Müstakil konut tasarımına yenilikçi yaklaşım: Re-generation House
Salmela Architect, müstakil konutların enerji kullanımına yeni bir alternatif sunmayı amaçlayan güneş enerjili Re-generation House’u tasarladı. İşverenlerin arzusuyla tasarlanan konutun ekonomik, kompakt, enerji verimli, fosil yakıtsız olarak kendi kendine yetmesi amaçlanıyor.
Re-generation House, Minnesota Üniversitesi'nde uzun süredir mimarlık profesörü olarak görev yapan Thomas Fisher ve eşi Claudia Wielgorecki için tasarlanıyor. Konut, üniversitenin yakınında, St. Anthony Park semtinde yer alıyor. 25 yılı aşkın bölgede yaşayan çift, yeni bir arsa satın alarak yerel bağlamı kucaklayan sürdürülebilir bir konut tasarlamak için Salmela Architect ile çalışıyor.
Thomas Fisher ve Claudia Wielgorecki, çevreye duyarlı, çevre dostu, enerji açısından kendi kendine yeten bir prototip olarak hizmet edebilecek yeni bir konut geliştirilmesini arzuluyor. Mimarlar, tasarımda kullanılan araç takımının herhangi bir başka alanda kullanılabilecek bir strateji geliştiriyor. Bu sayede geliştirilen konsept farklı ihtiyaçlara uyum sağlayabiliyor.
Arsada yer alan 6*10 metre boyutlarındaki atıl kulübe yıkılıyor ve mevcut temel kullanılıyor. Onarımın ardından temelin yeniden kullanılmasıyla maliyetli kazılara gerek kalmıyor ve arsadaki çok sayıda olgun ağaç zarar görmeden mevcudiyetini koruyor. Konutun, arsanın eski varlığını koruması sayesinde çevre ile ilişkisi sürdürülüyor. Temelin üzerinde dikdörtgen planlı ve asimetrik üçgen çatılı bir yapı tasarlanıyor.
Alışık olduğu çevrede ve konutta yaşlanmak mülk sahibi çift için önem taşıyor. Özellikle emeklilik çağı yaklaştıkça bu durumun ciddiyeti artıyor. Ana kattaki yaşam alanı, geniş açıklık aracılığıyla arka bahçeye doğru yönlendiriliyor. Büyük çerçeve oluşturan bu pencere, çiftin önceki evlerine doğru bakıyor ve güçlü bir bağlantı oluşturuyor.
Cephe, oluklu ve kenet dikişli metalden yapılmış gri tonlu panellerle kaplanıyor. Cephe malzemeleri uygun fiyatlı ve dayanıklı oldukları için tercih ediliyor. Cephe üzerinde farklı boyutlarda pencereler tasarlanarak bakışın yukarı doğru yönlendirilmesi amaçlanıyor. Bu sayede konut sakinlerinin iç mekandan dışarı bakarken komşu yaşam alanlarını değil, gökyüzünü ve olgun ağaçları görmeleri sağlanıyor.
Pencereler boyutları ve yerleşimleri ile dağınık bir görünüm sergilese de düzenli bir kompozisyon geliştiriliyor. İç mekan planlamasında gökyüzü ve ağaçları en iyi şekilde gösterecek konumlara pencereler yerleştiriliyor. Ortaya çıkan hareketli kompozisyon, iç mekanda sakinleştirici, doğa odaklı bir deneyim oluturuyor.
Pencereler cephe üzerinde çıkıntı yapıyor ve işlevsel şekilde iç mekan hacmi artırıyor. Bazı pencereler yerleşik oturma alanı olarak kullanılırken daha küçük pencerelerin pervazları tezgah veya raf alanı olarak işlevlendiriliyor. Ön cephede yer alan çift pencere, çatı eğimini yok sayarak dar bir üçgen çatı katında ferah bir ev ofisi oluşturuyor.
Mevcut temelin iki yanından 60 cm genişliğinde konsollar oluşturuluyor. Konsol sistemi sayesinde yapının kat planları 9 m² kadar genişliyor. Temel üstündeki bu hafif çıkıntı, zemin katta işverenler için önemli olan ferah bir yatak odası ile birlikte ortak alan tasarlanmasını sağlıyor. Zemin katın ön kısmında bir yatak odası ve çamaşır dolabının yanı sıra engelli erişimine uygun şekilde tasarlanmış bir banyo yer alıyor.
Mutfak, yemek ve yaşam alanları 37 m2'lik zemin katta ortak bir mekanda birleştiriliyor. Oturma alanı üzerinde tavan 6 metre yüksekliğe kadar yükselerek geniş ve ferah bir iç mekan sağlıyor. Mekanın hacmi, kompakt alanı rahatlatıyor, pişirme ve yemek işlevlerini düzenlemeye yardımcı oluyor. Üst katta çalışma ofisi, bir yatak odası ve bir okuma odası bulunuyor.
İç mekanlar beyaz duvarlar ve açık tonlu ahşap yüzeylerle kaplanıyor. Kapılar farklı renklere boyanarak hareketlilik katılıyor. Çıta çevrili yarı açık bir ön sundurma konutun girişini tutuyor. Sundurmanın kapalı kısmında yer alan sarı arka duvarı davetkar bir görünüm sergiliyor. Yaz aylarında yaşam alanının bir uzantısı olarak işlev gören kapalı sundurma, yan bahçeden gelen serin havanın eve girmesine izin veriyor.
Çatının güney eğiminde yer alan 5,2 kilovatlık güneş panelleri, ev için güç üretiyor ve artan enerji bataryalarda depolanıyor. Güneş panelleri sayesinde konut doğalgaz kullanılmadan elektrik kullanılarak ısıtılıyor.
Proje | Re-generation House |
Mimar | Salmela Architect |
Alan | 1452 ft² |
Yıl | 2020 |
Yer | Saint Paul, Amerika Birleşik Devletleri |
İnşaat mühendisi | Meyer Borgman Johnson |
Yüklenici | Cates Fine Homes |
Proje lideri | Kai Salmela |
Enerji danışmanı | Malini Srivastava |
Fotoğraf | Corey Gaffer |