve duam soğuk günlerin bir an evvel bitmesidir. Sıcak günlerin tez gelmesi dileğiyle aman üşümeyin vesselam…