Kavramlar kelimeler ve acayip hakikatler: Sermaye

İnsan, elinde dişliye sokacak bir çubuk tutmuyor da, o çubuğu dişliye sokma dirayeti göstermiyorsa o çarkın dişlisidir.
İnsan, elinde dişliye sokacak bir çubuk tutmuyor da, o çubuğu dişliye sokma dirayeti göstermiyorsa o çarkın dişlisidir.

Dünya insan için ekilecek tarladır. İnsanlar daha çok para etsin diye tarlaya beton döker, üstüne katdikerler. Oysa betonda ot bitmez, insan ot yer ama beton yiyemez.

Sermaye; iktisat biliminde -ki ekonomi de denir,- değer üretmek için -ki mal da denir,- sahip olunan -ki olunması gereken de denir,- şeye denir -ki bu şeye ne dense olur.-

Misal mal üretmek için sahip olunması gereken mal dense de olur, değer üretmek için sahip olunması gereken değer dense de olur, para üretmek için sahip olunması gereken para dense de olur. İnsan yola nereden çıkarsa oranın menziline ulaşır. İnsan ne yerse odur. İnsan neye sahip olma hayali kurarsa ona dönüşür. İnsan, özlediğidir. İnsan beklediğidir. İnsan, elinde dişliye sokacak bir çubuk tutmuyor da, o çubuğu dişliye sokma dirayeti göstermiyorsa o çarkın dişlisidir. İnsan, kalbinin yok saydıklarının günün birinde karşısına çıkmasıyla tükenen bir su birikintisidir. İnsan suya özlem duyar ama suyu içip kanacağına suyu kandırmakta kullanır. İnsan toprağa özlem duyar ama onu avuçlarından taşıracağına saldırmakta kullanır.

İnsan, kalbinin yok saydıklarının günün birinde karşısına çıkmasıyla tükenen bir su birikintisidir. İnsan suya özlem duyar ama suyu içip kanacağına suyu kandırmakta kullanır.

Su değere götürendir de toprak değerdir. En eskiden beri böyledir. Arzı sabit ama talebi değişkendir. Kan toprak için toprağın üzerine dökülür. Ona sahip olan, çoğuna daha sahip olacağını düşünür. Hepsini alayım da hepsini alayım der, sonunda bir avuç beze sarınıp toprağın içine konulur.

Yani toprak insana ait değildir, insan toprağa aittir, onca yıl insan bunu akletmeden toprak üzerinde dolaşır, sonunda bir çukur kadar nasibine ulaşır. Sahip olmak iştiyakındaki kem göz elindekini, gönlündekini kazanmak için kullanır, gönlündeki elindekinin çoğu olduğundan gönülden değildir de bunu kem göz zaten neden istesin. Elindeki ona sermayedir, gönlündeki gönül işi olmayan bir çoğul nesnedir. Bir tuğlası varsa ona sermayedir, ister ki bu bir tuğlayı beş etsin. Beş ağacı varsa ona sermayedir, ister ki bu beş ağacı on etsin. Daha öncesinde daha elinde beş ağaç da bir tuğla da yokkendir elindeki sermaye aslında ama insan bunu elimde ne var ki diye küçümser de görmez. Oysa emeksiz bir buğday bile başağından düşmez. İnsana sermaye önce emeğidir de, insan bunu hafifser, görmez. Emek, rızkını verir insana, ama insan rızkı ile yetinmez. Malı canının üstünde görür, üst üste koyar, biriktikçe üst üste koyulan canın tepesine biner canını çıkarır canının ama insan bunu düşünmez. Der ki ben çalıştım, biriktirdim, bunu da çalıştıracağım da daha çok büyüyeceğim. Oysa mal büyüdükçe insan küçülür, insan bunu hissetmez.

İnsan, kalbinin yok saydıklarının günün birinde karşısına çıkmasıyla tükenen bir su birikintisidir.
İnsan, kalbinin yok saydıklarının günün birinde karşısına çıkmasıyla tükenen bir su birikintisidir.

Sermaye, elinde ne varsa ondan daha çoğuna ulaşasın diye elinde olandır. Misal mal üretmek için sahip olunması gereken mal desen de olur, değer üretmek için sahip olunması gereken değer desen de olur, para üretmek için sahip olunması gereken para desen de olur.

  • Bütün bunlar olursa elbet, ah üretmek için sahip olunması gereken ah desen de olur. Ah bir nedir? Misal ah bir şiirdir. Ah deyince şiir olmaz da, ah dediğin ah dedirtince şiir olur. İnsanda ah varsa, o ah insana şiir söyletir, insan şiir söyleyince şiir insana ah dedirtir. O halde sermaye ahtır.

Ürünü daha da ahtır. Ama ahtan nasibini almayanlar için iktisat bilimi vardır, ahtan nasibi olmayanlar sermayeyi ahtan alıp kediye yüklerler. Adına girişimcilik derler. Dünya insan için ekilecek tarladır, insanlar tarlayı ekeceklerine satmak isterler. Daha çok para etsin diye tarlaya beton döker, üstüne kat dikerler.

Oysa betonda ot bitmez, insan ot yer ama beton yiyemez. İnsan yiyemeyeceğini biriktiren tek türdür. Şükür ki buna rağmen dilde sermayesi bir ah kalan eşrefi mahlukat başka türlüdür. Elhamdülillah.