Modern Mimarlık’ta hafiflik ve denge: Float House
São Paulo’nun metropol bölgesinde yer alan Float House, bir ailenin ana ikametgahı olarak tasarlanıyor ve konumuyla öne çıkıyor. Düz bir sokakta, yerleşim yerinin en yüksek noktasında bulunan bu köşe parsel, geniş panoramik manzaralar sunuyor. Konutun üst katında bulunan büyük bahçe terası, üç süit için huzurlu bir düşünme alanı sağlıyor ve kompleksi tamamlayıcı nitelikte bir yaşam alanı sunuyor.
Binanın düz yüzeyleri, güneş ışığının, ağaçların gölgelerinin ve su aynası ile yüzme havuzunun yansımalarının projeksiyonunu destekleyen bir platform olarak işlev görüyor. Bu sayede yapı, çevresiyle sıkı bir şekilde bağlantılı olan duyusal bir nesne haline geliyor. Zıtlıkların bir arada var olmasına dayanan tasarım, stabilite ve süspansiyon, ağırlık ve hafiflik, opaklık ve şeffaflık gibi unsurlar arasında bir denge sağlıyor. Maddenin fiziksel ve görsel kapasitelerini keşfeden bu yaklaşım, mimarinin soyut ögeleri aracılığıyla inşa edilen nesnenin arka planda kalmasını sağlarken mimarinin şiirselliği ön planda tutuluyor.
Promenade architecturale (mimari gezinti) olarak adlandırılan mimari yürüyüş rotası boyunca mekânlar yol boyunca kademeli olarak ortaya çıkıyor. Doluluk ve boşluk, ışık ve karanlık, opak yüzeyler ve transparanlıklar arasındaki oyun, ziyaretçilere hem dokunsal hem de görsel bir deneyim sunuyor. Su aynası üzerinde tam bir metre yükseklikte bulunan rampa ve merdivenler, sakinlerin hareketiyle yapının deneyimlenmesini sağlayan aracılar olarak görev yapıyor.
Geniş yaşam alanı, arka verandaya açılıyor ve iç mekânlar, güneş engelleyicileri, bölme kapıları ve alüminyum çerçeveler gibi hareketli ve sürgülü bileşenler aracılığıyla birbirine entegre ediliyor. Bu unsurlar, farklı konfigürasyonlara izin vererek çeşitli atmosferler kurguluyor ve bahçeye bakan cephede büyük bir dinamizm sağlıyor.
Sanat ve mimariyi bir araya getiren detaylardan biri de, garaj erişim cephesine bakan atkı ve karşı tarafında yer alan oturma odasının, Brezilyalı görsel sanatçı João Nitsche tarafından geliştirilen çift katmanlı hidrolik karo ile kaplanmış olmasıdır. Bu müdahale, binanın "yüzen" konseptine atıfta bulunuyor ve geometrik bir kompozisyon oluşturuyor. Düz segmentlerin varyasyonları ile modüler öğeler, birlikte uygulandıklarında "girdaplar" benzeri bir kompozisyon oluşturuyor ve hem iç hem de dış mekânlarda dinamizm sağlıyor.
Konutun inşasında kullanılan malzemeler, odaların en iyi iklim performansını sağlamayı hedefliyor. Termal ve akustik yalıtım sağlarken, aynı zamanda bina bileşenlerinin daha ince ve hafif olmasına olanak tanıyor. Yapısal sistem, metal kirişler ve kolonlar kullanılarak oluşturulmuş olup üst kat döşemeleri, çatı ve iç duvarlar, işlenmiş Pinus’tan yapılmış çapraz lamineli ahşap panellerden imal ediliyor. Doğal ışık ve çapraz havalandırma, banyolardaki kristal cam kubbeler ve renksiz, anti-UV lamineli camlı sürgülü alüminyum çerçevelerle çevrili açıklıklar sayesinde sağlanıyor. Elektrik ve sıhhi tesisat kurulumları, sıva tavanı ile CLT panel döşemeleri arasına yerleştirilmiş olup kablo ve borular bina genelinde eşit aralıklarla dağıtılan bakım şaftlarında yoğunlaşıyor.
Teknik oluklar, bodrum boşluğundaki zemin döşemesinin altında yatay olarak akıyor. Ana hacmin yükseltilmesi, ısı ve nem transferinin iç mekâna ulaşmasını engelliyor. Perimetre su aynasının termal yalıtım özellikleri, bol havalandırma ve doğal aydınlatma, termoplastik battaniye çatı ve su ısıtma ile fotovoltaik enerji üretimi için güneş panelleri ile birleştiğinde, bu çözüm konutun çevresel konforunu garanti ediyor. Aynı zamanda yapay aydınlatma ve klima için elektrik maliyetlerini azaltarak kullanımını daha verimli ve çevre dostu hale getiriyor.
Float House, sürdürülebilirlik ve çevresel duyarlılık ilkelerini benimseyen bir yapı olarak öne çıkıyor. Çapraz lamineli ahşap panellerin kullanımı, doğal malzemelerle inşa edilerek enerji verimliliği artırılıyor. Güneş panelleri, su ısıtma ve fotovoltaik enerji üretimi için kullanılarak bina, enerji ihtiyacının büyük bir kısmını kendi kendine karşılıyor. Termoplastik battaniye çatı, binanın enerji kaybını azaltırken, perimetre su aynası binanın termal performansını artırıyor.
Float House, São Paulo’nun metropol bölgesinde, modern mimarinin ve sürdürülebilirlik ilkelerinin harmanlandığı yenilikçi bir konut olarak dikkat çekiyor. Konutun konumu, mimari tasarımı ve yapı malzemeleri, hem estetik hem de fonksiyonel açıdan yüksek standartları karşılıyor. Kullanıcı odaklı yaklaşımı ve çevresel duyarlılığı ile Float House, modern yaşamın gereksinimlerini karşılayan ve doğa ile iç içe, sürdürülebilir bir yaşam alanı sunan bir örnek olarak öne çıkıyor.
Proje | Float House |
Mimar | Sergio Sampaio Archi + Tectonica |
Alan | 980 m² |
Yıl | 2024 |
Yer | São Paulo, Brezilya |
Fotoğraf | Leonardo Finotti |