Otel konforunda sağlık deneyimi: ODE Dermatoloji Kliniği
Foolscap Studio, kullanıcı konforunu merkezine alarak nitelikli bir dermatoloji kliniği tasarladı. Klinik, alışılagelmiş soğuk sağlık merkezi atmosferinden uzak kalmayı tercih ederek ziyaretçilerine rahat hissedebilecekleri özel bir ambiyans sunuyor.
Tıbbi dermatolog Dr. Shyamalar Gunatheesan, kendi kliniğini kurarken Foolscap Studio ile çalışıyor. Gunatheesan, kliniğin standartların dışına çıkmasını, bir hasta bakım merkezi yerine konuksever bir otel gibi hizmet vermesini istiyor. Kliniklerin steril ortamlarının oluşturduğu soğuk atmosferden sıyrılan bir tasarım ile hastaların daha rahat hissetmesi amaçlanıyor.
Klinik, Melbourne'ün seçkin Gertrude Caddesi'ndeki Viktorya dönemine ait tarihi bir binada yer alıyor. Binanın tarihi özellikleri işverenin konuksever yaklaşımına ideal bir altyapı oluşturuyor. Tarihi binanın iç mekanları teknolojik bir revizyon geçiriyor ve lüks bir otel gibi donatılıyor. İşverenin tıbbi ve estetik talepleri bir araya getirilerek cilt bakımının “kişinin kendisine bir övgü” olması gerektiği vurgulanıyor.
Kliniğin zemin katı işlevselliği artırmak için genişletiliyor ve ihtiyaç duyduğu teknolojik altyapı ile donatılıyor. Bu değişiklikler esnasında binanın tarihi mirası özenle korunuyor ve restore ediliyor. Çağdaş donanım, tarihi mimari öğelerle yan yana getiriliyor. Bu birliktelik “ikilikteki birlik” konseptini yansıtıyor. Bu konsept aynı zamanda insanı yüksek teknoloji ile harmanlıyor ve sağlık sorunlarına çözüm arıyor.
Foolscap Studio’nun “içten dışa” tasarım stratejisi, iç güzelliğe vurgu yapıyor. “İçten dışa” konsepti, yarı saydam ve dönüşen malzemeler ile insan vücuduna atıfta bulunuyor. Resepsiyon alanı, yarı saydam bir fiberglas 'deri' ile kaplanmış kavisli bir duvarla tanımlanıyor. Alüminyum paneller, hassas bir kemik yapısı gibi fiberglasın üzerine yerleştirilerek kliniğin perakende kısmı için raf oluşturuyor.
Alüminyum raflar, özel tasarım tezgahın etrafında hafifçe kıvrılıyor ve parlak yapısıyla alanı tanımlıyor. Dikkat çekici damarlara sahip koyu renkli mermer bank, vitrin boyunca uzanıyor. Anilin deri kaplı bir minder, yumuşak dokusu ile mermeri dengeliyor. Tüm bu alan, geniş vitrin sayesinde sokaktan görülüyor ve kliniğin karakterini sokağa taşıyor. Girişteki parlayan ve yansıtıcı yüzeyler, tek başlarına kesintisiz şekilde dikkat çekiyor.
Resepsiyon alanından başlayan bir koridor kliniğin en arka köşesine kadar uzanıyor. Koridorun cam tavanı kesintisiz bir gün ışığı sağlıyor. Tavandan sarkan bitkiler, iç mekana doğallık katıyor. Kliniğin omurgası olan bu koridor zemin katı doğal ışıkla doldururken mekanın işleyişi için temel oluşturuyor. Muayene odaları, bekleme alanı, servis odaları ve üst kata çıkan merdiven doğrudan bu koridora bağlanıyor.
Hastaların sıralarını beklemeleri için ev rahatlığında lüks bir alan tasarlanıyor. Bekleme alanı yumuşak kumaş, büyük boy balıksırtı dokuma özel bir halı ile döşeniyor. Viktorya dönemini yaşatan bir şömine ve kadife perdeler ortamın sıcak atmosferini güçlendiriyor.
Projenin en zorlu kısmı tarihi kısımları özgün haliyle korurken klinik için gerekli katı düzenlemelerin uygulanması oluyor. Cepheye ve iç mekandaki az sayıda süslemeye ek olarak üst kattaki tarihi konut planı korunuyor. Personel odası, hemşire odası, sterilizasyon odası, büyük tıbbi ekipman deposu ve muayene odaları mevcut yapıya entegre ediliyor. Diğer yandan altyapı üniteleri yapıya zarar vermeden gizleniyor.
Lüks tasarım detayları sunan tedavi ve muayene odaları, işlevsellik ile tarihi mirasın karışımını bir bütün olarak sunuyor. Bu odalar özel doğrama parçaları ile donatılıyor. Yumuşak mobilyalar, şeffaf perdeler ve Myles Pedlar’ın bir dizi çarpıcı fotoğraf baskısı duyusal yolculuğu güçlendiriyor.
Proje | ODE Dermatology Clinic |
Mimar | Foolscap Studio |
Alan | 200 m² |
Yıl | 2021 |
Konum | Melbourne, Avustralya |
Aydınlatma | Sphera |
Markalaşma | Brandworks |
Fotoğraf | Willem-Dirk du Toit |