"Özen" temasıyla Londra Mimarlık Festivali

Özellikle bu yılın temasına özel, yeni ve ilginç etkinlikler, projeler arıyorlar. Her yıl geniş festival etkinlikleri programı kapsamında, düzenleyenler tarafından değil katılımcılar tarafından çeşitli içeriklerin sunulması, festivali daha ilgi çekici kılıyor. Kendimize, birbirimize, şehirlerimize ve çevreye nasıl daha iyi bakabileceğimiz gibi konuların inceleneceği festival, birçok kitleye hitap ediyor. Mimarlık festivali olmasının yanı sıra etkinlik, her türlü disiplini, düşünmeye ve katılmaya davet ediyor.

• "En çok neyi önemsediğimizi anlamamız için küresel bir salgın mı olmalıydı? Teknolojinin bizi hem birbirimize bağladığı hem de böldüğü bir zamanda, belki de salgın bize, birbirimizle yeniden bağlantı, ilgi ve empati kurmanın yollarını yeniden bulmamız gerektiğini gösteriyor." – LFA

Geçen yıl, pandemi sebebiyle, dijital ortamda düzenlenen festival, çok sayıda yeni izleyici kitlesini ulaştı. Bu yüzden Londra Mimarlık Festivali, bu sene hem dijital hem fiziksel etkinlikler yaparak daha fazla insanın festivale katılmasını amaçlıyor.

Virüs ile beraber zamanla kentsel çevremize, nasıl hareket ettiğimize ve nasıl etkileşim kurduğumuza dair algımız değişiyor. Festivalin teması olan "önemsemek", mimarlar için birçok anlama geliyor. Erişilemeyen alanlardan, uygun olmayan ekipmanlara kadar, bazen yapılı çevremizde belirgin bir özen eksikliği, önemsenmeme varmış gibi görünebiliyor. Özen teması, sadece mimari açıdan değil bireysel olarak da çevreyle daha fazla ilgilenme konusundaki görevlerimizi hatırlatmaya çalışıyor.

İngiltere, sera gazı emisyonlarının 2050 yılına kadar sıfıra indirilmesini gerektiren yasaların olduğu, büyük ekonomi merkezlerinden biri. Ancak nüfus artışının inşaat patlamasını körüklemeye devam ettiği Londra gibi küresel şehirlerde, iddialı bir karbonsuzlaştırma planını karşılamak için kapsamlı değişiklikler yapılması gerekiyor. Festival, sektörün sorumluluk alması ve eski binaları, mahalleleri ve alt yapıyı koruma yöntemlerini, yeniden düşünmesi ve tartışması için bir fırsat sunuyor.

Mimarlar, yalnızca enerji ayak izini veya sürdürülebilir malzeme kullanımını değil aynı zamanda bu malzemelerin nasıl elde edildiğini ve binaları kullanan insanların ruh ve beden sağlığı üzerine etkileri hakkında toplumları bilgilendirebiliyorlar.

2020’de yapılan "Siyah Hayatlar Önemlidir!" gibi protestolarla, toplumun ırk, etnik köken, cinsiyet ve gelir eşitsizliği gibi kavramlar da festivalin konusuna dâhil oluyor. Mimarların meslek hayatlarına ve sektöre, yeterince temsil edilmeyen tüm grupları dâhil etmek ve desteklemek için yapılacak işler de festivaldeki konulardan bir diğeri. Cedric Price bu bağlamda şu ifadeleri kullanıyor: "Tıp gibi mimarinin de tedavi edici olandan önleyici olana geçmesinin zamanı gelmedi mi?"

Bu yılki Londra Mimarlık Festivali, tüm biçimleriyle özen üzerine tekrar düşünmek için fırsat veriyor. Festival, yaptığı etkinliklerle belli konularda farkındalık oluşturmayı amaçlıyor.

Etkinlik teklifi göndermek için son tarih: 9 Mart 2021.

Festivale katılmak için internet sitesinde, kriterler kısmını inceleyebilirsiniz. Sorularınız için info@londonfestivalofarchitecture.org adresine mail göndererek festival ekibine ulaşabilirsiniz.