Bir şişe şurup alamadınız mı?
Beytullah baba baba diye kendi kulağına vura vura ağladıkça Kadir perişan oluyormuş. O günlerde bir doktor demiş ki çocuğun ateşlendiği o gece evde baktirim şurup yok muydu?
Kadir devlet memurudur. Şiir sever, tarih okur, musiki dinler, güllaç hamuru gibi bir adamdır. Hanımı Nermin ile öyle muhabbetli, öyle cıvıltılı bir yuvaları vardır ki evde karı koca saklambaç oynar, radyodan türkü dinler, çekirdek çitlerlermiş. Bu yuvaya bir de yavru gelmiş. Adı, Beytullah. Hani çok terleyen, terledikçe saçları alna yapışan çocuklardan ama teri kokmaz bir topak şeker. Gözleri kahverengi dedikçe kahverengi bir çocuk. Dilli bi şey! İlk lafı, “baba” olmuş. Kadir, baba lafını duyunca sevinçten havalara uçmuş.